Birkaç dakika önce traducir francés
607 traducción paralela
Birkaç dakika önce ayrıldı.
- Elle vient de partir.
Bu adamla birkaç dakika önce konuşuyordum.
Je parlais à ce type y a pas dix minutes.
Birkaç dakika önce, ha?
Y'a quelques minutes, hein?
Birkaç dakika önce.
Depuis peu.
- Birkaç dakika önce geçti.
- Il vient juste de passer.
Birkaç dakika önce öldü.
Il est parti il y a quelques minutes.
Sadece birkaç dakika önce.
Il y a quelques minutes.
" birkaç dakika önce mahali terk etmiş.
" II venait de quitter le local.
Onu orada öyle yatıyor görünce ve sadece birkaç dakika önce hayattaydı. Bu kadar yeter Freddi.
Je la vois étendue alors que 5 min auparavant elle était encore vivante...
Birkaç dakika önce, buna cesaret edemezdim.
Avant, je n'aurais pas osé...
Birkaç dakika önce. Key West'e gidiyorum.
Je suis de passage ici.
Birkaç dakika önce gittiler.
Ils viennent de partir.
Daha birkaç dakika önce birisiyle konuşuyordum... ve o, duygusal sahnelere hiç yeteneğim olduğunu düşünmüyor.
Tout a l'heure, je parlais justement a quelqu'un qui disait que je n'avais pas le don d'émouvoir le public.
Willie, hayatım, birkaç dakika önce...
- Willie, tout à l'heure...
Birkaç dakika önce onu arayan bir iki adam daha geldi. - Öyle mi?
Il a deux hommes qui viennent de demander après elle.
Parti daha birkaç dakika önce bitti.
La fête vient de se terminer.
- Ama yine de aynı şeyi yapıyorsun. Oh, Will.. Daha birkaç dakika önce evlendik.
Will, nous venons de nous marier...
Neden birkaç dakika önce telefonu açıp da cevap vermedin?
Pourquoi tu n'as pas décroché, tout à l'heure?
Birkaç dakika önce fanilasıyla çıktı ve geri dönmedi.
Il est sorti il y a quelques minutes en sous-vêtements et n'est toujours pas rentré.
Sahip olduğum onca dosttan sonra... sen, daha birkaç dakika önce tanıştığım sen... yanımdaki tek kişisin.
J'avais plein d'amis... je vous connais à peine et vous êtes le seul.
- Birkaç dakika önce tanıştık. - Evet, birkaç dakika.
- On vient de se rencontrer.
Birkaç dakika önce buralarda dolanıyordu.
Il marchait par ici il y a quelques minutes.
Burası birkaç dakika önce insanlarla doluydu ve şimdi kimse yok.
Je la retrouve vide.
Birkaç dakika önce Crewson'a deliriyordum. Ama şimdi sana.
Au début, j'en pinçais pour Crewson, mais maintenant vous êtes mon préféré.
Birkaç dakika önce öyle demiyordun ama.
Tu viens de dire le contraire.
Bu gördüğünüz gazeteler birkaç dakika önce basıldı.
Ces journaux, vous les avez vus un peu plus tôt, à l'impression.
Birkaç dakika önce.
II y a quelques minutes.
Birkaç dakika önce dışarıda. Hatırlamıyor musunuz?
Dans le couloir, il y a un instant.
Birkaç dakika önce hatırladım.
Je viens juste de m'en souvenir.
Bu notu birkaç dakika önce kamaramda buldum.
J'ai trouvé ce mot dans ma cabine, iI y a quelques instants.
- Unutma Cruspett! İki maaşı birkaç dakika önce yedin!
Tu viens de manger du choux, c'est lourd, tu vas y rester!
Onu birkaç dakika önce eve girerken gördüm ben.
Je l'ai vue entrer il y a un instant.
- Bayan Lampert, benim. Birkaç dakika önce odanıza giren kişiyim.
- Mme Lampert, c'est moi, l'homme qui était dans votre chambre il y a quelques minutes.
Birkaç dakika önce birlikteydik zaten.
Je viens de le quitter.
Birkaç dakika önce.
Il y a quelques minutes de cela.
- Giyinme zili çaldı mı Norwood? - Birkaç dakika önce lordum.
- Tout le monde se prépare?
Tarron tüm gün çalıştı. Sen daha birkaç dakika önce geldin.
Tarron a cherché toute la journée alors que vous n'êtes là que depuis quelques minutes.
Birkaç dakika önce çok hoş bir fotoğraf kaçırdınız.
Vous venez de manquer une belle photo.
Keiko birkaç dakika önce buradaydı.
Keiko était ici tout à l'heure.
Rodriguez birkaç dakika önce aradı.
Rodriguez a appelé tout à l'heure.
Birkaç dakika önce, "Bununla ne yapacağım?" diyordum.
Tout à l'heure, je t'ai demandé ce que j'étais censé en faire.
Birkaç dakika önce 120,000 tane.
Cent vingt mille à l'instant où je vous parle.
Birkaç dakika önce bizim çocuklardan ikisi, 23. Bölgede bir baskın yapmış.
Deux agents du 23ème central ont abusé de leurs droits.
Birkaç dakika önce kendimi çok iyi hissediyordum.
J'étais de si bonne humeur tout á l'heure.
- Birkaç dakika önce.
- Il y a quelques minutes.
Birkaç dakika önce elimdeydi.
Je l'avais il y a un moment.
Belki birkaç dakika önce yetişebilseydik kurtarırdık.
Si nous étions arrivés plus tôt... elle serait encore en vie.
Birkaç dakika önce, Kitty Wildenbruck buradaydı...
Il y a quelques minutes, Kitty Wildenbruck était ici.
Size doğru dürüst teşekkür etmek isterim, ama önce birkaç dakika ailemle başbaşa kalabilir miyim?
Merci de ce que vous avez fait. Mais pourrais-je récupérer ma famille?
Birkaç dakika sonra mahkemeye gidiyorum ve gitmeden önce hepinizin bilmesini istiyorum sigorta şirketi mahkeme dışında anlaşmak istiyor.
Je vais me rendre au tribunal, et avant cela, j'aimerais que vous sachiez tous que vous comprendo que la compagnie d'assurances souhaite un arrangement à l'amiable.
Kabul etmeden önce birkaç dakika daha şikayet et.
Tu peux te plaindre avant d'accepter.
birkaç dakika sonra 23
birkaç dakika 24
birkaç dakika daha 16
önce 471
öncelikle 448
önceden 33
önceleri 26
önce sen 213
önce ben 89
önce ben sordum 18
birkaç dakika 24
birkaç dakika daha 16
önce 471
öncelikle 448
önceden 33
önceleri 26
önce sen 213
önce ben 89
önce ben sordum 18
önce para 23
önce ben geldim 22
önce siz 62
önce sen git 20
önce ben gördüm 23
önce bayanlar 26
birkaç 16
birkaç gün sonra 35
birkaç ay sonra 20
birkaç gün önce 41
önce ben geldim 22
önce siz 62
önce sen git 20
önce ben gördüm 23
önce bayanlar 26
birkaç 16
birkaç gün sonra 35
birkaç ay sonra 20
birkaç gün önce 41