Bilmiyoruz traducir español
12,436 traducción paralela
Biz kendi basimizin çaresine bakabilecekken. Afrika'da ne aradiklarini bilmiyoruz.
No sabemos por qué están aquí en África... ya que somos capaces de cuidarnos solos.
- Onu kaç kişinin koruduğunu bilmiyoruz!
- No sabemos cuántos lo resguardan.
- Bilmiyoruz.
No sabemos.
Anubis'te tam olarak ne olup bittiğini hâlâ bilmiyoruz. Ancak Julie hayatta kalan tek kişi gibi görünüyor.
Todavía no sabemos qué ocurrió exactamente en la Anubis pero parece como si Julie fuera la única sobreviviente.
Kesin olarak Paris'te olduğunu bile bilmiyoruz.
Ni siquiera sabemos con cierto que está en París.
- Bilmiyoruz.
- No lo sabemos.
- Hiç bir sik bilmiyoruz.
No mucho.
Size neler olacağını henüz bilmiyoruz.
Y aún no sabemos qué te ocurrirá.
Ne yapacağımızı bilmiyoruz.
No sabemos exactamente qué haremos.
Bu Albay Sikes hakkında hiçbir şey bilmiyoruz.
No sabemos nada acerca de este coronel Sikes.
Şimdi, sebebini henüz bilmiyoruz ama bozuluyorlar.
Aún no sabemos por qué, pero se están deteriorando.
Bilmiyoruz.
- No lo sabemos.
Bu fidye için adam kaçırma ve adamın silahlı olup olmadığını bile bilmiyoruz.
Esto es un secuestro por rescate y ni siquiera sabemos si está armado.
Bilmiyoruz Frank.
No lo sabemos, Frank.
Nereden geleceğini bilmiyoruz.
No sabemos de dónde va a venir.
17 Şubat tugayıyla birleşirsek, hiçbirimiz dillerini bilmiyoruz.
Si contactarnos a 17 de Feb, no hablamos árabe.
Kim iyi, kim kötü bilmiyoruz.
No sabemos quién es bueno y quién es malo.
Herkesten itirafta bulunmasını istiyorsun ama seninle ilgili bir şey bilmiyoruz.
Les pide a ellos que enfrenten la verdad, pero no saben nada de usted.
Bir destek planı olup olmadığını bilmiyoruz.
No sabemos si tiene un plan alternativo.
Ne olduğunu bilmiyoruz.
No sabemos qué pasó.
Nerede olduğunu bilmiyoruz, sahip.
No sé dónde está, Amo.
Henüz bilmiyoruz.
Aún no lo sabemos.
Bourne hayatta mı bilmiyoruz.
Ni siquiera sabemos si Bourne sigue con vida.
- Evet, biz de bilmiyoruz.
- Sí. - No sabemos, eso dijo.
Ne istediklerini bilmiyoruz. Kapıya barikat falan kurabiliriz. Ya da dışarı çıkmanın başka bir yoluna bakarız.
No, tal vez podamos poner barricadas en las puertas o conocen, alguna otra forma de salir.
Bura hakkında hiçbir şey bilmiyoruz.
No sabemos nada sobre este lugar.
Dinle şimdi. Orada ne var bilmiyoruz.
No tenemos idea de lo que ahí allí afuera.
Ayrıca bu bir soygun mu yoksa Otis'i öldürmeye teşebbüs mü bilmiyoruz.
Ni siquiera sabemos si fue un robo o un intento de matar a Otis.
O zaman dün bildiklerimizden fazla bir şey bilmiyoruz.
¿ Así que no sabemos mucho más de lo que sabíamos ayer?
Ama tüm bunların sonucu ne olacak bilmiyoruz.
Pero no sabemos cual será la resolución de todo esto.
Bilmiyoruz farz et.
Pretende que no mucho.
- Neden olan hiçbir şeyi bilmiyoruz?
¿ Por qué nunca sabemos el por qué ocurre algo?
- Şimdi kimin kim, neyin ne olduğunu bilmiyoruz.
Ahora no tenemos ni idea de quién es quién o qué es qué.
Ito nelere izin verecek bilmiyoruz ama Marcia her türlü kafayı yiyecek.
Bueno, no sabemos qué va a permitir Ito, pero sabemos que Marcia se va a poner como una loca.
İyi de hâlâ bu Şeytan'ın neye benzediğini bilmiyoruz.
Pero todavía no sabemos como se ve este Demonio.
Amberle dönecek mi, onu bile bilmiyoruz.
Ni siquiera sabemos si Amberle volverá.
Neler yapabileceğini bilmiyoruz.
No sabemos de lo que es capaz.
Hakkında hiçbir şey bilmiyoruz.
No sabemos nada de ti.
Onun kim olduğunu bilmiyoruz.
¡ No sabemos quién es! Por favor.
- Hala ne olduğunu bile bilmiyoruz.
- Ni siquiera sabemos qué es el arma.
Seni telaşa düşürmek istemem ama nerede olduğunu bilmiyoruz.
Oh. Bueno, no quiero alarmarte, pero parece que no podemos localizarla.
Hâlâ tetikcinin eşkalini bilmiyoruz bu yüzden onu saklandığı yerden çıkarmalıyız.
Aún no sabemos qué pinta tiene tu asesino, así que vamos a hacer que salga.
Hiçbirimiz Rosa hakkında bir şey bilmiyoruz.
Pero ninguno de nosotros sabe nada de Rosa.
- Gerçekten bilmiyoruz.
No lo sabemos.
Ama nereye ve nasıl gideceğimizi bilmiyoruz.
Pero, no sabemos a dónde ir Cuándo o cómo?
Ve ne yapacağımızı bilmiyoruz.
Y no sabemos qué hacer.
Anne ve babamızı bilmiyoruz.
No conozco a mis padres.
Biz onların kim olduklarını bilmiyoruz tamam mı?
No sabemos quiénes son, ¿ de acuerdo?
Roper polisleri aramamış yani onun nerede olduğunu bilmiyoruz.
Bueno, Roper no ha llamado a la poli, así que... no sabemos dónde está.
- Daha bilmiyoruz diyorum.
Digo que no lo sabemos todavía.
Zararın boyutunu henüz bilmiyoruz Kız hala tepki vermiyor.
Sigue sin responder.
bilmiyorum 18446
bilmiyorum ki 83
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyordum 699
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum dedim 18
bilmiyor 92
bilmiyorum işte 23
bilmiyorsun 241
bilmiyorum ki 83
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyordum 699
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum dedim 18
bilmiyor 92
bilmiyorum işte 23
bilmiyorsun 241