Bir kez bile traducir español
1,199 traducción paralela
Bir kez bile.
Ni siquiera una vez.
Benim arabamda böyle şeyler yaptığımızda hiçbirimizin tutuklandığını bir kez bile hatırlamıyorum.
Saben, cuando estábamos en mi coche y yo conducía el show no recuerdo ni una sola vez que nos hayan arrestado.
Bir kez bile istediğimi hatırlamıyorum zaten.
Incluso no puedo recordar el momento en que si lo quise.
42 yıldır denizdeyim, bir kez bile rota çizmiş değilim.
Llevo 42 años navegando sin fijar un solo rumbo.
Yani hapishanenizi bir ölüm kampına dönüştürürken bir kez bile bunun yanlış bir şey olduğunu düşünmediniz mi?
Entonces, cuando ordenaba llevarlos al campo de prisioneros para matarlos... ¿ nunca jamás pensó que lo que hacía estaba mal?
Anne hayatı boyunca bir kez bile çalışmaz.
Tu madre nunca trabajará un día en su vida.
Yani hiç mi? Bir kez bile mi?
Tu nunca lo has hecho?
Bir kez bile olmadım.
- ¿ Y vosotros dos?
İlişkimiz boyunca bir kez bile takmamıştı!
Ella nunca los usó mientras estuvimos juntos.
Hayır, bana bunu hiç anlatmadın. İlişkimiz boyunca bir kez bile.
No, nunca me contaste eso, nunca en toda la relación.
Anlamıyorsun değil mi? Hayatın boyunca bir kez bile kötü bir gün geçirmediğine eminim.
Tú no debes haber tenido un mal día en toda tu vida.
Ve bir kez bile yükün ne olduğunu sormadın.
Y ni una sola vez preguntó cuál era la carga.
- Hiç. - Bir kez bile mi?
- ¿ Ni una vez?
Prestopnik bir kez bile gelmedi.
Prestopnik no fue ni una vez.
- Bir kez bile giymedin mi? - Bir kez bile giyemedim.
¿ No lo usaste solo una vez?
Bir kez bile erkek olduğumu görmedin.
Nunca me miraste como si fuera un hombre.
Bugüne kadar beraber yaşadık ama hiç bilmiyorduk. Bir kez bile şüphelenmedik!
¡ Convivíamos con él y no lo sabíamos, ni siquiera llegamos a sospecharlo!
Bir kez bile şüphelenmedik!
¡ Ni siquiera llegamos a sospecharlo!
Sen nasıl ki saf ve düz ovaları ya da çayırdaki sürülerin açtığı kavisli izleri sorgulamıyorsan o da bir kez bile akıl sır ermez dolambaçlı oluşumları sorgulamaz.
Siempre con los ojos plácidos, observar la manipulación misteriosa... de otras herramientas que hábilmente emplea el tiempo... en sus transformaciones, sin cuestionar nunca sus designios, insondables, sinuosos, como no se cuestionan los puros planos de las planicies, las sendas tortuosas trazadas en el pasto por los rebaños.
Bir kez bile onun çevresi geçmişi ve yetiştirilişi hakkında düşünmedin.
Ni siquiera has pensado ni una vez... en el origen de la chica, en su estatus, su cuna.
Ama bir kez bile yüzünü dönüp bakmadı.
Pero ni una vez se ha girado para verla.
Bir kez bile geriye bakmadın.
Ni siquiera miraste atrás una sola vez.
Bir kez bile geriye dönmedin.
Ni siquiera volviste ni una sola vez.
Bir kez bile söylediğini hatırlamıyorum.
No me acuerdo de ninguna vez.
Biliyor musun, onunla konuşurken bir kez bile toz olmamı söylemedi.
¿ Viste que no me mandó a la mierda ni una vez?
Bir kez bile hıçkırmadım.
ningún rastro de él gracias a Dios.
O'na bir kez bile olsa yanılma fırsatı vermediler.
Ni siquiera le dieron la oportunidad de fracasar.
Sltı haftadır bu insanlarla konuşmayı diliyorduk ama bir kez bile aramadılar.
Durante seis semanas habíamos estado tratando de hablar con estas personas... y que ni siquiera había conseguido una llamada de teléfono de nuevo.
Bir kez bile.
Ni una vez.
Bir kez bile kibirli, sorumsuz biri olmadı.
Ya no es la criatura veleta y descuidada que solía ser.
- Bir kez bile mi, emin misin?
¿ Nunca? ¿ Ni una vez? ¿ Estás segura?
Cihcago Emniyeti'nde 26 yıl çalıştım, bir kez bile silahımı kullanmadım.
Veintiséis años en la policía de Chicago y no disparé el arma ni una vez.
Not kartlarımı bir kez bile kullanmadım.
- y me dio un beso de buenas noches.
Eğer dünyaya çıkana kadar ona bir kez bile baksan, kaybolacaktır. "
Si la miras antes de llegar a la Tierra, ella desaparecerá ".
Bu gece, Michael'i bir kez bile düşünmedim.
No he pensado en Michael ni una sola vez esta noche.
Sopan topa bir kez bile değmedi!
No le has dado a la bola ni una sola vez.
Evet, vuruş noktasında durmamamı söylediğinden beri top bana bir kez bile değmedi.
Como dijiste que no pisara la base del bateador, la bola no me ha dado.
Bozuk bir saat bile günde iki kez doğrudur.
Hasta un reloj roto va bien 2 veces al día.
- Hayır. Böyle bir fırsat eline son kez geçmiş olsa bile mi?
¿ Aunque pudiera ser la última vez que se presente la oportunidad?
Yemin ederim ki bir kez bile görmedim.
Te lo juro - ¡ Te dije que no jures!
Sana bir kez bakmak bile bana yetti.
Lo supe nada más verte.
Güneşin bile karneye bağlandığı bir yerde, eşcinsel mahkumlar, haftada bir kez,
Hasta el sol era racionado.
Ama onu zaten bir kez uyardın ve açıkçası bu bile çok olabilir.
Ya se lo advertiste una vez y punto.
Son kez söylüyorum, hiçbir müşteriyle yatmadım. Bir kere bile.
Por última vez, nunca lo hice con una cliente.
Samantha yıllardır kulüplere gitmesine rağmen, ilk kez bir içki bile içmeden bu kadar rahat hissediyordu.
Aunque Samantha llevaba años en el mundo de los clubes no le habían pedido que abriera las piernas sin ofrecerle un cóctel.
Benim pozisyonumdaki bir adam bir kez pes ederse gardını indirirse, bir an için bile zayıf olursa, ölür. Ölür.
Una vez que un hombre en mi posición se entrega... baja sus defensas... se debilita por un momento, está muerto.
İkinci buluşmamız ve dışarı bile çıkmadık, bunu bir kez daha yaparsan, dışarı çıkmamızdan 200 kat fazla saksafon çalmış olacaksın.
Es la segunda salida en la que no hemos salido. Si lo haces, habrás chupado... 200 % más de lo que hemos salido.
Şimdi şu durumun üstünden bir kez daha geçelim. Bu adamı yaşayabilecek olsa bile hayat destek sisteminden ayıracaksınız
A ver si lo entiendo... van a desconectar a este hombre del soporte vital... a pesar de que podría recuperarse.
Hayır. Seninle bir kez çıkmak bile istemiyorum.
No quiero salir contigo.
Hatta kravat takan ve "mütevelli" gibi kelimeler kullanan bir muhasebecim bile var. Bu kez başaracağım Lor.
Usa corbata y dice cosas como "ironicamente" y "fiduciario".
Bu yüzden bir kez hapse bile girdi.
Una vez lo metieron en la cárcel.
bir kez 117
bir kez olsun 43
bir kez daha 333
bir kez daha deneyelim 24
bir kez daha söylüyorum 16
bile 28
bilesin 23
bilet 55
bilemem 161
bilemezsin 104
bir kez olsun 43
bir kez daha 333
bir kez daha deneyelim 24
bir kez daha söylüyorum 16
bile 28
bilesin 23
bilet 55
bilemem 161
bilemezsin 104
biletler 91
bilemedin 19
bilerek yapmadım 25
bilemedim 29
bilemiyorum ki 20
bilemiyorum 2041
bilen var mı 30
bilemeyiz 20
bilemeyeceğim 25
bilemezsiniz 26
bilemedin 19
bilerek yapmadım 25
bilemedim 29
bilemiyorum ki 20
bilemiyorum 2041
bilen var mı 30
bilemeyiz 20
bilemeyeceğim 25
bilemezsiniz 26
biletiniz 28
bileğim 27
biletler lütfen 39
bir kız 192
bir kızım var 22
bir kere daha 137
bir kahve 26
bir kız mı 24
bir kere 190
bir katil 56
bileğim 27
biletler lütfen 39
bir kız 192
bir kızım var 22
bir kere daha 137
bir kahve 26
bir kız mı 24
bir kere 190
bir katil 56
bir kitap 34
bir kız var 17
bir karar verdim 25
bir karar ver 16
bir kadın 232
bir kuş 32
bir kadın mı 37
bir kız vardı 25
bir kaza 50
bir kahraman 27
bir kız var 17
bir karar verdim 25
bir karar ver 16
bir kadın 232
bir kuş 32
bir kadın mı 37
bir kız vardı 25
bir kaza 50
bir kahraman 27
bir kelime 22
bir kadın olarak 17
bir kere olsun 20
bir keresinde 202
bir kadının 32
bir keresinde bana 17
bir kere bile 27
bir kişi 36
bir köpek 56
bir kadın olarak 17
bir kere olsun 20
bir keresinde 202
bir kadının 32
bir keresinde bana 17
bir kere bile 27
bir kişi 36
bir köpek 56