Bu şartlar altında traducir español
946 traducción paralela
Bu şartlar altında...
En esas circunstancias...
Bu şartlar altında, korkarım daireyi boşaltmanızı istemek zorundayız.
En estas circunstancias, me temo que tendremos que pedirle estas habitaciones.
Bu şartlar altında, başkasının felaketine sevinmeyişimi mazur görün.
Dadas las circunstancias, seguro que me perdonaréis por no regodearme.
Bu şartlar altında çok iyiyim, teşekkürler.
Muy bueno, gracias, dadas las circunstancias.
Bu şartlar altında çalışamayız.
- Pero hay muchos gastos. - Es una injusticia.
Dindaşlarının infazından yakındı ve bu şartlar altında ortaçağ manyağıyla anlaşamayacağını söyledi.
- Se ha quejado de las persecuciones y ha dicho que no trataría con un maníaco medieval.
Bu şartlar altında, bir işim olduğu için şanlı sayılırım.
Supongo que tengo suerte de tener un trabajo dadas las circunstancias.
bu şartlar altında Bence toplantıyı erteleyelim.
Dadas las circunstancias, debemos suspender la sesión.
Gecikmiş bir evlilik, anlarsın ya, bu şartlar altında...
Un matrimonio con cierto retraso, comprenderá que en estas condiciones.
Ama bu şartlar altında sizin içine bakmaya hakkınız var.
Dadas las circunstancias, creo que está usted en su derecho.
Bu şartlar altında, sorgu yargıcı Ryan'ın, sanığın Peder Lambert'i öldürdüğünü ispatlanmasını sağlamaktan başka alternatifi yoktu.
En esas circunstancias, el juez de instrucción no tenía más opción... que emitir el fallo que emitió... y detener al acusado por el asesinato del padre Lambert.
Şapkanızın da bu şartlar altında çok yetersiz kaldığını söylememe izin verin.
Y su sombrero, si me permite, no es adecuado... - a estas circunstancias.
Bu şartlar altında yapabileceğimin en iyisi bu.
No puedo hacer más, en este caso.
Elbette bu şartlar altında küçük projenin, epey imkansız olduğunu kabul edersin.
- Buenas noches. Entiendes que bajo estas circunstancias... tu proyecto es completamente imposible.
Bu şartlar altında dayanmamı nasıl bekleyebiliyorlar ki?
Como alguien podría esperar que siguiera en estas condiciones?
Bu şartlar altında, korkarım bu olanaksız.
Dadas las circunstancias, me temo que eso es imposible.
Bu şartlar altında, ordu yetkilileri bizden ayrılmamızı istediler.
Dadas las circunstancias, el ejército ha pedido que nos vayamos.
Bu şartlar altında nasıl yapabilir, bilmiyorum.
No veo que pueda, dadas las circunstancias.
İyi, bu şartlar altında, olabilir... Reçetem bir içki.
Bueno, que así sea, bajo las circunstancias, te prescribo una bebida.
Ama bu şartlar altında seni çıkarmak zorundayım.
Pero me temo que tendré que despedirte.
Ve bu şartlar altında yaptıkları evlilik ancak bir şakadan ibarettir.
Y en estas circunstancias, su matrimonio es una parodia.
Bu şartlar altında çok uygunsuz bir teklif olur.
Eso, dadas las circunstancias, es una sugerencia poco indicada.
Bu şartlar altında taleplerin çok fazla.
¿ No opina que exige mucho, dadas las circunstancias?
Bu şartlar altında, bazı ayarlamalar yapmam gerekir, sanırım.
En tal caso, seguro que podré arreglarlo. No.
Bu şartlar altında bunu ilginç bulabiliriz.
Dadas las circunstancias tal vez esto nos interese.
İngiltere Bankası ile olan ilişkilerim " doğal olarak bahis oynamamı engelliyor ancak bu kulübün bir üyesi olarak ve bu şartlar altında, varım.
Mi cargo en el Banco de Inglaterra me impide apostar. Pero como miembro del club podría, bajo circunstancias muy especiales.
- Bilhassa bu şartlar altında.
- Dadas las circunstancias, sí.
Bu şartlar altında ateş yakamazsınız.
Obviamente, no puede encender el fuego.
Fakat sizinle bu şartlar altında tanışmamız...
La verdad es que no me imaginaba encontrarla así.
Bu şartlar altında, Mösyö, size bir özür borçluyum. Bir miktar da para.
Bajo las circunstancias, Monsieur, le debo una disculpa y un reembolso.
Bu şartlar altında kim, neyi, niçin sorgulasın?
¿ Cómo va a molestarse ahora acostumbrada a tales circunstancias?
Sadece işini yapması gerekiyor ki bu şartlar altında çok güç bir sorun var.
Es solo que tiene un trabajo que hacer, difícil con estos acontecimientos.
Bu şartlar altında beni kabul etmeye gönüllü müsün?
¿ Estás dispuesta a aceptarlo así?
Bu şartlar altında belki de pişman olacağım ama başka seçeneğim yok.
Dadas las circunstancias, y quizá a mi pesar, no tengo elección.
Bu şartlar altında tamamen dürüst olmasını ve... her şeyi açıklamasını önerirdim.
Dadas las circunstancias, recomendaría que fuera muy honrado... y revelara todo.
Bu şartlar altında işimi yapamam.
Me han ordenado ir y haré mi trabajo.
Bu şartlar altında bundan kimseye söz etmeyeceğinize dair vereceğiniz şeref sözüne de güvenemem.
Supongo que no puedo aceptar su palabra de honor de que no se lo contará a nadie.
Bence bu şartlar altında, teslim olmanın onursuz yanı olmaz.
En una situación así, no es ninguna vergüenza rendirse con decoro.
Bu şartlar altında, sanırım yaparım.
Dadas las circunstancias, creo que lo haré.
Bu şartlar altında en iyisi bunu imha etmek. Ne?
Dadas las circunstancias, será mejor que lo destruya.
Bu şartlar altında Amerikalılara şarabı indirimli satmamamız için bir neden göremiyorum.
En esta circunstancia no veo por qué no podemos venderles el vino a bajo precio.
Pekâlâ, Bay Bookman, sanırım bu şartlar altında bir erteleme ayarlayabilirim.
Bien, en tales circunstancias creo que puedo concederle una demora.
Bu şartlar altında, işi aldığını görmekten mutlu olacağım.
En ese caso, amigo mío, celebro comunicarle que es suyo.
Size bu haberi bu şartlar altında vermek zorunda kaldığım için üzgünüm.
Siento tener que darle esta noticia, Lady. Margaret, en estas circunstancias.
Bu şartlar altında, Williams, karar sana ait olmalı.
Dadas las circunstancias, Williams, la decisión debe ser suya.
Bence bu şartlar altında oldukça cömert bir teklif.
Considero que es una oferta bastante generosa, dadas las circunstancias.
Sadece düşündüm de, bu şartlar altında bu evi itici bulabilirsin.
Pensé que dadas las circunstancias esta casa te parecería un poco incómoda.
Anlarsınız, bu elbiseleri çok özel şartlar altında edindi.
Mire, el señor recibió esa ropa en circunstancias muy especiales.
Bu hissiniz göz önünde tutulduğunda psikologlar belli şartlar altında ruhsal telepatinin doğruluğunu kabul...
Ahora, en cuanto a la sensación que tiene... los psicólogos reconocen la telepatía en ciertas -
Onu tekrar ziyaret etmen, onun tekrar güvenini kazan. Onun eşiyle bu şartlar altında bir adam adına konuşup... İlgilenmek ona iyi gelecektir..
Sé que es pedir mucho hablar por un hombre a su mujer en estas circunstancias, pero quiero que sepa por una tercera persona que soy recuperable.
Bu adamla hangi şartlar altında tanıştınız?
¿ En qué circunstancias conoció usted a ese hombre?
altında 26
altından 17
bu sabah 343
bu sabah nasılsın 16
bu saçmalık da ne 22
bu şarkı 23
bu sana 142
bu sana ders olsun 23
bu sadece bir oyun 48
bu saçmalık 450
altından 17
bu sabah 343
bu sabah nasılsın 16
bu saçmalık da ne 22
bu şarkı 23
bu sana 142
bu sana ders olsun 23
bu sadece bir oyun 48
bu saçmalık 450
bu sayede 46
bu saatte 37
bu saatte mi 92
bu sadece başlangıç 61
bu sadece 212
bu sadece bir rüya 16
bu sabah geldi 27
bu sadece bir başlangıç 18
bu sahte 24
bu saçma 71
bu saatte 37
bu saatte mi 92
bu sadece başlangıç 61
bu sadece 212
bu sadece bir rüya 16
bu sabah geldi 27
bu sadece bir başlangıç 18
bu sahte 24
bu saçma 71