English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ B ] / Bırakın gireyim

Bırakın gireyim traducir francés

93 traducción paralela
Bırakın gireyim.
- Je veux le voir. C'est mon mari!
- Müfettiş, bırakın gireyim. Onunla konuşmayı deneyeyim.
Inspecteur, laissez-moi lui parler.
Onu dövüyor, bırakın gireyim.
- Non, ils discutent entre hommes.
Bırakın gireyim!
Laisse-moi entrer!
- Bırakın gireyim.
Laisse-moi entrer.
Bırakın gireyim, açlıktan ölüyorum!
Ouvrez donc, je crève de faim!
Bırakın gireyim, kahretsin!
Laisse-moi rentrer, merde!
- Lütfen bırakın gireyim.
Laissez-nous passer.
Bırakın gireyim.
Ouvrez.
- Bırakın gireyim, bırakın gireyim.
- Laissez-moi.
- Bırakın gireyim!
- Ouvre-moi, par pitié!
Bırakın gireyim!
- Qu'est ce qu'il y a?
- Bırakın gireyim!
Lâchez-moi! Lâchez-moi!
Lütfen! Lütfen! Bırakın gireyim!
Laissez-moi entrer!
Bırakın gireyim!
Laissez-moi entrer!
Bırakın gireyim!
Lassez-moi y aller!
Bırakın gireyim.
Laissez-moi rentrer!
Bırakın gireyim.
Laissez-moi entrer.
- Bırakın gireyim. - Defol!
Ouvre-moi, tu en as envie.
Bırakın gireyim!
Lâchez-moi!
Allah aşkına, bırakın gireyim.
Laissez-moi entrer.
Aman Tanrım! Bırakın gireyim!
Laissez-moi passer!
Bırakın gireyim.
Vous êtes coincés.
Bırakın gireyim, hadi. Bırakın gireyim!
Laissez-moi entrer!
Bırakın gireyim!
M. Bivas!
Bırakın gireyim.
Laissez-moi entrer!
- Bırakın gireyim.
- Laissez-moi entrer.
Yer önemli değil, bırakın gireyim!
- Il n'y a plus de places. - Je dois entrer!
Bırakın! Bırakın gireyim!
Laissez-moi passer!
Bırakın da içeri gireyim, bırakın da gireyim.
Laissez-moi entrer! Laissez-moi entrer!
Bırakın da gireyim.
C'est moi, ouvrez!
- Nasılsınız? - Bırak, gireyim.
C'est moi, Robert!
- Bırakın içeri gireyim.
Laissez-moi passer!
Doktor Edelmann, bırakın içeri gireyim.
Docteur Edelmann, laissez-moi entrer!
- Bırakın yalnız gireyim.
- Laissez-moi y aller seul.
Bırakın içeri gireyim!
Laissez-moi entrer!
- Bırak gireyim, şaka çekemem.
Coleman, enlevez la chaîne et ouvrez-moi. Ce n'est pas le moment.
Bırakın da içeri gireyim.
Laissez-moi entrer.
Bırakın da içeri gireyim!
Laissez-moi entrer!
Bırakın konuya direk gireyim.
Bien, venons-en au fait.
Richard, bırak gireyim. onları benden alamazsın!
Laisse-moi entrer!
Bırakın da içeri gireyim, tamam mı? Sadece burada olduğumu bilmesini istiyorum.
Laissez-moi entrer, je veux qu'il sache que je suis là.
- Bırakın oyuna gireyim! - Lütfen otur. Yolumdan çekil!
Laissez-moi jouer!
Bırak gireyim, yoksa burnunu kapının koluna asarım!
Tu me laisses entrer ou j'accroche ton nez sur la porte.
Bırak şu anda patlamaya yakalanmayan, patlamanın olduğu alandan uzak olan sağlığı tehlikede olmayan biri için strese gireyim.
J'insiste sur le fait que toute personne qui n'a pas subi l'explosion, qui n'était pas sur le lieu de l'explosion même, ne risque pas grand-chose.
içeri gireyim! Bırakın içeri gireyim.
Laissez-moi entrer!
- Bırakın içeri gireyim!
- Laissez-moi entrer!
Bırakın gireyim.
Bande de...
Bay Kurt, bırakın içeri gireyim!
C'était quoi, cette panne?
Bırakın içeriye gireyim.
Laissez-moi entrer.
Hayır dedim ki bırakın içeriye gireyim.
J'ai dit : laissez-moi entrer.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]