Bir yerlerde traducir español
6,888 traducción paralela
Verna arka taraflarda bir yerlerde saklanıyor.
Verna está escondida ahí detrás en algún sitio.
Bazı çocuklar, bir yerlerde güveyi ezerler ama ipek hala benimdir.
Después algún niño, en alguna parte, aplasta la mariposa... pero la seda sigue siendo mía.
Yukarida bir yerlerde.
Arriba, en algún sitio.
Yakınlarda bir yerlerde mi?
¿ Está aquí? Sé honesto.
Ve oyunun ortasında bir yerlerde kötüye dönerdim ve sen çok sinirlenirdin ve ben de derdim ki ; "Üzgünüm Jim, iyi olmaya çalıştım ama ben kötüyüm işte ve bu konuda bana yardım edemezsin."
Y, en alguna parte en medio del juego, yo me volvería malo, y tú te enfadarías, y yo diría, "lo siento, Jim, he intentado ser bueno, pero solo soy malo, y tú no puedes ayudarme a ser bueno."
Bir yerlerde ikinci bir ailesi yok değil mi?
Él no tiene otra familia en alguna parte, ¿ verdad?
Umarım yine bir yerlerde yaramazlık yapmıyordur.
Espero que no se haya metido en problemas otra vez.
Küçük sen, küçücük beyniyle burada bir yerlerde olmalı.
La pequeña tú debe estar por aquí, con su cerebrito.
Dışarılarda bir yerlerde olduğundan emindim... Aşırı doz uyuşturucudan, Tulsa'daki bir barınakta ölmüş.
Yo estaba seguro de que ella estaba allí en alguna parte, pero, uh... murió en un refugio en, uh, Tulsa.
- Bir yerlerde.
En alguna parte.
- Bırak peşini. Ve kafasında kurşunla bir yerlerde yattığını farz et.
Déjala, y espera que esté tirado muerto en algún lado con una bala en la nuca.
Ya da gerçek katil hâlâ dışarıda bir yerlerde.
O... el verdadero asesino todavía está ahí fuera.
Sparks, bebekle beraber dışarıda bir yerlerde.
Sparks está por ahí con el bebé.
Senin de bildiğin gibi Alan Sparks hâlâ dışarıda bir yerlerde.
Como usted ha señalado, Alan Sparks todavía está por ahí.
Sayende karım da dışarıda bir yerlerde.
Y, gracias a usted, también lo está mi mujer.
Buralarda bir yerlerde saklanıyor olmalılar.
Deben estar escondidos en algún lugar de estas colinas.
Keller'ın kaçma ihtimaline karşı,... yakınlarında bir yerlerde olmalı.
Keller tiene un supervisor. Y si Keller está sin correa, significa que debe de estar cerca.
Buralarda bir yerlerde olmalı.
Estará por aquí en alguna parte.
JFK yolunda bir yerlerde eski bir postane.
En algún lugar del camino entre el JFK y la antigua oficina de correos.
Yer altında bir yerlerde.
Bajo tierra en algún lugar.
Burada atfedilen Malum'un aslen bir nesne olduğuna, bu nesnenin Salem'da bir yerlerde aleyhimize kullanılmak üzere beklediğine inanmak için gerekçem var.
Tengo razones para creer que al malum al que se refieren aquí es realmente un objeto, y ese objeto está aquí en Salem esperando ser usado contra nosotros.
Çıkış buraya yakın bir yerlerde.
El fondo no está lejos de aquí.
Senin de bildiğin gibi Alan Sparks hâlâ dışarıda bir yerlerde.
Como usted indicó, Alan Sparks aún anda por ahí.
Sayende karım da dışarıda bir yerlerde.
Y, gracias a usted, también mi esposa.
Buralarda bir yerlerde saklanıyor olmalılar.
Deben estarse escondiendo en algún lugar en estas colinas.
Tabii ki dışarıda bir yerlerde başka biri penisinin nasıl göründüğünü bilmiyorsa.
A menos que, por supuesto, que haya alguien más por ahí que sepa cómo es tu pene.
Bir yerlerde ucuza bira satmıyorlar mı? - Kim bu adam?
¿ No es la hora feliz en algún sitio? ¿ Quién es ese tipo?
İyi ki şu an bayraklı iç çamaşırı giymiyorum çünkü bir yerlerde yangın çıkmak üzere.
Es bueno que no esté usando ropa interior con la bandera justo ahora, porque está a punto de haber un incendio.
Hepimiz bir yerlerde olmalıyız yani.
¿ Sí? En algún lado tenemos que estar.
Dışarıda bir yerlerde senin için de bir kadın var ama burada kalırsan onu hiçbir zaman bulamazsın.
Hay una mujer en algún lugar para ti. Pero nunca la encontrarás ; si te quedas aqui.
Hayatta, dışarıda bir yerlerde.
Está en algún lugar.
Lyle'ın dışarıda bir yerlerde olup bizim ölmemizi istemesi beni uyanık tuttu.
No pude dormir pensando que Lyle anda suelto y quiere matarnos.
Hepimiz bir yerlerde olmalıyız yani.
En algún lado tenemos que estar.
Kesin kendi oylarını garanti altına almak için bir yerlerde sürünüyordur.
Debe estar reuniendo votos a su favor.
Ama sonra daha önce bir yerlerde duyduğum bir isim kulaklarımda çınladı!
Pero entonces mis oídos reaccionaron ante un nombre que había oído antes.
Tardis bir yerlerde olduğunu düşünüyor.
TARDIS piensa que está en algún lado.
Bir yerlerde bir TARDIS'i olmalı. - İstediği kadar uzun, geçmiş, gelecek...
Bueno, debe tener una TARDIS en algún sitio, así que todo el tiempo que quiera, el pasado,
Oh. Arkalarda bir yerlerde mi?
¿ Enterrado en las páginas interiores?
% 100'e yakın bir yerlerde bir şeyler düşünüyorum.
Pensaba en algo alrededor del 100 por ciento.
Ama bir saat önceydi bu, fikrimi değiştirdim. Karanlıkta oturmuş, sokakta bir yerlerde misin... -... yoksa ağaca mı tosladın telaşlandım.
Pero de eso hace una hora y he cambiado de opinión, sentada aquí en la oscuridad, preguntándome si estarías en algún callejón o atado a un árbol.
Bence içinde bir yerlerde bunun doğru olduğuna inanmasaydın yazmazdın.
Y no creo que hubieras escrito lo que has escrito si no hubiese una pequeña parte de ti que piensa de esta forma acerca de nosotros.
Bir yerlerde mutlaka birileri olmalı.
Debe de haber alguien por aquí.
Bir yerlerde büyük bir şehirdeyim.
Estoy en alguna gran ciudad.
Bir yerlerde. O gece mi ki?
¿ Pero esa noche?
Yakında bir yerlerde olmalı.
No debe estar lejos.
İçinde bir yerlerde daima bu yeteneğe sahiptin.
Siempre has tenido esa habilidad en lo más profundo de tu ser.
İçinde bir yerlerde bunun gerçek olduğunu biliyorsun ve bu da seni bir korkak yapıyor. Biliyorsun.
Lo sabes.
Telefonu yakınlarda bir yerlerde olmalı.
Su teléfono tiene que estar por allí en algún sitio.
Var olmadıkları yerlerde onları görmeye başlayınca bir etkisi oluyor.
Llega a un punto en el que empiezas a verlos en lugares. No existen.
İnsanların vahşice öldürüldüğü yerlerde ortaya çıkmak gibi bir alışkanlığın mı var?
¿ Solo un hábito inusual de aparecer... en lugares donde la gente ha sido brutalmente asesinada?
Hava bizonu buzağıları bir ya da iki haftalık olana kadar uçamazlar bu yüzden tüm sürü vadide yere yakın yerlerde beklerler.
Las crías de bisonte volador no pueden volar hasta una o dos semanas después de haber nacido, así que la manada entera se tiene que quedar cerca del suelo en el valle.
bir yazar 32
bir yere gitme 51
bir yerde 60
bir yere gitmiyorum 43
bir yıl sonra 30
bir yere mi gidiyorsun 103
bir yere gidemezsin 16
bir yolunu buluruz 32
bir yere gitmiyoruz 22
bir yudum 17
bir yere gitme 51
bir yerde 60
bir yere gitmiyorum 43
bir yıl sonra 30
bir yere mi gidiyorsun 103
bir yere gidemezsin 16
bir yolunu buluruz 32
bir yere gitmiyoruz 22
bir yudum 17