English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ B ] / Beni aradı

Beni aradı traducir francés

4,031 traducción paralela
Beni aradı.
Il m'a appelé.
Al beni aradı, yemek servisi de senin randevun da suya düşmüş.
Al m'a appelée pour dire que le traiteur et ton rencard se sont désistés.
İlginçtir, seni karşıdan karşıya geçerken gördüm ama tam o sırada patronun beni aradı.
C'est marrant, je vous ai vu traverser la rue et j'avais votre patron au téléphone.
Marta beni aradı, ben de onun yanına gittim.
Marta a appelé et je suis parti la voir.
Randevusunu teyit etmek için dün gece beni aradı.
Mais il m'a appelé hier soir pour me confirmer sa séance.
Carly geçen gece beni aradı.
Carly m'a appelée hier soir.
Durup dururken beni aradı ve buraya bir sene önce geri taşındığını söyledi.
Elle m'a appelé tout à coup, me disant qu'elle revenait vivre ici il y a de cela un an.
Psikiyatrist beni aradı.
Le psy m'a téléphoné.
Beni aradı.
Elle est avec Yates.
Eğer yardım çağırmadan önce beni aradığını anlarlarsa Beth bu işin peşini bırakmazlar.
S'ils découvrent que tu m'as appelé avant les flics, Beth, ils vont commencer à creuser.
Peki, neden beni aradın, Woz?
Pourquoi tu m'as appelé?
- Yine de beni aradın.
- Et tu m'as quand même appelée.
Seward beni aradı. Bugün, evimden.
Seward m'a appelé... aujourd'hui, chez moi.
Tamam, Penelope ve Bob beni aradı.
Okay, Penelope and Bob m'ont appelé
Burlakov beni aradı.
Burlakov m'a appellé.
Tadını çıkarmak için saldırıdan hemen önce beni aradı.
Elle m'a appelée juste avant l'explosion.
Amanda beni aradı, ben arama yapmadım.
Amanda m'a appelé. Je n'ai appelé personne.
Wade durup dururken beni aradı.
Wade m'a appelé de façon impromptue.
Her zamanki gibi bu sabah da çevreyi kontrol ediyordum. Bayan Vogelsong'un doktoru beni aradı. Telefona cevap vermediğini söyledi ve onu kontrol etmemi istedi.
J'étais en train de faire mes rondes dans le quartier ce matin, comme d'habitude, quand j'ai reçu un appel qui disait que le docteur de Mme Volgelsong n'avait pas de réponse quand il essayait de la joindre et il m'a demandé de vérifier.
Beni aradığın için sana teşekkür etme fırsatım olmadı.
Je voulais juste vous remercier de m'avoir appeler à propos de lui
Yıllar boyunca beni aradın.
Tu as passé des années à me chercher.
O gece beni aradı, tartıştık.
Donc le soir où il a appelé, nous nous sommes disputés.
Bu şekilde sana ulaştığım için özür dilerim ama beni aradığını duyunca aceleyle Cape Town'ı terk ettim.
Je suis désolée d'arriver comme ça, mais, quand j'ai appris que tu me recherchais, J'ai du quitter Cape Town en coup de vent.
- Joe beni aradı.
Joe m'a appelé.
- Faks almak için mi beni aradın!
Encore une blague?
Ofiste bir kadın beni aradı ve babamı ellerinde tuttuklarını ve istediklerini yaptığım sürece güvende olacağını söyledi.
Au bureau, j'ai été contactée par une femme qui m'a dit qu'ils retenaient mon père et qu'il serait en sécurité si je fait ce qu'ils veulent.
Babama buraya geldiğimi, beni aradığını söyledin mi?
Tu as dit à papa que je venais, et que tu m'avais appelé?
Levi ölmeden hemen önce beni aradı.
Levi m'a appelé juste avant. De quoi avez-vous parlé tous les deux?
Hetty beni aradığında San Francisco'daydım.
J'étais à San Francisco quand Hetty m'a informée.
Zugzwang diye arayan o kişi direkt beni aradı.
L'appel original de zugzwang m'était adressé.
Katherine ilk beni aradı.
Katherine m'a appelé en premier.
Kruse basın toplantısından sonra beni aradı.
Kruse m'a appelée après la conférence.
Çünkü yattayken beni aradı.
Parce qu'il m'a appelé du bateau.
Beni aradığını duydum.
Il parait que tu me cherches.
Birisi beni aradı ve... "Parktaki yaşlı kadın yere yığıldı, bayıldı falan galiba" dedi. "Ambulans geldi" dedi.
On m'a dit que la vieille dame du parc avait fait une mauvaise chute et qu'une ambulance était sur place.
Bunları beni aradıktan sonra ölen kadından, Wendy'den mi aldın?
Les tenez-vous de la femme qui m'a appelé, celle qui est morte...
Telefonumu alacağım. Dün gece beni aradı.
- Prendre mon téléphone, elle a appelé.
Beni neden aradığını söyledi mi?
A t-il dit pourquoi il m'avait appelée?
Beni aradığında sana haber veririm.
Je te le ferais savoir quand elle m'appellera.
Beni otelden aradı.
Elle m'a appelée depuis l'hôtel.
Seni aradığımı bilse beni öldürür.
Il va me tuer s'il apprend que je vous ai appelé.
Evet, beni bir yıldan biraz daha öncesinde babamızın ölüm yıl dönümünde aradı.
Oui, il m'a un peu appelée... il y a un peu plus d'un an à propos de l'anniversaire de la mort de notre père.
Anne, dün gece beni karakoldan aradı.
Anne m'a appellée du commissariat hier soir.
- Beni dışarı çıkarmak için aradın.
Tu m'appelles pour sortir.
- Sen beni aradın.
Euh, tu m'as appelé.
Aradın ve "Jake, seninle bir kez daha çıkmam için beni ikna etmen gerekecek" dedin.
Je ne t'ai pas appelé. - Si, tu l'as fait. Tu as dit " Jake, si je vais à un second rendez-vous avec toi,
Beni aradığın için teşekkürler.
Merci de m'avoir rappelé.
Beni geri aradınız için çok teşekkür ederim.
Merci beaucoup d'être revenu vers moi
- Beni tekrar aradılar, ifadem hakkında.
- Ils m'ont rappelée.
Ne yani gecenin bu vaktinde hayran kulübüme katılmak için mi aradın beni?
Donc tu m'appelles en pleine nuit pour rejoindre mon fan club?
Özür dilerim, resepsiyon beni gece 3'de aradı.
Je suis vraiment désolé, mais la réception de l'hôtel m'a appelé à 3h du matin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]