English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ B ] / Bence o

Bence o traducir español

6,641 traducción paralela
Bence o bekleyebilir. Yani balıkların bir yere gittiği yok, değil mi?
Eso puede esperar, estos peces no irán a ningún sitio.
Korumanızın hırsız olduğunu düşünmüyorum. Bence o sadece yardımcı oldu.
No creo que su guardia sea el ladrón, creo que solo fue su ayudante.
Bu arada, bence o kotun içerisinde şahane görünüyorsun.
Te llamaré cuando la reunión esté establecida. Oh, por cierto, Luces fantástico en esos pantalones.
Yine de bence o yanılıyor.
Bueno. Pues ella se equivoca.
Bence o, bu çanı çalmayı çoğu politikacıdan daha çok hak ediyor.
Como veo las cosas, creo que él tiene el derecho de hacer sonar la campana Jongro más que cualquier asambleísta de hoy en día.
Bence o mektubu bulup hemen seni arayacak.
Creo que se va a encontrar que carta y llamar inmediatamente.
Eve fotoğrafımı koyan bence o.
Creo que es él quien puso mi foto en la casa.
Bence o güç, o yaratık.
Creo que él es ese poder.
- Bence o...
- Creo que debería...
Bence o kusursuz.
Creo que el es la perfección.
Bir polis olarak bence o hak ediyor...
Se trata de que una policía reciba...
Bilmiyorum ama bence o elbisenin içinde yürekleri hoplatırsın.
Es decir, yo no sé, pero creo que usted- - que le rompe el corazón en ese vestido.
Bence o kapıyı... bitti ve takip edildi.
Creo que ella salió corriendo por la puerta... y que estaban persiguiendo.
Bence o avukat kuş beyinli. Kilise iddiayı reddetmişti.
Sí, creo que el abogado está exagerando y la Iglesia descartó el reclamo.
Bence o düzeltebilir.
Creo que ella puede arreglarlo.
Bence o düzeltebilir David.
Creo que puede arreglarlo, David.
- Bence o Matty'di.
- Creo que era Matty.
Bence o kadar da güzel sayılmaz.
A mí no me parece nada lindo.
Yani bana her ne söyleyeceksen, bence o küçük evine gidip kocana söylesen daha iyi olur. 'Çünkü ben meşgulüm.
Así que lo que sea que tengas que decirme, pensé en que mejor vuelvas... a tu pequeña casa y se lo digas mejor a tu esposo... porque yo estoy ocupado.
Evet. Bence o bir hataydı.
Si, Creo que es un error.
Bence o olabilir.
Yo creo que sí.
Bence o kaptan Of olmalı!
¡ Creo que tiene que ser Oh!
Bence o herif sorumluluklarını yerine getirmiyor.
Verán, por lo que oigo, ese tipo no se encarga de su mierda.
Bir insan o haldeyken nihayet öldüğünde bence büyük bir rahatlamadır.
Cuando alguien finalmente se desapega de esa forma, creo que es un alivio.
- Bırak da orada gireyim. - Evet, bence de hepimiz o bölümden itibaren çalmaya başlamalıyız. - Sorun değil, haydi çalalım.
Sí, creo que deberíamos reunir a todos y simplemente empezar a tocar, y después apretamos "grabar".
Bence Charlene o kadar dağıtmıştı ki arabana binmeye karar verdi.
Creo que Charlene estaba tan colocada... que decidió meterse en tu coche.
Bence katil adamı o yoldan getirmiş olabilir.
Estoy pensando que el asesino debió traerlo por ahí.
Bak, o şeylerle oynamak bence hiç iyi bir fikir değil.
NicoDipaolo • Rocio19 • Zolana • Mabeas • Izhar = - De verdad no creo que debieras estar jugando con todas esas cosas.
Dwight'ın başındaki yaranın açısını düşünecek olursak bence 7 iron ya da belki de 6 iron kullandınız.
Juzgando por el ángulo de la herida en la cabeza de Dwight... diría que uso un hierro siete, o quizá un seis.
- Tamam, bence kurbağa avımızı sonraya bırakıp o kaseti geri alalım.
creo que deberíamos poner en espera nuestra caza de ranas e ir a por esa cinta.
Ama bence sen eninde sonunda hayatta ne yapmak istediğini bulacaksın o an geldiğinde de paran hazır olacak.
Pero creo que sabes lo que quieres hacer con tu vida entonces esto será bueno.
Bence sen de o sikik ilaçları bırakmalısın.
Creo que deberías dejar de tomar esas malditas pastillas.
Bence o kızla başlayalım.
Yo digo que empecemos por ella.
Yani bence ya kendisi de bir koleksiyoncu ya da ürünlerini meraklılara satan biri.
o es él mismo un coleccionista... o vende sus mercancías a otros entusiastas.
Bence sandığından daha çok şey biliyor olabilir ve şu anda tek tanığımız o.
Pienso que podría saber más de lo que cree y hasta ahora es nuestra única testigo.
Tabi biriyle sevişirken yanlış ismi söylüyorsan ve sonrasında bence kızımızın adı bu olmalı diyorsan o başka
O si estás teniendo sexo con una mujer y te equivocas de nombre pero después dicen, "Creo que así deberíamos ponerle a nuestra hija".
Bence kendine zarar vermek istiyorsun, ama bunu başkasına yaptırmak niyetindesin.
Creo que quieres hacerte daño a ti mismo. O que otros lo hagan por ti.
Bence kim hak ediyorsa kim olduğuna bakılmadan utanç duyması sağlanmalı.
Creo que si hay algo para revelar entonces debe ser revelado, si se trata de su empresa o de otra.
- Haksızlık bence. - Çünkü o çantaları almak isteyenler var. Bence çok saçma.
Sí, incluso lo investigué, pero por causa de esas mochilas, hay rangos sociales entre los estudiantes.
- Bence kapuçino makinesi o.
Creo que es una máquina de café.
Bilsen de bilmesen de bence buraya bir sebepten ötürü geldin.
Oye, creo que volviste por una razón, la supieras o no...
Yeni bir albüm üzerinde çalıştığını da unuttun galiba. Bence yapacağın albüm N.W.A'in yaptığı tüm albümlerden daha iyi olacak.
¿ O que estas trabajando en algo que creo que sera lo mas exitoso de N.W.A.?
O kadar tehlikeli diyorsan bence sen de onunla gitmelisin.
Bueno, si crees que va a ser tan peligroso. Entonces creo que tienes que ir con ella. ¡ ¿ Qué?
Bence bu, şu "ile de" dediklerinden.
Puedes abrir uno o los dos.
Bence yerel bir gazete için bu çok önemli bir hikaye. En azından o evrakları incelemeliyiz diye düşünüyorum.
Esto me parece una historia esencial para un periódico local, creo que por lo menos tenemos que revisar esos documentos.
Bana iyi görünüyor. Bence sen cidden paranoyaklık ediyorsun veya onu kıskanıyorsun.
o celoso.
Bence kesinlikle seni çeken Mansoura veya Detroit her neresiyse gitmelisin.
No, sin duda deberías de ir a Mansoura, o a Detroit, lo que te conmueva.
O yüzden bence burada olmaları güzel.
Creo que es bueno que estén aquí.
Bilmiyorum, kötü hissediyorum. Bence hayvanı gömmeliyiz falan.
Yo creo que deberíamos tener como, un entierro para el o algo.
O ışıkların yanında olmak istemiyorum ve bence fenerinin pili bitiyor.
Yo no quiero estar cerca de estas luces, Y siento como si tu linterna muere.
Bence Ben'de kafa B-İ-T-İ var.
- Milly creo que Ben tiene p-i-o-j-o-s en la cabeza.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]