English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ G ] / Gidip bakayım

Gidip bakayım traducir español

1,054 traducción paralela
- Gidip bakayım mı?
- ¿ Voy a ver? - Quédate.
- İyisi mi gidip bakayım ve emin olayım.
Es mejor que vaya a ver, para estar seguros. Sí.
Ön tarafa gidip bakayım.
Voy a hacer una ronda.
Gidip bakayım.
Iré a buscar.
Gidip bakayım. Kim geldi diyeyim?
Voy a ver.
Kitap gelmiş mi gidip bakayım.
Iré a ver si ha llegado el libro.
Hemen gidip bakayım.
Voy a buscarlo.
- Gidip bakayım.
Lo veremos.
Gidip bakayım.
Iré a mirar.
Gidip bakayım.
Voy a ver.
- Gidip bakayım mı?
- ¿ Yo puedo ir y dar una mirada?
Şu yaşlı yelloz ne istiyor gidip bakayım.
Será mejor que vaya a ver qué quiere esa vieja bruja.
Aç kapıyı. Gidip bakayım.
Abra la verja.
- Gidip bakayım. Eminim yastığının altındadır.
Seguro que están debajo de la almohada.
Gidip bakayım. Sen bekle.
Iré a buscarlos.
Afedersiniz, gidip bakayım.
Disculpa, ya nos veremos.
Gidip bakayım.
Yo voy.
Gidip bakayım evde mi diye.
Iré a ver si está en casa.
Gidip bakayım Caterina gece boyu bülbülüyle nasıl uyumuş.
lré a ver cómo durmió nuestra Caterina con su ruiseñor.
Gidip bakayım.
Voy a ver quién es.
Son bir defa bakayım, sonra da gidip evleneyim.
Tanto por ahí. y después me caso.
Gidip bir bakayım.
Voy a ver.
Gidip evime bakayım.
Voy a ver mi casa.
Gidip bir bakayım.
Tendré que asegurarme yo mismo.
Herhalde mil yataklarındaki olukta çalışıyorlar, ben gidip George'a bakayım.
Deben estar en las mesas de lavar. Iré a buscar a George.
Gidip yemeğe bakayım.
Voy a preparar la comida.
Evet, ben en iyisi gidip Bessie'ye bir bakayım.
Voy a ver qué hace Bessie.
Gidip polise yardımcı olabilir miyim bir bakayım.
Iré a ver si puedo ayudar en algo más a la policía.
Gidip Travis'e bakayım.
Voy a ver como está Travis.
- Bilmiyorum, gidip bakayım.
Voy a ver.
Belki resim atölyesindedir, gidip bir bakayım.
Miraré en la clase de arte.
- Gidip onu bulup bulamayacağıma bir bakayım.
Iré a ver si la encuentro.
Olduğun yerde kal! Gidip bir bakayım.
Iré a ver si ha llegado.
- Gidip bir bakayım.
Voy a ver.
Gidip bakayım.
Sí, iré a ver.
Gidip halatlara bir bakayım.
Voy a echar un vistazo a esas cuerdas. ¿ Te importa?
Gidip bir bakayım.
Iré a ver.
- Gidip barın oraya bakayım.
- Iré a ver al bar.
Ben gidip bakayım.
Iré a ver.
Şimdi gidip dengeleyicine bir bakayım.
Ahora voy a revisar sus estabilizadores.
Gidip Peggy'nin nasıl olduğuna bakayım.
Voy a ver a Peggy.
- Ben gidip bir bakayım.
- Veré lo que puedo encontrar.
- Gidip bir bakayım.
- Voy a ver.
Sen çantaları al, ben de gidip başka uçuş var mı, bir bakayım.
Recoge las maletas. Voy a ver s ¡ hay algún vuelo de vuelta.
Işık falan var mı gidip bir bakayım.
Iré a ver si hay alguna luz
Ben gidip içeri bir bakayım.
Será mejor que haga el trabajo.
Gidip bakayım.
Le echare un vistazo.
Tamam, gidip şu kurutucuya bakayım.
Bueno, vamos a mirar en la secadora.
Gidip bir bakayım.
Voy para allá.
- Ben gidip çocuklara bir bakayım.
Echaré un vistazo a las niñas.
- Gidip kimmiş bakayım mı?
- ¿ Y yo qué sé? - ¿ Voy a ver quién es?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]