Yapmazsan traducir inglés
2,578 traducción paralela
Bob, yardım için. Ayrıca yapmazsan MSNBC'dekilere tüm dünyaya senin İngiltere'de büyüdüğün haberini yaydırırım.
And if you don't do it, I'll have MSNBC tell the world you grew up in England.
Biliyorum, ama eğer bunu yapmazsan, aramaya devam edecek.
I know, but if you don't, she's going to find out, Navid.
Eğer yapmazsan gazeteciye gerçeği anlatırım ve New York Post'un manşetini dolduracak bir haberi olur.
If not, I'll tell the truth, and the Post will have a cover story.
Seneye değil. Sen yapmazsan...
If you don't do it, then- -
- Ama sen yapmazsan...
- Well, if you don't do it- -
Yapmazsan da...
If you don't - -
Yapmazsan da...
You don't - -
Eğer bir tanesini bile yapmazsan, diplomanı alamazsın.
You miss one, no diploma.
Eğer yapmazsan,
If not
Eğer bu gün yapmazsan
If not from today on
Sen yapmazsan, ben yaparım.
If you don't, I will.
Eğer siz yapmazsanız, ben yapacağım.
And if you don't, I will.
Elsa, kendin için yapmazsan, başkaları için yap.
Elsa, not for myself, but for others.
Çünkü yapmazsan her hafta bir cenazeye gidersin.
Because if you don't, you're gonna go to a funeral every week.
Onlara söyledim, eğer bunu yapmazsanız geri geleceğim ve sizi izleyeceğim.
I tell them that if they do, back the next day and I'll pursue.
Ama şey yapmazsan onunla yüz yüze gelemem bir daha.
But I'll never be able to face him again unless you...
Onlar girdiğinde ani bir hareket yapmazsan iyi olur.
You won't want to make any sudden movements when they enter.
Ama yapmazsan seni burada saçların ağarana kadar kilitli tutarım.
But if you don't, I'll lock you up here till you're old and Grey.
Burada göbeğini falan çatlatmaya çalışmıyoruz ; ama bir şeyler yapmazsan hastalarından kurşun çıkartmaya başlarsın.
We're not trying to bust your chops here... but you're not gonna help your patients if you guys get shot.
- Brian'ın istediği şeyleri yapmazsan ne olur?
What happens when you don't do what Brian wants?
Hatta eğer yapmazsanız.
Or even if you don't.
Dediklerimi yapmazsanız bu iş burada bitmez.
If you don't, it's- - it's not gonna stop here.
Sen bunu yapmazsan senin yerine ben yapmak zorunda kalacağım.
And if you don't claim it, I'll have to do it for you.
Ama bunu yapmazsan, buradan kurtulamayacaksın.
But there can be no salvation without it.
Eğer yaparsan faydası olur, eğer yapmazsan...
It will help you if you do, if you don't...
Eğer temel şeyleri yapmazsan, en sonunda hayatlarının içine sıçarlar, değil mi?
And if you don't get the basics right, they are going to be screwed up, aren't they?
Karmaşık ve tehlikeli. Ama sen bir şeyler yapmazsan, Volker ölecek.
It is complicated, and it's dangerous- - and if you do nothing, Volker dies.
Bu sadece Kegel egzersizlerini yapmazsan olur!
That's only if you don't do Kegels!
Yapmazsan, kardeşin Mike ölecek.
Addons If you do not, causing the death of your brother, Mike.
Roket yapmazsanız kimse Mars'a gidemez ama.
Never gonna get anybody to Mars if you don't build rockets.
Sanırım yaşlanınca müzik yapmazsan ne anlamı kalır ki?
Seems when you got older if it didn't have anything to do with music, you weren't into it.
Yani, eğer şimdi iş birliği yapmazsanız seni tek başına bırakacağım.
So if you don't cooperate with us right now... I will throw you in solitary.
Eğer hiçbir şey yapmazsanız burhana sebep olacak, ben olmayacam.
If you or anyone else does anything that causes a depression, it is not gonna be on me.
Eğer hiç bir şey yapmazsan ve hasta ölürse, .. hiç kimse senin elinden gelenin en iyisini yaptığına inanmaz.
If you do nothing and the patient dies, nobody believes that's your best.
Eğer yapmazsan...
If you don't...
Dediğimizi yapmazsan ateş edeceğiz.
If you do not respond, we will fire.
Frank Giordino, eğer işbirliği yapmazsan hapishaneden çıkmayı unutsun dedi.
They said if you didn't cooperate, Frank Giordino would make sure you didn't get out.
Bunu yapmazsan şayet...
If you don't do it...
Eğer yapmazsan liderlik yapacağını zaten kanıtlamış birine geçer.
If you do not, leadership will pass to someone who's already proven their worth.
Eğer işini yapmazsan zaten ölecek Minard.
She's gonna crash one way or another If you don't get on top of your biz, Minard.
Ve benden de onu kimse ayıramaz, eğer siz deli çocuklar bunu yapmazsanız.
And I would've gotten away with it too, if it hadn't been for you meddling kids.
Eğer yapmazsan kalbini çok kırmış olacaksın.
It would really break his heart if you don't do this.
Eğer o topun üstüne çıkmaz ve gösteriyi yapmazsan sadece "bom, bom" olur ama "vay be" olmaz.
You don't climb in that cannon, and that routine will be all "boom boom," and no "pow."
Eğer yapmazsan, liderlik yapacağını zaten kanıtlamış birine geçer.
If you do not, leadership will pass to someone who's already proven their worth.
Bu yüzden Şef Nail'e yarın öğlene kadar ödemeyi yapmazsan tutuklanman için mahkeme kararı çıkartabileceğini söyledim.
Which is why I told chief Nail if you don't pay it by noon tomorrow, he's free to get a bench warrant for your arrest.
Ama eğer yapmazsan, sana söz veriyorum ki daha fazla insan ölecek.
But if you don't, I give you my word, more people will die.
Bize bir şaka yapmazsan buradan ayrılmayız.
We're not going unless you give us a joke.
İşbirliği yapmazsan hapishane hücresinde çok daha fazla zaman geçireceksin.
You'll spend a great deal more time in a prison cell if you don't start cooperating.
Eğer yapmazsan, T-Dog ölecek. Şaka değil bu.
Because if not, T-Dog will die, no joke.
Sana söyleyeceğimi yapmazsan ölecek.
And she's gonna die if you don't do what I tell you to.
Eğer bunu yapmazsan aileni korumayacağım.
- Prove it. Because unless you do, I won't protect your family.
yapmayacağım 170
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmadın 55
yapmak istiyorum 29
yapmak istemiyorum 51
yapmayın 745
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmadın 55
yapmak istiyorum 29
yapmak istemiyorum 51
yapmayın 745
yapmalıyız 39
yapma ama 158
yapmaz 37
yapmayacaksın 53
yapmamalısın 52
yapma böyle 70
yapmak zorundayım 47
yapma be 35
yapmam 83
yapma bunu 151
yapma ama 158
yapmaz 37
yapmayacaksın 53
yapmamalısın 52
yapma böyle 70
yapmak zorundayım 47
yapma be 35
yapmam 83
yapma bunu 151