English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ B ] / Birazcık daha

Birazcık daha traducir francés

879 traducción paralela
"... Bir hayaletten sadece birazcık daha fazla bir şey..! " " Örümcekler...! "
Presque un fantôme Des araignées!
Birazcık daha kalamaz mısın?
" Tu ne veux pas rester un peu?
Oldu olacak birazcık daha kalayım.
Aussi bien rester encore un peu. "
Sabırlı ol, birazcık daha.
Soyez patient, un petit moment.
- Aşkım, birazcık daha bekleyecek kadar... beni sevmiyor musun?
- Chéri, ne m'aimez-vous pas assez pour attendre un peu?
- Birazcık daha.
Rien qu'un instant.
Sizi Cornelia'dan birazcık daha fazla özlemiş olabilirim.
Vous un peu plus que Cornelia. Pourquoi?
- Birazcık daha. - Üzgünüm.
Encore un moment!
Birazcık daha dikkatli olamaz mısın? Üzgünüm.
Fais gaffe!
- Peter, birazcık daha kalamaz mıyız?
- Peter, peut-on rester un peu?
- Şimdi birazcık daha sakin.
- Elle s'est un peu calmée.
Birazcık daha yaklaşacak olursan evlat bastonumla kafanı yarabilirim.
Un pas de plus... et je vous fends le crâne d'un coup de canne.
- Söylemem gereken her şeyi söyledim. Buradan ayrılmadan önce birazcık daha anlatacaksınız.
Vous aurez à m'en dire plus avant de partir d'ici.
Birazcık daha bekle.
Attends encore un peu.
Birazcık daha.
Encore un effort.
Eğer birazcık daha vaktim olsaydı onu toparlayabilirdim.
J'aurais pu lui faire comprendre si j'avais eu le temps.
Birazcık daha.
Encore un peu.
- Birazcık daha. - Yukarı. Kaldırın.
Plus haut.
Birazcık daha sabredersen -
- Si tu es patiente...
Tamam, biraz daha yaklaşın. Birazcık daha.
Rapprochez-vous un peu plus les gars.
- Birazcık daha, lütfen?
Encore un peu...
Birazcık daha.
Encore un petit peu.
- Birazcık daha. - Lütfen yardım et.
Aide-moi, je t'en prie.
Ben... ben birazcık daha kalabilirim sanırım.
Encore un petit moment, d'accord.
Birazcık daha bekle.
Attends-moi encore un peu.
Birazcık daha.
- Qu'en dis-tu? - Encore un petit peu.
Birazcık daha az.
Un peu moins.
Birazcık daha.
Juste un peu plus.
Bu konuda birazcık daha medeni olursan, daha kolay olacak.
Et je suppose que, uh, Stanley est l'heureux homme? Comment cela s'est produit?
Buraların yabancısı olduğunuzdan sanırım size ondan birazcık daha bahsetmeliyiz.
Et comme vous n'êtes pas d'ici, il faut que vous sachiez certaines choses.
Birazcık daha tonik.
Un peu plus de vitamines.
Birazcık daha ilgilenemez miydin sanki?
Ne peux-tu t'en occuper?
Sakin ol tatlım. Birazcık daha...
Détends-toi, restons encore un peu.
Birazcık daha.
- Encore un peu.
Birazcık daha acı sos.
Un soupçon de Tabasco supplémentaire.
lşını gönderdiğimde inmek zorunda kalacak. Birazcık daha yaklaş.
Encore un peu plus près, un tout p tit peu plus près, bon sang!
Daha yukarı koyman lazım. Benden birazcık daha uzun.
Mets-la plus haut, il est d'une demi-tête plus grand.
Birazcık daha gizli bir yer umuyordum.
J'espérais quelque chose de plus subtil.
- Benimle kal. Birazcık daha.
Je t'en supplie, reste encore un peu avec moi.
Birazcık daha.
Encore.
Bu yüzden siz, sihirbazların en değerlisinden, gelip o ilham dolu ruhunuzdan çıkacak olan ve daha önce hiç görülmemiş sihirbazlık numaralarınızla beni, imparatorluğun derdinden birazcık uzaklaştırmanızı istiyorum.
Et pour mon anniversaire je te demande, ô perle de tous les mages, que tu m'aides à balayer mon ennui imperial avec tes tours de magie inédits, sortis droit du trésor de ton illustre esprit!
Sen birazcık daha kötüsün.
Peut-être, mais moins que toi.
Aslında Viyana diğer birçok Avrupa şehrinden daha kötü görünmüyor. Sadece birazcık bombalanmış.
Vienne ne semble guère plus dévastée que d'autres villes... bombardées.
Sadece birazcık, bir seneden biraz daha az.
Un an à peine nous sépare.
Bu suratta birazcık daha acımsı bir ifade, oğlum.
Plus d'amertume sur ce visage, mon gars.
Birazcık oturun. Daha yeni geldim.
Asseyez-vous un instant.
Bence birazcık ışık olması düşüncelerinizi daha renkli yapacaktır.
Un peu de lumière égaiera vos pensées.
Bu da bir kere daha kanıtlıyor ki birazcık çalışmak kimseyi öldürmemiştir.
Ce qui prouve que travailler dur n'a jamais tué personne!
Yalnızca birazcık, ama daha iyi.
Un tout petit peu. Mais quand même.
- Birazcık daha yaklaştır şu şeyi!
Aïïe!
Birazcık kestirmeden sonra daha fazlası için yalvarıyor olacaklar.
Une petite sieste et ils en redemanderont.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]