Bu sana traducir español
40,051 traducción paralela
Bu sana gelsin, Pat.
Hasta aquí has llegado, Pat.
Ama bu sana yardım edemeyeceğim anlamına gelmez.
Pero creo poder ayudarlas.
Şu anda çelişiyoruz. Bu sana seksi geliyor mu?
Estamos peleando ahora mismo. ¿ Crees que es sexy?
Bu sana infraperikardiyal kontrol sağlar.
Eso te dará control infrapericárdico.
Bu sana garip göründü mü?
¿ Esto te parece raro?
Bu sana üç bisküvi verir.
Eso paga tres galletas a dos.
Ailemin bana, büyükannem ve büyükbabamın da onlara bıraktığı gibi ben de bu mektubu sana bırakıyorum çocuğum.
Como mis padres me dejaron una carta, y mis abuelos les dejaron una también, te dejo esta carta, hijo mío.
Bu sana tek tavsiyem çocuğum.
Este es mi único consejo para ti, hijo.
- Bu sana son iyilik yapışım.
Esta es la última vez que te hago un favor.
Aslında bu konudaki fikrin ilgimi çekiyor. Merak ediyorum çünkü seni seviyorum ve herkesten çok sana güveniyorum.
Me interesa mucho saber lo que piensas y quiero saberlo, porque te quiero y confío en ti más que en nadie.
- Sana söylüyorum bu adam, bar ve kulüp gibi ortamların vazgeçilmez ismi.
- Te digo, este tipo es como el rey en el bar y el ambiente del club.
Sana diyorum, bu adamdan Instagram'da bir paylaşım al, mekân popüler listesine girer.
Digo, una publicación en Instagram de ese tipo, tu lugar está en la lista principal.
Kurtulmana yardım eder sana birini önerirdim ama... bu iş çok karışık gibi.
Te ayudaría si pudiera, ofreciéndote un hombre, pero... suena como un lío, un real lío.
Seni bulmak için neden bu kadar zahmete katlandığını... neden sana fiziksel olarak sahip olmak için yapmayacağı şey yokmuş gibi... göründüğünü bilmek istiyordun.
Querías saber por qué fue tan lejos para encontrarte, por qué parecía no haber nada que no haría para tenerte físicamente.
Sana da bu leziz Aglianico'dan bir kadeh koyayım mı?
¿ Puedo servirte una copa de este delicioso Aglianico?
- Gerçekten sana ağır geldi bu. - Tandy, birini öldürdüm.
¡ He matado a alguien, Tandy!
Bu hediyeyi sana bu akşam verecektim ama Airstream'ın önünde bir muşambanın altında...
Te iba a dar esta presente esta noche, pero delante de la corriente de aire, bajo una lona,
Sheldon, gerçekten minnettarım ama bu şeyler sana daha anlamlı geliyor. O yüzden sen ne istersen.
Bueno, Sheldon, realmente agradezco eso, pero estas cosas te importan más a ti que a mí, así que lo que tú quieras.
Bu kazanacağım anlamına gelmiyor ve dayanmamı sağlayan tek şey Henry'nin hala sana sahip olabileceğini bilmem.
- No significa que vaya a ganar... y lo único que me consuela es saber que Henry te tendrá a ti.
Bu kadar beceriksiz olduğun için sana da tebrikler.
Felicitaciones por apestar.
Doğru, olduğunuz yere geri dönün, çünkü bayanlar baylar, Şimdi ne yapacağız sana açığa vuruyor Richard Hammond bu arabada saklanmıştı.
Derecha, volver a donde estabas, porque, señoras y caballeros, lo que vamos a hacer ahora es revele donde Richard Hammond se ocultó en este coche.
Jeremy, sana bağlanmış bu.
Oh, está unida a ti, Jeremy.
Sana bu yerin daha önce ne olarak kullanılmadığını size söyleyeyim.
Te diré para lo que nunca se ha usado este sitio.
Bu şu anda temiz olan ve sana tam olan,
Es el que está limpio y te entra
Belki de samanlıkta iğne arıyorum, işte sana bu yüzden ihtiyacım var.
Y a lo mejor me estoy sobresaltando, pero eso es lo que necesito de ti.
Bu pislik herif sana ne yaptı?
¿ Qué te hizo ese hijo de perra?
Sana ilginç gelmiyor mu bu?
¿ Eso no te parece interesante?
Bu hepimizden sana.
Esto es de todos nosotros.
Bugünlük bu kadar cevap yeter sana.
No habrá más respuestas.
Sana karşı yapmış olduğum her şey bu kadar kötüyken, sen bana karşı hep iyi oldun.
Lo hice todo mal contigo y tú lo has hecho todo bien.
Sana bu değişiklik önemli bir olaymış gibi gelmedi mi?
¿ No se te ocurrió que quizás podía ser una cosa
- Bu kafayı yedirtir sana artık.
Bueno, eso va a conducirte a la locura. Boom.
- Bu yüzden sana yanlış bilgi verdim.
Por eso le di información falsa. ¿ Qué?
Yaşamının bazı noktasında, ailenin sana gösterdiği nezaketi başkasına gösterebilmenin bir yolunu bulmalısın., bu, uh, yani, bu ihtayacım olacak bir hediye.
Si en algún momento de tu vida encuentras la manera de mostrar a alguien la misma bondad que tus padres han mostrado contigo, ese, bueno, ese sería el regalo que querría.
Sana sordukları zaman da "bu adamlar benim de arkadaşlarım" dersin.
Usa esto. Y cuando te pregunten, les dices : "estos sujetos aquí, son mis amigos también".
Bu yüzden, Flynn'in sana olacakları söylediği geçmişten memnun değilsen, o zaman yeniden yaz.
Así que si no estás contenta con la historia que Flynn ha predicho para ti,
Regan, bu hatıraların başka bir açıklaması olabileceğini hiç düşündün mü? Belki de zihnin sana oyunlar oynuyordu.
Regan, ¿ se te ha ocurrido que podría haber otra explicación para esos recuerdos?
Sana bu konuda hiç yalan söylemedim.
Nunca te mentí sobre eso.
Bu, sana ait değil.
No estás hecha para esto.
Demek istediğim ; sana güvenmeye çalışıyorum. Bu yüzden tüm bunları sana anlatıyorum.
Mi argumento es... es que estoy intentando confiar en ti, es por eso que te estoy contando todo esto.
Bak tatlım, sana bir şey söylemeliyim ve bu seni sinirlendirebilir. Ama... Sanırım maça Don ile gitmeliyim.
escucha, cariño, tengo algo que decirte, y puede que te moleste, pero... creo que debo llevar a Don al juego.
Bak, hatıralarını almıyorum, bu hurdaların arasından çıkararak sana geri veriyorum.
Mira, no estoy quitándote tus recuerdos, te los estoy regresando deshaciéndome de toda la basura.
Bu tshirt de sana hiç yakışmamış.
Bueno, tú eres muy feo para esa camiseta.
Bu testler sana biyolojini anlatır ama babanın kim olduğunu söylemez.
Esas pruebas... te hablan de biología. Pero no te dicen quién es tu padre.
Sana söyleyeceklerim bu odadan çıkmamalı.
Lo que estoy a punto de decirte tiene que quedar en esta habitación.
Şu an sana verdiğim şey, bu hikâyedeki gerçek kötü adamı adalete teslim etmek için bir fırsat.
Lo que te estoy dando ahora es la oportunidad de llevar la justicia al verdadero villano en esta historia.
İşte bu yüzden sana konuyu açmadım.
Y es por esto que no lo mencioné.
Bu arada sana düşen kısmı müthiş oynadığın için teşekkür.
Tengo que agradecerte que hicieses tu parte de forma tan perfecta.
Peki, bu vakti anneannenin sana ticaret nişanını almana yardım etmesiyle geçirmeye ne dersin?
Pero, ¿ qué tal si usáramos ese tiempo para que la abuela te ayude a ganar esa insignia de negocios?
Ve sana iyi şanslar diliyorum çünkü bu adam bağını sağlamlaştırıyor.
Y espero que tengas suerte, porque... ese chico está echando raíces.
Sen iyi bir adamsın Walter. Ve sana iyi şanslar diliyorum çünkü bu adam bağını sağlamlaştırıyor.
Realmente eres un buen hombre, Walter, y te deseo suerte, porque... ese chico está echando raíces.
bu sana ders olsun 23
bu sana bağlı 53
bu sana kalmış 47
bu sana bir şey ifade ediyor mu 16
sana 1211
sana aşığım 57
sana ne 162
sana ihtiyacım var 442
sanatçı 27
sana bir şey sorabilir miyim 124
bu sana bağlı 53
bu sana kalmış 47
bu sana bir şey ifade ediyor mu 16
sana 1211
sana aşığım 57
sana ne 162
sana ihtiyacım var 442
sanatçı 27
sana bir şey sorabilir miyim 124
sana söz veriyorum 235
sana birşey sorabilir miyim 28
sana da 296
sana da merhaba 35
sana bir şey göstereceğim 128
sana güveniyorum 285
sana inanmıyorum 372
sanat 96
sana ne oldu böyle 91
sana inanıyorum 323
sana birşey sorabilir miyim 28
sana da 296
sana da merhaba 35
sana bir şey göstereceğim 128
sana güveniyorum 285
sana inanmıyorum 372
sanat 96
sana ne oldu böyle 91
sana inanıyorum 323