English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ P ] / Para

Para traducir inglés

117,076 traducción paralela
Tesadüfen sana ödediği para hala elinde kalmış olabilir mi?
Would you happen to have any of that money left that he paid?
Bu para bir suçla ilişkili mi bilmem lazım.
I need to know if this money is associated with any criminal activity.
Yepyeni para. Doğrudan bankadan.
That's fresh money, straight from the bank.
Neden yeni para aklarsın ki?
Why would you launder new bills?
Bunlar yeni para, doğrudan bankadan.
That's fresh money, straight from the bank.
Para Corbett'den gelmiyor.
It doesn't come from Corbett.
Ak para mı? Neden?
Why?
- Hayır, bu birine para ödüyor demek. Bir suçla ilişkilendirilmemek için.
No, it means he's paying someone, someone he doesn't want to be associated with.
Demek ki bu çok büyük suçta bu sırrı saklaması için birine çok para ödüyor.
That's a hell of a secret. That's the kind of secret that you pay to keep quiet.
Evimi satmam hariç elimdeki tüm para.
Everything I could manage short of selling my house.
Ona para ödüyorsun, John. Gizli ödemeler, nakit olarak.
You pay her, John, secret payments in cash.
Para.
Money.
Corbett'i uyarmak için kaç para aldı?
How much money did he get for alerting Corbett?
Belki para için yapmıyordu.
Maybe he wasn't doing it for the money at all.
Sana kaç para ödedi?
How much did he pay you?
Senin için kaç para demek?
What was it worth to you?
Bunu para için yapmadın.
You wouldn't do it for money.
Elinize geçen kampanya fonlarının Çin'e kadar uzanan para karşılığı imtiyaz komplosuyla bağlantılı olduğu doğru mu?
And isn't it true that the source of campaign funds you received as the president's running mate was connected to a pay-for-play scheme that reached all the way from Missouri to China?
Para nedir?
What is money?
Para, para, para, para, para.
Money, money, money, money, money.
Para kadar sert istikrarsız gergin bir şey yoktur.
There is nothing as rigorous as money... nothing as fluid... nothing as tensile.
Para kendisi olmaktan başka bir şeyi arzulamaz.
Money desires nothing so much as to be itself.
Para en çok nerede kendisi olur?
Where is money most itself?
Para en çok kontrolsüz büyük sanat pazarında Tanrının ondan istediğini yapabildiği yerde kendi olur.
Money is most itself in the last... unregulated... great, bazaar... the art market. Where money can do... what God intended.
- Kara para aklamak için ideal.
Ideal for money laundering.
Kocanızın para hareketlerini, takip ettik. Monaco'daki farklı bir şirkete ve, hesaba aktarıldığını tespit ettik.
We have been tracking the movement of your husband's funds from a series of companies to various bank accounts held in Monaco.
Çünkü insanların öldüğünü görmekten rahatsızım, böylece... çiftlik para kazanabiliyor.
Because I'm sick of seeing people die so the... the farm can make money.
Bu insanlara para vermek doğru bir şey değildi.
Giving money to those people was not the right thing to do.
O çok para kazanamıyordu.
_ _
İnsan çalıştırıp ondan para almak, ha?
Charging people to work?
Gerçi şu Us Weekly fotoğrafları için bana para ödememiştin, değil mi?
Though... you never did pay me for them Us Weekly photos, now did you?
Sinek avlayan işletmelerden para kazanma niyetindesin yani?
You intend to make money off of businesses that aren't making any?
Birçok klişede haklılık payı vardır, kanımca bunlardan biri de "Para parayı çeker."
Well, a lot of clichés are clichés for good reason, and one of them is, "You need money to make money,"
"Para parayı çeker." Öyle denmiyor muydu?
"Got to spend money to make money." That how that went?
Oraya çıkmak için para veriyorlar, bahşişlerin % 25'i de bana kalıyor.
They pay me to climb up on it, plus 25 % of their tips.
Dolayısıyla fazla para harcama niyeti olmayıp, en ucuz mekânlarda kalıp bu departmanın iliğini sömürürken bir de yaptığım işi eleştirenlere tavsiyem siktir olup Branson'a gitmeleridir.
So... to those intent on leaving a light economic footprint, staying in the cheapest possible places, sucking the tit of this department, while criticizing me in the prosecution of my duties, I say, "Go... to fucking Branson."
Mesele şu ki Boyd amca, bu kadar para mutlaka yasa dışıdır.
The point is, Uncle Boyd, that much cash money's ill-gotten.
- O para benim.
That's mine.
Peki para esasen kimin?
Whose money is it? Technically?
Beş para etmez karılarla oynaşıp beş para etmez erkeklerle içmeye giden ve çenesi düşük olan zayıf halka kim?
Who's the weak link with the big mouth and dates the trashy women and drinks too much with the trashy men?
Para zaten yasaldı.
That money was clean.
Bindiğimde de kartelin para aklama işini nasıl ve nerede yaptığını tüm detaylarıyla anlatacak.
And when I do, he'll tell me exactly how and where the cartels are laundering that money, at which point I'll seize it. All of it.
Sigortanın ödeyeceği para bir milyon dolar.
The insurance payout is a million dollars. - Okay?
Ölürsem elimize para geçer.
If I'm dead, we have something.
Temmuz ayına gireriz, yine para isterim ama bu seferki ayın dördü içindir.
And then July rolls around, a little more money, but it's advertising for the Fourth.
Babanız bir Meksikalı uyuşturucu karteli için para aklıyor.
Your father's laundering money for a Mexican drug cartel.
Goldie kimseye para vermez.
Goldie doesn't pay anybody.
Çok para Adam çünkü bedeli ağır.
It pays a lot, Adam, because it costs a lot.
Eğer para kazanana kadar kalacak yere ihtiyacınız varsa size bir şey ayarlayabilirim.
Well, if you guys need a place to stay until you make it big, I can set you up with something.
Bunlar yeni para.
These are new bills.
- Para ödeyeceksin.
If there's nothing to hide, why not open the books? You will be paid.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]