Kaybettik traducir español
7,038 traducción paralela
- Belki de onu kaybettik.
- Quizás lo perdimos...
Babana olanlar için kendini suçluyorsun. Sana yardım etmeye çalışmak için çok meşgul olan bendim, baban değil. Ama onu kaybettik.
Porque te culpas por lo que le sucedió a tu padre porque estaba demasiado ocupada intentando ayudarte a ti, no a él y lo perdimos.
Güzelim "siktir git" konumunu ilelebet kaybettik.
Una hermosa posición "jódete" perdida para siempre.
Şu anda onları kaybettik.
Actualmente los perdió.
Galiba onları kaybettik.
Creo que los perdimos. ¿ Qué eran esas cosas?
Tüm gün berbat bir yolda ilerledik. Arabamın içine etti büyük ihtimalle Porsche'yi kaybettik. Omurgam kırıldı.
Un día entero de conducir por este pésimo camino, arruinando mi auto, posiblemente perdiendo el Porsche, rompiendo mi columna vertebral, y luego Hammond dice que debo armar la carpa mientras él se va a buscar la comida.
Savaşı kaybettik diye kadınlarımızı da kaybedecek değiliz.
Perdimos la guerra, pero no perderemos a nuestras mujeres.
Onu kaybettik.
Lo perdimos.
Tanrımız, bugün bir asker arkadaşımızı kaybettik.
Padre Nuestro, hoy perdimos a un compañero soldado.
- Easton ve Sanborn'u kaybettik.
Perdimos a Easton y a Sanborn.
Navigasyonu kaybettik, Kaptan!
¡ Perdimos todo comando, capitán!
- Damar içi değerini kaybettik.
- Se quitó la intravenosa.
yakın bir arkadaşımızı kaybettik. "
Nosotros perdimos un querido amigo ".
Biyometrik verileri kaybettik.
La cápsula está atorada y perdimos la biometría.
- Ne oldu? - Sinyali kaybettik.
¿ Qué pasó?
Roach? Chowder'ı kaybettik.
Roach, perdimos a Chowder.
Yüzlerce milyon dolar değer kaybettik. Ben Apple'ın CEO'suyum, Steve.
Nuestras acciones han perdido cientos de millones y soy el presidente de Apple.
- Bayan hedefle görüntüyü kaybettik.
Perdimos visual del blanco femenino.
Saklabanlik Adasi'ni kaybettik.
Hemos perdido La Isla de las Bromas
Bir adayi daha kaybettik.
Perdimos otra isla.
İki şekilde de sanırım onları kaybettik.
De cualquier manera, creo que se han ido, ¿ sabes?
İlkini kaybettik, "Galaga".
Perdimos el primero, "Gálaga".
Çoktan fazlasıyla kilo kaybettik. Hepimiz.
Hemos perdido mucho peso ya, todos nosotros.
Çok şey kaybettik.
Todos hemos perdido tantos.
Onu kaybettik.
Se ha ido.
Yeterince vakit kaybettik, şu meseleyi halledip gidelim artık.
Ya hemos perdido mucho tiempo. Resolvámoslo y partamos.
Penisilini de kaybettik.
Necesita penícilina y la hemos perdido.
Evet, sanırım şaşırtma şansımızı kaybettik.
Sí, creo que hemos perdido el factor sorpresa.
Evet hepimiz yolumuzu kaybettik.
Sí, todos estamos perdidos.
14'ü kaybettik. 18- -
14, falló. 18...
Oğlumuzu kaybettik.
Perdimos a nuestro hijo.
Kırmızı-1'i kaybettik.
Acabamos de perder la Star-1.
İkisini kaybettik.
Perdimos a dos personas.
Bu arada pinpon topu kaybettik, gören oldu mu?
Parece que estemos mirando dentro de una bola de Ping-Pong.
- Yoklamada yoktun. Seni kaybettik sandım.
- No estuviste cuando pasaron lista.
Dostum, bu yüzden kaybettik davayı işte.
Con razón perdimos el caso.
Kızı kaybettik.
Perdimos a la chica.
Ama birkaç adam kaybettik.
Pero perdimos a un par de hombres.
Galiba helikopteri kaybettik.
Creo que perdimos al helicóptero.
Tanrı'nın Gözü'nü kaybettik!
¡ Perdimos el Ojo de Dios!
Onu kaybettik.
Ah, lo perdimos.
Her şeyi kaybettik.
No es su culpa. Lo perdimos todo.
- Ahırı, her şeyi kaybettik.
Si perdemos el granero, lo perdemos todo.
- Zaten yeterince zaman kaybettik.
Ya perdimos demasiado tiempo en llegar aquí.
Siktir ya! 20 saniye daha kaybettik.
Perdimos otros 20 segundos.
İki saatlik... İki saatlik havayı nasıl kaybettik biz? Haricî tanklardan bir patlamış olmalı.
Dos horas... ¿ Cómo acabamos de perder dos horas de aire de respiración?
Onun kolunu patlamada... kaybettik. Dirseğinin aşağısı ve bacağını.
Su brazo fue arrancado de un tiro por debajo del codo... y le arrancaron de un tiro la pierna bajo la rodilla.
Uçuş öncesinde seni kaybettik.
Te perdimos justo antes del pre-vuelo.
Siyah içerisindeki bu tozlu soyut baskıyı kaybettik ama, sanırım pembe, gerçekten de...
Bueno, hemos perdido ese estampado abstracto de polvo, este de aquí, en negro, pero creo que este rosa, realmente...
Bugün bir düzine daha arıyı kaybettik.
Perdió otra docena de abejas hoy.
Çocukları yetiştirirken birbirimizi kaybettik.
Nos perdimos mutuamente criando a los niños.
kaybettim 177
kaybettin 183
kaybetmek 19
kaybetti 30
kaybeden 20
kaybedeceksin 23
kaybedecek zaman yok 60
kaybedersem 24
kaybettiniz 25
kaybetmedim 21
kaybettin 183
kaybetmek 19
kaybetti 30
kaybeden 20
kaybedeceksin 23
kaybedecek zaman yok 60
kaybedersem 24
kaybettiniz 25
kaybetmedim 21