English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ Ö ] / Öyle bir şey olmayacak

Öyle bir şey olmayacak traducir inglés

926 traducción paralela
Hayır, hayır, hayır, öyle bir şey olmayacak.
No, no, no, no more of that.
- Öyle bir şey olmayacak.
- You'll do nothing of the kind.
Öyle bir şey olmayacak.
They never will.
Burada öyle bir şey olmayacak!
IT'S NOT GOING TO HAPPEN HERE.
Bugün patronunla aranda geçenleri gördüm baba. Bana öyle bir şey olmayacak.
I saw What happened today, Pa, and it's not gonna happen to me.
Öyle bir şey olmayacak.
That won't happen.
- Bu sefer öyle bir şey olmayacak.
It won't be botched this time.
Öyle bir şey olmayacak Albert.
You won't do that, Albert.
Öyle bir şey olmayacak.
There won't be one.
Öyle bir şey olmayacak siz işimi iyi yapıp yapmadığıma bakın...
There won't be any See, if there's something wrong with my work... I'm satisfied with your work
Öyle bir şey olmayacak.
There's not much danger of that.
- Öyle bir şey olmayacak Henry.
- Nothing like that, Henry.
Öyle bir şey olmayacak.
You won't.
Öyle bir şey olmayacak.
It'll never happen.
Hayır öyle bir şey olmayacak!
me! ?
Öyle bir şey olmayacak.
That's not gonna happen.
Hayır. Öyle bir şey olmayacak. Farklı bir konuyu ele alacağım.
Couldn't this whole story be just Nazi fabrication in order to defame Jews and the catholic church at the same time.
Öyle bir şey olmayacak.
- I really won't.
- İşler yolunda gitmediğinde... - Öyle bir şey olmayacak! - Sen öyle san.
- When things go wrong... lt won't go wrong!
Büyük ihtimalle öyle bir şey olmayacak.
Hmm. That's probably never gonna happen.
Öyle bir şey olmayacak.
It won't.
Öyle bir şey olmayacak, Swifty.
It's not going to happen, Swifty.
Öyle bir şey olmayacak.
What's not gonna happen...
Öyle bir şey olmayacak.
We're not gonna be doing that.
Öyle bir şey olmayacak.
That will not happen.
- Öyle bir şey olmayacak.
- That will not happen.
- Öyle bir şey olmayacak.
- Not really.
- Hayır. - Evet. Bugün burada öyle bir şey olmayacak.
No, there will be nothing like that here today.
Öyle bir şey olmayacak.
It's not gonna happen.
Ben yaşadıkça da, öyle bir şey olmayacak.
As long as I'm alive, that doesn't happen.
Öyle bir şey olmayacak.
Not gonna happen.
Öyle bir şey olmayacak. Yaklaş.
No, no, Francis, nothing like that.
Öyle bir şey olmayacak, Howard.
Well, that is not going to happen, Howard.
- Asla öyle bir şey olmayacak.
Never happen.
Öyle bir şey olmayacak.
You're not.
Öyle bir şey olmayacak, Jason.
That's not going to happen, Jason.
Öyle bir şey olmayacak.
Nothing like that's going to happen.
- Öyle bir şey olmayacak, ahbap.
- That ain't gonna happen, bub.
- Öyle bir şey olmayacak.
That is not going to happen, you know?
Öyle bir şey olmayacak.
Ain't going to happen.
- Rahatla, öyle bir şey olmayacak.
- Relax, you're not, you big suck.
Öyle bir şey olmayacak.
It's not happening.
- Öyle bir şey olmayacak, ahbap.
- That's not gonna happen, mate.
Eğer öyle bir şey olursa, sizi temin ederim, bunu başlatanlar Anticanlar olmayacak.
And if any occurs, I assure you, it will not be we Anticans who start it.
- Bu davayı kaybedersen kalbin kırılacak. - Oyle bir şey olmayacak.
- Your heart'll break if this case folds.
Öyle bir şey asla olmayacak.
It'll never happen.
- Kamera öyle ağır bir şey olmayacak.
The camera's not that heavy.
Öyle bir şey olmayacak. Buraya önce ben geldim.
Not going to happen.
Ama tabii, çok açık ki, öyle bir şey asla olmayacak.
Except it's quite clear that that is never going to happen
- Öyle bir şey asla olmayacak.
- It'll never happen.
Öyle bir şey de olmayacak.
That won't happen either.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]