Yeni traducir inglés
194,137 traducción paralela
Yeni insanlarla tanışırsın.
Y-You'll meet people.
Sürekli konuşmayınca yeni dil öğrenmek zor.
It's hard to learn new language when don't speak it all time.
Sycamore'da yeni Hint restoranı açıldı.
That- - There's that new Indian on Sycamore.
Bunları hiç aşamadık ama üç sene önceki son teşebbüsümüzden beri yeni bir yaklaşım üstünde çalışıyoruz.
We've never gotten past them. But since our last attempt three years ago, we've been working on a new approach.
Bu ayin bezi, niyetlerinizin saflığını ve yeni evlilerin birlikte gitmek zorunda olduğu yolu simgeler.
_ _
Günlüğünün fotoğrafını çekersem içindeki bir şeylerin yeni işini bulma konusunda size ve adamlarınıza yardımı dokunabilir diye düşündüm.
I thought if I photographed his diary, maybe there'd be something in there that could help you and your people... figure out his new job.
Yeni ailem için iyi şeyler istiyorum sadece.
I just really want good things for my... for my new family.
Oğlanları yetiştirmesi zordur özellikle de yeni bir yerde.
You know, it's so hard raising boys, especially when you're somewhere new.
Bu tarz durumlarda, gittiğin yere uyum sağlamak için yeni bir isme ihtiyaç duyarsın.
What happens in these cases is you need a new name to fit in, where you're going.
- Bana yeni plan gerektiğini söylediniz.
You told me we need to come up with a new plan.
Paige ona yeni bir yer bulma fikrine açık.
Paige is open to finding a new place for him.
Lavabolardaki yeni sabunluklara bakmadan gitme sakın.
Make sure you check out the new soap dispensers in the bathrooms.
Daha yeni çıkmamış mıydı?
Didn't it, like, just come out?
Parlak, mutlu, cesur yeni dünya.
Shiny, happy, brave New World.
- Hayır, hayır biz yeni tanıştık. - Evet.
- Oh, no, no, no, we just met.
Hilton otellerinden kazandığım puanlarla yeni çanta aldım ve sonra aklıma sen geldin. "
I got myself a new purse with my Hilton Honors Points and I just, uh, I thought of you.
Bu değildi ama, yeni bir kaynak bul ve düzelt şunu.
Well, this one isn't, so get a new supply, and make it right.
İki yeni dosya.
Two new cases.
Birkaç aydır, yani yeni.
A couple of months. Look, it's new.
Yeni geldim de ışığı açık gördüm.
Hey. I... I just got home and saw the light on.
Esasında, patentini paylaşman durumunda yeni kuracağım şirketten patent ücretini ve haklarını da alacaksın.
It's very standard stuff. Essentially, in exchange for your patent, you would get a royalty and equity in the new company that I'm starting up.
Kendi şirketimden yeni kovulmuşum. Temelini benim attığım şirketten hem de.
I was just ousted from my own company, a company I built from the ground up.
Yeni yolumuzda birlikte ilerlerken neyin gerçekten önemli olduğuna odaklanmalıyız.
As we forge our new path together, we must remain focused on what's really important...
İnşaat bittiği gibi sizi yeni yerinize alacağım.
I'll move you in as soon as construction is complete.
Cevabımız... yep yeni Pied Piper uygulaması.
And the answer is... the brand-new Pied Piper app.
Ve hala alan arttırıcı uygulamamızı yayınlayabilir ve yeni internet hazır olana kadar hakkında konuşmayabiliriz.
And we can still push the space-saving app... and not talk about our new Internet until we're ready.
Üst düzey partnerlerle konuştum ve yeterince insanı Raviga'dan ayrılıp yeni bir şirket kurmaya ikna ettim.
I have spoken to our top IPs and lined up enough of them in order to leave Raviga and start a new firm.
Yeni internet meselesi ne olacak?
What about the new Internet?
Biz de işi yeni açıkladık. Sen de gel bakalım.
Uh, in fact, we just announced, so climb aboard.
Evet, yeni internet.
Yeah, the new Internet.
Evet, seni yeni doğmuş bir bebek gibi çıkarıyordum.
Yeah, pulling it out of you like a newborn baby.
Çünkü, bu işe girişmek istiyorsun. Bizim de fona ihtiyacımız var. Yatırımcıların para vermeyeceğini de düşünürsek, Monica'nın yeni şirketi dahil.
So, um, it's actually good that you're here, because... you want in and we need funding, especially since no VC in town will touch us, not even Monica's new firm.
Yeni ve heyecan verici.
It's new, it's exciting.
Sanal gerçeklik seti yeni standart olarak belirtiliyor.
His VR headset is reputed to be the new standard.
Yeni yapıyı tamamladım.
The new build is done.
- Bu yeni bir kural.
It's a new rule.
Arkadaşımın yeni şirketini açmasında yardımcı oluyorum.
I'm here helping my friend launch his new company.
ve orada "HooliVR" adında yeni bir başlık göreceksiniz.
and you're gonna find a brand-new toggle labeled "HooliVR."
Her yeni işe başladığımda üç mektup yazarım, biri kişisel planlarımla ilgili, biri otuzbeş yaşındaki kendime, ve biri de istifa mektubu.
I write three letters every time I start a job... a personal action plan, a letter to my 40-year-old self, and that, a resignation letter.
Ne demek yeni bir yazılım güncellemesi çıkarmıyorsun?
What do you mean you're not issuing a software update?
Aramızda yeni yayınlanan reklamları gören var mı?
Has anyone flown commercial recently?
- Akıllı dolaplar birbirleriyle konuşuyorlar ve yeni yazılımı paylaşıyorlar.
- The smart fridges talk to each other, and they share the new software.
Yeni İnternet çalışıyor, bu da kanıtı işte.
- Mm-hmm. - The new Internet works, and this is the proof.
Oasis yeni bir başlangıç olabilir.
Oasis can be a new beginning.
Her neyse, yeni bir kuyu kazıncaya kadar, kişisel temizlik ıslak mendil ve mavi köpükle sınırlı.
- Anyway, till such time as we dig a new well, personal hygiene is baby wipes and blue foam.
Yeni gelenlere sıcak bir hoş geldiniz olsun.
To those who have just arrived, a very warm welcome.
Sizler yeni bir dünya üzerinde ilk daimi koloni inşasına dair en hayalci girişim projesinde çok önemli bir rol oynamaktasınız.
You all are playing a very crucial part in the most visionary building project ever attempted... the first permanent colony... on a new world.
Üssümüzün yeni papazı Peter Leigh'e çok sıcak bir hoş geldin sunmak istiyorum.
I want to extend a very warm welcome to our... new base chaplain Peter Leigh.
Ben yeni bıraktım.
I just gave up.
Yeni su süzme sisteminin özellikleri.
Specs for the new water filtration system.
Yeni baştan başlamak.
To be pulled out of this shit... start over.
yeni bir hayat 16
yeniden 73
yeni bir 16
yenilmez 24
yeni geldim 35
yeni yılınız kutlu olsun 21
yeni dünya 23
yeni mi geldin 23
yeni mi 66
yenildim 16
yeniden 73
yeni bir 16
yenilmez 24
yeni geldim 35
yeni yılınız kutlu olsun 21
yeni dünya 23
yeni mi geldin 23
yeni mi 66
yenildim 16