Pro traducir inglés
5,031 traducción paralela
ABD senatosu suçtan mi yana?
Has the US Senate become pro-crime?
Ama onlar için epey uğraştım. Ve parkın kurallarını düzenlemeye çalıştık.
But I did a lot of pro bono work for them and we were trying to challenge their park's regulation.
- Taliban yandaşısın sen.
You're pro-Taliban. You are.
Hem de bedava yapardım.
I'd do it pro bono.
Ücretsiz hizmet.
Pro bono.
Yani, bana birkaç tane çocuk bulsanız bile, onları profesyonel bir denemeye sokmak imkansız gibi, bir yıl içinde mümkün değil.
I mean, even if you found me a couple of kids, there's no way they'd be ready for a pro tryout, not in a year.
Yani, bu çocuklar profesyonel bir deneme için hazır değil.
I mean, these guys are not ready for a pro tryout.
Pro bono mu?
Pro bono?
Ben kardeşimin süslü, öncü, ünlü büyük hukuk firmasının eşcinsel bir amaç için bedava iş yapan New Yorklu ilk hetero hukuk firması olmasını istiyorum.
I want my big brother's fancy, famous, big-time, major law firm to be the first straight New York law firm to do pro bono work for a gay cause.
Nöropsikolog olduğumu ve atipikpsikojenik amnezi hakkında bir araştırma üzerinde.çalıştığımı.. ... ve seni ücret almadan tedavi etmeye hazır olduğumu söyledim.
I explained that I was a neuropsychologist and that I was preparing a paper on atypical psychogenic amnesia, and that I was prepared to treat you on a pro bono basis.
Profesyonel değil herhâlde.
Well, she ain't a pro.
İyi yanı ise bundan dolayı penisin kendi ekstra ihtiyaçları için ekstra ilgi görür.
The pro is that your dick gets extra special attention for his extra special needs.
Neyse ki bu yil hayir isleri kotami dolduramadim daha.
Fortunately, I'm a bit light on my pro bono quota this year.
Bu kafayla profesyonel oyuncu olamazsın Ron!
You will not go pro with that attitude, Ron!
Sen de olamamışsın.
You didn't go pro!
Şimdiye profesyonel olursun sanmıştık.
We all thought you would have gone pro.
Bu yüzden profesyonel olamadım.
That's why I didn't go pro.
Dinle, şu şeyler, kızlar ve silahlar, korku filmi dans hareketleri, bu kesinlikle onlardan birisi, sarf ettiğin bütün çabaların için sana müteşekkiriz, zira tam bir profesyonelsin!
Listen, um, you know, of all of the, um, girls and guns horror dance movies, this is definitely one of them, so we are really grateful for all the effort you're putting in, -'cause you are such a pro! - Thanks!
Genellikle Go pro kamerayı bu sualtı haznesine koyarsan, Su altında yeteri kadar odaklanamıyor.
Usually when you put a GoPro camera inside of this casing, it doesn't focus very well underwater.
- İsmi küçük Go pro kamera.
- It's called a little GoPro camera.
Profesyonel olmaliyim.
I need to go pro.
Profesyonel olmaliyim.
I mean now. I need to go pro.
Kisa süre önce profesyonel olmak konusunda benden tavsiye istedin.
A little while ago you came to me for advice about turning pro.
Böylece hayatı düşük profilde yaşıyorum.
That's how you keep a low-pro.
- Pankreas güreşi mi?
- Like, pro wrestling?
Pankreas güreşi, Iron Shriek, yaptığı her hareket harbi adamım
Pro wrestling, Iron Shriek, every move he did, fucking real, dude.
Politik görüşleri için istediğini düşün....... ama adam tam bir profesyonel.
Say what you like about politics....... the man is a pro.
İşte bu seni bir profesyonel yapıyor.
That's what makes you pro.
Profesyonel olduğunu sanmıştım.
I thought you were a pro.
Hücumumu bir profesyonel gibi yönlendirebilir.
He can run my offense like a pro.
Profesyonel olmaya hazır.
He's pro-ready.
Tam bir profesyonel.
They got Herrod, he's an All-Pro.
Eğer Callahan'ı seçemezsen hala idare edemediğin draft haklarınla buraya gelebilirsin. Deneyimli bir profesyonel gibi görünüyorsun ve herkes gelecek sene neler olacağını merak ediyor.
Because if you're not sold on Callahan, you can still come out of here with a handful of draft picks, you look like a seasoned pro, and everybody wonders what you're up to next year.
117 kilo ağırlığındaki bu çocuk koşucular arasında çok iri.
At 257 pounds, this kid is bigger than most pro running backs.
Ladouceur hakkında şunu diyeceğim. John Madden Eski Oakland Raiders Koçu Büyük kolej koçlarından çok daha iyi bir koçtur o.
I'll say this about Bob Ladouceur... that he's a better coach than our big-time college coaches... and he's a better coach than our big-time pro coaches.
Tam bir profesyonelsin.
You're a pro.
- Profesyonel bir atlet de olmayacak.
Ain't gonna be no pro athlete.
Şimdi bir mukabele olacak.
Now there's going to be a quid pro quo.
Pro-hayat Silah Fuarı için Dallas'talar.
They're in Dallas for the Pro-life Gun Expo.
Sucu oğlan birden profesyonel futbolcu gibi oynamaya başladı!
The water boy is suddenly playing like a pro!
Pro olan sensin.
You're the pro.
Her seferinde bir kere.
Every pro has one.
Senin söylediğin gibi bir profesyonelse bugün pek havasında değildi anlaşılan.
If he's a pro like you said... he wasn't on his game today.
Magnus yaşlı bir usta.
Magnus is an old pro.
Şimdi bir profesyoneli izle.
Watch a pro do it now.
Kendini profesyonel mi sanıyor?
Who does he think he is, a pro?
Baş-ka-rak-ter. Şöyle olmalıdır : ... hedeflerine ulaşmak için hevesli olmalıdır.
Pro-tag-on-nist is all about, you know, what he aspires to be, what goal he wishes to achieve.
Silaha karşı olduğunu sanardım.
I was sort of hoping you were pro-gun control.
Birkaç hafta sonra profesyonel bir orkestrayla açılışı benim yapmamı istediler.
They got me opening in a couple of weeks with a pro band.
Bu yüzden profesyonel olamadım. " diye söylenip duruyordun.
That's why I didn't go pro. "
Çünkü sen profesyonelsin.
Because you're a pro.
problem 37
program 43
proteus 38
prof 95
prometheus 36
protein 16
providence 22
profesör 1518
proctor 58
problem yok 76
program 43
proteus 38
prof 95
prometheus 36
protein 16
providence 22
profesör 1518
proctor 58
problem yok 76
proust 24
problem mi var 23
problem nedir 63
programlar 18
provo 23
profesyonel 21
problem değil 133
problem ne 44
profesör tournesol 19
protestan 16
problem mi var 23
problem nedir 63
programlar 18
provo 23
profesyonel 21
problem değil 133
problem ne 44
profesör tournesol 19
protestan 16