Sorun mu traducir español
11,888 traducción paralela
Bir sorun mu var şerif?
Sí. ¿ Hay algún problema, comisario?
Artık sorun mu diyoruz ona?
¿ Ahora lo llamamos un problema?
Bir sorun mu var?
¿ Ocurre algo?
Bir sorun mu var Shelly?
¿ Ocurre algo, Shelly?
- Sorun mu çıktı? - İşe yaramadı.
- ¿ Qué pasó?
- Bir sorun mu var?
- ¿ Hay un problema?
Bir sorun mu var?
¿ Todo bien?
- Size sorun mu çıkardı?
¿ Ese hombre le causó algún problema?
Kapıları açıp sorun mu dinliyoruz? Hayır, değerli çalışma saatlerini çatlak ve delilere ayırıyoruz.
¿ Abriendo las compuertas, dando voz, horas de oficina valiosas... a los chiflados y a los locos?
Bir sorun mu var?
¿ Algún problema?
Sorun mu var?
¿ Algún problema?
- Affedersiniz, bir sorun mu var?
Perdone, ¿ hay algún problema?
- Sorun mu var?
- ¿ Algún problema?
Bir sorun mu var?
¿ Hay algún problema? Uh, no.
Sorun mu?
¿ Problema?
Bir sorun mu var?
¿ Hay algún problema?
- Sorun mu var canım?
- ¿ Algún problema?
Burada bir sorun mu var?
¿ Aquí hay algún problema?
Sorun mu var memur bey?
¿ Algún problema, agente?
Bir sorun mu var?
Disculpa. - ¿ Ha pasado algo?
- Konuk evindeki mutfakta sorun mu var?
¿ Está mal la cocina de la casa de huéspedes?
- Bir sorun mu var?
- ¿ Tenemos un problema?
Sorun mu var?
¿ Hay algún problema con esto?
- Sorun mu var?
¿ Pasa algo?
İşte bir sorun mu çıktı?
¿ Es algo que pasó en el trabajo?
Bir sorun mu var?
¿ Problemas?
Sorun mu ne?
¿ Cuál es el problema?
Kıyafetimde bir sorun mu var?
¿ Tienes algún problema con mi ropa?
- Bir sorun mu varmış?
- ¿ Algo malo?
- Bunda bir sorun mu var?
¿ Algún problema con eso?
- Parasal sorun mu?
¿ Problemas financieros?
- Bir sorun mu var?
¿ Pasó algo malo?
Bir sorun mu var?
- ¿ Pasa algo?
- O kısımda bir sorun olduğunu mu düşünüyorsun?
¿ Crees que hay un problema ahí?
Bu sorun hepinizi aşıyor mu?
¿ Este problema los supera a todos?
- Yatmak istiyorum sadece, sorun olur mu?
Solo quiero irme a dormir, ¿ es un problema?
Sen de yardım teklif etmiştin, sorun olur mu?
Te ofreciste a ayudar. ¿ Está bien?
"Bu sorun olur mu?" dediğinde, sohbet esnasında...
¿ Está bien? " Y esa era la conversación.
- Sorun olur mu?
¿ Te parece bien?
- Evet, sorun bu mu?
Sí, ¿ es lo que fue?
Sorun olur mu?
Eso sería genial, ¿ no te parece?
Senin için sorun olur mu?
- Sí.
Sorun olur mu?
¿ Eso está bien?
- İstasyona kadar size eşlik etmem sorun olur mu?
¿ Te importaría si te acompañamos a la estación?
Sorun olur mu?
¿ No hay problema?
Biraz sizinle takılsam sorun olur mu?
¿ Les importa que me quede por aquí un rato?
Bununla ilgili bir sorun olur mu, Alex?
¿ Tienes algún problema con eso, Alex?
Sorun olur mu?
¿ Va a ser un problema?
Bir adamı ölesiye dövmek senin için bir sorun olur mu?
Usted tiene un problema con golpear a un hombre a la muerte?
Dinle, seni ziyarete geldiğimde, kızkardeşimin bebeğini yanımda getirmem sorun olur mu?
Escucha, cuando vaya a visitarte, ¿ podría llevarme al hijo de mi hermana?
Biraz dursak sorun olur mu?
¿ Estaría bien si me parara un momento?
sorun mu var 211
müller 27
muller 25
music 250
munch 42
musa 161
mustang 26
mustafa 42
mulder 1250
murphy 190
müller 27
muller 25
music 250
munch 42
musa 161
mustang 26
mustafa 42
mulder 1250
murphy 190
munson 22
murray 151
mutlu yıllar 555
mullet 22
müsait misin 44
mükemmel 2580
musashi 31
mullen 21
murph 40
murdock 227
murray 151
mutlu yıllar 555
mullet 22
müsait misin 44
mükemmel 2580
musashi 31
mullen 21
murph 40
murdock 227
murdoch 26
mueller 30
mutluluklar dilerim 16
muhteşem 1010
muriel 143
mutlu ol 66
müdür 145
mutlu günler 26
müthiş 502
mümkün 194
mueller 30
mutluluklar dilerim 16
muhteşem 1010
muriel 143
mutlu ol 66
müdür 145
mutlu günler 26
müthiş 502
mümkün 194