Asla başaramayacaksın traducir español
90 traducción paralela
Asla başaramayacaksın.
No lo lograrás.
Asla başaramayacaksınız.
Pero no conseguirá nada.
Asla başaramayacaksınız.
Nunca lo conseguirás.
- Asla başaramayacaksın - Neden Thunderbird'ler
- ¡ Nunca tendrá éxito!
Asla başaramayacaksın.
Jamás lo conseguiremos.
Asla başaramayacaksın...
No quebrantaré esta promesa...
- Asla başaramayacaksın.
- No vas a lograr lo que te propones.
- Asla başaramayacaksın...
- Nunca lo lograrás...
Asla başaramayacaksın!
¡ Nunca lo logrará!
Asla başaramayacaksınız.
. Nunca lo lograrán.
Ama onu benden almayı asla başaramayacaksın.
Pero nunca podrás alejarla de mi.
- Asla başaramayacaksın.
- Nunca lo lograrás.
Asla başaramayacaksın!
¡ No podrás lograrlo!
Beni o fare deliğinden farksız yere tıkmayı asla başaramayacaksın.
No me llevarás a ese desierto, a esa ratonera, ni con una red.
Asla başaramayacaksınız!
nunca van a lograrlo.
Asla başaramayacaksın.
No podrás lograrlo.
Bunu asla başaramayacaksın diğer mola yerine ulaşamayacaksın.
No llegarás a la próxima parada.
- Asla başaramayacaksın.
- Nunca vas a lograrlo.
- Asla başaramayacaksın.
- No Io logrará.
Asla başaramayacaksın!
Nunca lo lograrás.
Claw, bu işi asla başaramayacaksın.
Garra, nunca te saldrás con la tuya.
¢ Ü Asla başaramayacaksın, asla başaramayacaksın
Afloja el paso campeona O nunca tendrás éxito Nunca tendrás éxito Ally.
- Asla başaramayacaksınız.
Nunca escaparan. ¿ Por que?
Asla başaramayacaksın Joe.
¡ Jamás lo lograrás, Joe!
Asla başaramayacaksın, hiçbirzaman
Nunca podrás.
Asla başaramayacaksın.
No puedes quedarte acá.
Aranızdaki küçük çatlağı doldurmayı asla başaramayacaksınız, değil mi? Neden numara yapma zahmetine bile giriyorsunuz ki?
Nunca podrán superar su desavenencia así que para qué molestarse con esta charada.
Bu yüzden asla başaramayacaksın...
Así que de ninguna manera vas a poder...
James, asla başaramayacaksın.
James, no vas a sobrevivir.
Asla başaramayacaksın!
¡ Regresa! ¡ Es imposible que lo logres!
Olmaya çalıştığın kişiyi sevdim sayılır ama asla başaramayacaksın.
Lo que tú intentas ser pero sin éxito.
Kırmak için uğraşıp duruyorsun. Asla başaramayacaksın bunu.
Seguirás rompiéndolas y no lograrás abrirla.
Beni geçmeyi asla başaramayacaksın.
Jamás podrás superarme.
Beni geçmeyi asla başaramayacaksın.
Jamás podrás superarme. Jamás podrás superarme.
Asla başaramayacaksın, büyücü.
- Nunca sobrevivirás.
Madem öyle, smaç basmayı asla başaramayacaksınız.
Si ése es el caso, entonces debe saber que nunca encestará esta pelota de baloncesto.
Asla başaramayacaksın.
Nunca lo conseguirás.
Kumsaati, Asla başaramayacaksın.
Reloj de Arena, nunca te saldrás con la tuya.
Asla başaramayacaksın evlat!
¡ No lograrás sobrevivir!
Asla bir şey başaramayacaksın.
Nunca serás capaz de nada...
Henüz orada herhangi bir şey yetiştirmeyi asla başaramadın ve başaramayacaksın da
No has logrado que crezca nada en cuatro años, ni Io conseguirás.
Asla benim gibi olmayı başaramayacaksın.
Jamás lograrás ser como yo.
Asla başaramayacaksın!
Nunca lo conseguirás!
Asla başaramayacaksın Jake. Hayır, yapabiliriz.
- No lo lograrás, Jake.
Bu delilik, bunu asla başaramayacaksınız.
Es una locura, no lo lograrán.
Asla başaramayacaksın.
Nunca lo lograrás.
Bunu asla başaramayacaksınız!
No lo conseguiréis.
Asla başaramayacaksınız!
Nunca lo conseguiremos
Asla bir şey başaramayacaksın.
Nunca llegarás a nada y decepcionarás a tu madre.
Asla başaramayacaksın.
Nunca vas a poder.
Ve sen, bu kasayı asla görmeyi başaramayacaksın!
Y tú, nunca verás esa caja fuerte.