Şimdi de traducir español
105,362 traducción paralela
Karımı alan şeyin aynısı sonra beni de aldı. Ve sanırım şimdi de en iyi arkadaşımı almaya çalışıyor.
Y es la misma cosa que me llevó a mi mujer... después me llevó a mí... y ahora creo que está intentando llevarse a mi mejor amigo.
Elijah'ı yakaladı ve şimdi de kemiği istiyor.
Tiene a Elijah y ahora quiere ese hueso.
Evet, şimdi de nihayet ektiğimi biçiyorum. Hayır.
Sí, sí y ahora finalmente recibiré mi merecido.
Şimdi de benim korumama ihtiyacınız var.
Y ahora necesitas mi protección.
Şimdi de özür mahiyetinde bana anlaşma mı bağlayacaksın?
¿ Y ahora me ofreces este trato como una disculpa?
- Şimdi de bu ikisi geldi aklıma.
Las dos que recordé fueron porquerías.
Şimdi de sana ihtiyacı kalmadı.
Así que él ya no te necesita.
Sevgili Maja artık senin olduğu kadar kızlarımızın da kardeşi. Şimdi de bize Bay Besso'yu getirdin.
La querida Maja es como una hermana para nuestras hijas como lo es para ti.
Şimdi de tramplendesiniz.
Ahora està ¡ n en un trampolà n.
Şimdi de kendinizi anne olarak hayal edin.
Ahora imaginen que son su mamà ¡.
Şimdi de evcil hayvan dükkânına gidiyoruz.
Vamos camino a la tienda de mascotas.
Şimdi de öğretmenliğe razı olmamı mı istiyorsun?
¿ Y ahora quieres que me conforme con ser una maestra?
Şimdi, sen gerçekten başka birisinin...?
¿ Crees de verdad que hay alguien que está...?
Şimdi, aniden doğru ve yanlış konusunda söz sahibi olan sen mi oldun?
Oh, ahora de repente, ¿ eres el árbitro del bien y el mal?
Bir zamanlar ailemizin gururuydu, şimdi ise bir berduş yuvası.
Fue el orgullo de nuestra familia, ahora una pensión de mala muerte.
Bak şimdi, sizlerden beklediğim tek minnettarlık şehrimden ayrıldığınızı görmek.
- Gracias. Ahora mirad, la única gratitud que necesito de alguno de vosotros es veros marchar de la ciudad.
Şimdi, gereksiz histeri ortamını dağıttığımıza göre...
Ahora que hemos dejado de lado la histeria innecesaria...
Simdi de yapmaz.
No lo hará ahora.
Simdi sende o kadar ölümsüz degilsin.
Ahora no eres tan imbatible después de todo.
Ve simdi de onlari öldüren ayni sey Hope'u incitmeye çalisiyor.
Y ahora descubro que los mismos que los mataron son... los únicos que han hecho daño a Hope.
Şimdi bunu kendi tarzında büyüye dönüştüreceksin.
Ahora, harás de esta tu tipo de magia.
Şimdi dokuzuncu koğuştan çıkıyorum.
Hola, ahora estoy saliendo de la novena.
Hayata dönmeyi uzun süre bekledim şimdi hayattayım ama ölebilirim de artık.
Hace tiempo que he querido ser mortal, pero ahora que estoy viva, puedo morir.
Ait olduğu yer orijinal vücudu. Ve şimdi kolyenin içinde akıl sağlığı yerindeyken onu geri getirebilirim.
Su cuerpo original es donde pertenece, y ahora que su mente está estable dentro del collar, puedo traerlo de vuelta.
Şimdi benimle kavga etmek mi yoksa bu işi bitirmenin yolunu bulmak mı istersin?
¿ Quieres pelear conmigo o quieres encontrar una forma de acabar con esto?
Şimdi tekrar deneyelim.
Ahora, inténtalo de nuevo.
Şimdi yaklaşan şeylerin tohumu görevindeler.
Ahora servirán como semillas de todo lo que está por venir.
Şimdi, küçükleri toplayıp ailenizi biraraya getirip şehri terk etmeniz gerekiyor.
Ahora mismo, necesito que reunáis a vuestros jóvenes y a vuestras familias, y salgáis de la ciudad.
- Şimdi karşı koyabileceğine emin misin?
¿ Estás seguro de que puedes resistirlo ahora?
Şimdi, organizasyon planına odaklandım.
Justo ahora, estoy centrada en la planificación de eventos.
Şimdi burada olan, sana ustanın aslında ne kadar kötü olduğunu göstermeli.
Ahora, eso aquí mismo debería mostrarte cómo de malo es vuestro maestro.
Şimdi bizi sevseniz de sevmeseniz de ailem, bu belayı New Orleans'tan kaldırmak için elinden gelen her şeyi yapacak.
Tanto si nos depreciáis como si no, mi familia hará todo lo que esté en su poder... para acabar con esta calamidad de Nueva Orleans.
Şimdi döndüğüne göre... Sorunlarımızı nasıl yatmaya göndeririz, çözmek isterim. Tek seferde, sonsuza dek.
Ahora que has vuelto, me gustaría que descubras cómo hacer desaparecer nuestros problemas, de una vez por todas.
Ve şimdi açık olduğumuza göre, seni affetmem mümkün değil.
Lo dejaste claro no hay manera de que alguna vez te vaya a perdonar por eso.
İki hafta eğitim al yoksa şimdi git.
Dos semanas de formación o te vas.
Şimdi ıvır zıvırlı köşeme uzanıp bu iş bitene kadar keyif çatmak istiyorum.
Ahora quiero tumbarme en mi rinconcito lleno de cosas y quiero relajarme hasta que todo esto estalle.
Araba kazası olabilir veya bilemedim şimdi.
Si se trata de un accidente de auto, si... No sé qué podría ser.
Bana, şimdi sonunu asla izleyemeyeceğim oldukça güzel bir film seyrettirdiler, tamam mı?
Me mostraron una muy buena película de la cual ahora nunca veré el final, Esta bien?
Ekstra avokadoyu söylediğimiz zaman Tanrıya sırt çevirmiş olduk ve şimdi bunun bedelini ödeyeceğiz.
En cuanto pedimos el aguacate de más, le dimos la espalda a Dios y, ahora, tenemos que apechugar con las consecuencias.
Şimdi düşmanlarımızı halletmemiz gerekiyor.
Por el momento, tenemos que ocuparnos de nuestros enemigos.
Şimdi geçmişte yaptıklarının bin kat fazlasını düşün.
Ahora imagina que reflejando de nuevo en ti Mil veces más.
Şimdi sen benim hakkımda iyi bir şey söyle.
- Ahora te toca decir algo bueno de mí.
Al sana 4 şey. Harika sevişmen, harika elleşmen, en iyi arkadaşım olman, ve şimdi bu bara sahip olman.
Mamadas geniales, pajas geniales, eres mi mejor amiga y ahora eres la dueña de este bar.
Şimdi tekrar soracağım. Işık gibi bir şey uzayda, yani hiçlikte nasıl yolculuk edebilir?
¿ cómo puede algo, luz, viajar a través de la nada, espacio?
Şimdi bir sonraki bölüme geçelim. Newton'a ve diğer fikirlerine baktığımızda...
Ahora pasemos al siguiente capítulo, donde seguiremos con Newton y algunas de sus otras ideas.
Başta zalimlik ettiğini düşünmüştüm ama şimdi bana büyük bir iyilik yaptığını anlıyorum.
Primero pensé que eras cruel, pero ahora me doy cuenta de que me hiciste un gran favor.
Şimdi ben evdeyim anneniz de akşam gelecek.
Así que yo estoy en casa ahora y mamá estará aquí por la noche.
Şimdi New York'a gidip ilkçeyreğimi kurtarmam gerek.
Tengo que ir a Nueva York a tratar de salvar mi maldito trimestre.
Eski sekreteerlerimden biri şimdi federal mahkemede katip.
Una antigua asistente de profesor mía ahora trabaja para un juez federal.
Şimdi, fakültedeki şüphecilere karşı seni memnuniyetle savundum... Teşekkürler ama...
Ahora, yo estaría más que feliz de tomar su caso con los incrédulos de la facultad.
Şimdi onları büyük bir balo salonuna koyalım.
Ahora que estén en un gran salón de baile. Las mismas personas.
şimdi değil 438
şimdi de bu 52
şimdi dene 31
şimdi defol 68
şimdi defol git buradan 19
şimdi defol buradan 26
şimdi de sen 26
şimdi defolun 19
dede 298
deli 209
şimdi de bu 52
şimdi dene 31
şimdi defol 68
şimdi defol git buradan 19
şimdi defol buradan 26
şimdi de sen 26
şimdi defolun 19
dede 298
deli 209