English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ K ] / Kaç

Kaç traducir español

191,560 traducción paralela
Bir adamın kaç paraya ihtiyacı olabilir ki?
¿ Cuánto necesita un hombre?
Bir süredir köleyim ve bir kaç numara öğrendim.
Llevo siendo una esclava desde hace tiempo, y he aprendido algunos trucos.
Benim salaklığım, seni kaçırmışım.
También fue horrible para mí. Te echaba de menos todo el tiempo.
Saat kaç haberin var mı?
¿ Sabes qué hora es?
Aklını kaçırdın.
Y perdió la cabeza.
İnsanlar ateş ediyor ve kaçıyor.
- No sé. La gente está disparando y corriendo.
Vur kaç mı?
¿ Un conductor a la fuga?
Birkaç yıl önce Winslow'un annesi borsacı kocasından ayrılıp bahçıvanıyla kaçıyor, onunla evleniyor ve ona bu işi kuruyor.
Hace un par de años, la madre de Winslow dejó a su marido corredor de bolsa y se escapó con su jardinero, se casó con él, y le compró este negocio.
Peyton'dan kaçınıyorum çünkü kötü davranıp her şeyi mahvedeceğime oldukça eminim.
He estado evitando a Peyton porque estoy bastante seguro de que voy a comportarme mal y mandar todo a tomar por el saco.
Tabii bu sırada kaç tane komando topluca kız kardeşine göt deliğinden koyuyordur kim bilir? Fakat haklısın, iyi haber bu.
Mientras tanto, quién sabe cuántos comandos se estarán tirando a tu hermana ahora mismo, pero tienes razón...
Bu savaş kaçınılmaz.
Esta guerra es inevitable.
Kaçınılmaz olan tek şey Praimfaya.
Lo único que es inevitable es el Praimfaya.
Kaç teneke kutu gazımız var?
¿ Cuántos bidones de gas tenemos?
- Onlardan kaç tanesi daha silahlı?
- ¿ Cuántos de ellos están armados?
- Bilmiyorum.Bir kaç tane.
- No lo sé. Unos pocos.
Bak ne diyeceğim seni yine başkan yapan seçimi kaçırmış olmam gerekirdi.
¿ Sabes qué? Debo haberme perdido las elecciones que te hicieron de nuevo canciller.
Jobi çayının dozunu fazla kaçırmış.
Ha tenido una sobredosis por tu jodido té de Jobi.
Daha kaçımız ölmek zorunda?
¿ Cuántos de los nuestros tienen que morir?
Kaç kişi ölmek zorunda daha? Hepsi mi, hepimiz mi?
¿ Cuántos tendrían que morir, todos ellos, todos nosotros?
A.L.I.E.'dan hiç haberimiz yokken bile kaç defa kıçlarımızı kurtardın?
¿ Cuántas veces has tenido que salvarnos el culo antes de escuchar hablar si quiera de ALIE?
Bu adam FBI ajanlarının ölümünden ve Elizabeth ile kızının kaçırılmasından sorumlu.
El tipo es responsable de la muerte de agentes del FBI, del secuestro de Elizabeth y su hija.
- Kaç kişi?
- ¿ Cuántos?
Amerika'ya hergün uçakla kaç insanın... geldiği hakkında bir fikrin var mı?
¿ Tienes alguna idea de cuánta gente entra al país cada día?
Mahkemeye gitmekten kaçınmaya çalışıyordum.
Intentaba evitar volver a juicio.
Gözden kaçırdığımız birşeyler var.
Algo no encaja.
Size söylüyorum, gözden kaçırdığımız birşeyler var.
Te digo que hay algo que no encaja en todo esto.
YŞT Samar'ı kaçırdı.
La BNM se ha llevado a Samar.
İstedikleri beni öldürüp, onu kaçırmaktı.
Querían matarme y secuestrarla.
Az önce YŞT Samar'ı kaçırdı.
Han secuestrado a Samar, la BNM acaba de llevársela.
Ülkeye gelen bütün olası YŞT üyelerine bütün uçuş kayıtlarına ve çıkardığımız profillere ait arama sonuçlarını. Belki birşeyleri gözden kaçırdık.
Todos los resultados de búsqueda de posibles miembros de la BNM entrando en el país, todos los vuelos y todos los perfiles descartados, puede que hayamos pasado algo por alto.
En azından YŞT'nın onu neden kaçırdığını biliyoruz.
Al menos ya sabemos por qué se la ha llevado la BNM.
YŞT Samar'ı kaçırdı.
La BNM tiene a Samar.
Yanıma bir kaç kovboy alıp onların ardına düştük ve onları öldürdük.
Reuní a unos vaqueros y diezmamos el grupo de apaches que los había matado.
Kaçıyordun.
Estabas huyendo.
Söylesene, ataların o çiftliği elde etmek için kaç Kızılderili öldürdü?
Dígame... ¿ a cuántos indios masacraron sus antepasados para conseguir el rancho de su propiedad?
Bir kaç yıl sığır hırsızlarıyla da başımız dertteydi.
Y tuvimos algunos años duros por los ladrones de ganado.
Bakalım kaç tane yakalayabileceksin.
Veamos cuántos puedes atrapar.
Önemli değil. Dr. Grey annem tarafından kaçırıldı.
La doctora Grey fue secuestrada por mi madre.
Saat kaç?
¿ Qué hora es?
Kaç tane olduğumuzu bile bilmiyoruz.
Ni siquiera sabemos cuántas de nosotras hay.
Kaçımız çoktan hasta bilmiyoruz.
No sabemos cuántas estamos enfermas ya.
Kızı al ve buradan kaç.
Coja a la niña y salgan de aquí.
Arkadaşını mı kaçırdı?
¿ Se llevó a tu amiga?
Onunla çalışan bir adam kaçırdı.
Lo hizo un hombre que trabaja con ella.
Komik kaçıyor.
Es divertido.
Al sana sürpriz kaçıran.
Alerta de spoiler.
Okulda herkes vur kaç olduğunu söylemişti.
Todos en el instituto han dicho que el conductor se dio a la fuga.
Yemek bir kaç dakikaya hazır.
No te preocupes por esos perros.
Bayım, iyisi mi kaçın.
Señor, será mejor que corra.
Tatlım, kaç kere söylemek zorundayım?
Aquí.
Kaçın!
¡ Fuera!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]