Eğlence traducir francés
6,228 traducción paralela
- Eğlence. - Evet. - Hayatımda.
Dans ma vie.
İnsanları eğlence için mi soyuyordunuz?
Vous voliez les gens pour vous amuser?
Demek ki tek eğlence benmişim.
Je crois que j'ai eu un vrai succès.
"Eğlence" kelimesi için daha evrensel bir standart getirmeliyiz.
On devrait trouver un standard plus universel pour le mot "amusant".
Mesela eğlence olsun diye her konuşmayı bir soruyla bitiriyoruz.
Par exemple, un truc drôle qu'on fait c'est de finir chaque conversation téléphonique par une question.
İşler iyi gidiyor, eğlence de öyle.
Les affaires sont retentissantes, tout comme mon plaisir.
# # Yoksa sadece biraz eğlence mi arıyorsunuz?
♪ Or just looking for some fun ♪
Takım için küçük bir eğlence.
L'occasion de réunir l'équipe.
Herkes biraz eğlence yaşayabilir Ezik arkadaşlarım bile
Tout le monde se fout de mes amis soit disant losers.
Arkadaş bölgesinden eğlence bölgesine geçiş için kırman gereken ufak bir pencere var.
Tu n'as qu'une petite fenêtre pour passer de la zone "amis" à la zone "amusante".
Senin vücut çalışman benim temel eğlence kaynağım.
Ton entrainement est ma principale source de divertissement.
Geziniz iş amaçlı mı yoksa eğlence amaçlı mı?
Voyage d'affaires ou de loisirs?
- Eğlence.
- Loisirs.
Onlar da eğlence sırasında yaralılar olur diye.
Ce sont pour les blessures causées par le divertissement.
Eğlence bunun neresinde?
Mais choquer les gens, c'est pas drôle. C'est juste...
Orson, 100 yıllık eğlence.
Orson.. cent ans de fun.
Sadece biraz eğlence.
J'en sais rien. C'est marrant.
Eğlence bitti.
Fini de rigoler.
Peter, eğlence ve macera duygun nerede?
Où est passé ton côté marrant et aventurier?
Çok tuhaf bir eğlence anlayışı.
Toutes sortes de trucs flippants.
Acaba bilgisayarına bakacağımızı düşünmedi mi? Sence? "Sınırlandırılmış eğlence" adında bir site.
Ne suppose pas qu'il remarquera notre coup d'oeil sur son ordinateur, crois tu? une oasis de claustrophilie. " J'en déduis que c'est l'opposé de la claustrophobie?
Ve eğlence sisteminin nasıl çalıştığını gösterdiğiniz için.
Et de m'avoir expliqué le fonctionnement du système de divertissement.
Hey. 1851'de geçirdiğimiz o eğlence dolu şükran gününü hatırlıyor musun?
Tu te souviens ce drôle de Thanksgiving qu'on a eu en 1851?
Sanırım neden çok eğlence gecesi..
Je suppose que tu peux voir
Ve bunu başardığında işte eğlence o zaman başlayacak.
Et quand tu réussiras... et bien, c'est quand l'amusement commence
- Zararsız eğlence mi?
"Innocente soirée"?
Ve bir ya da iki ağı eğlence olsun diye hackledim.
Et j'ai piraté un ou deux réseaux pour le plaisir.
Biraz kum, güneş ve eğlence.
C'est mon plaisir. Un peu de sable, de soleil et de fun.
Açıkçası, kim eğlence için oraya gider?
Sérieusement, qui fait ça pour le plaisir?
Bir kaç gün içerisinde, ineği tespit edip insanlığı kurtaran çocuğu sahnede onurlandıracaklar, ve eğlence bitecek!
Et dans quelques jours, ils vont honorer le petit garçon qui a découvert la vache rousse, sur scène, et ça va être la folie!
Eğlence?
Pour le loisir?
Bana "Eğlence yüzdesi" derlerdi.
On s'appelait "le fun pourcent"
Kendinize eğlence arıyorsanız morgda alışveriş yapmanıza gerek yoktu.
Si vous cherchez un divertissement, vous n'avez pas besoin de faire du shopping à la morgue.
Eğlence yok mu? Eğlence yok mu? !
Plus de sorties?
Sonuçta eğlence sektörü.
C'est seulement une société de divertissement.
Yaratıcı, eğlence dolu ve getirisi iyi.
C'est innovant, ludique...
Aradığım eğlence buydu!
Et je m'éclate!
Güvenli eğlence!
Marrant et sans risques!
- Eğlence parkında prensesiz.
Nous sommes princesses dans un parc à thème.
Bilmeni isterim ki Walden'la ben bu gece eğlence parkındaki iki prensesle çıkacağız.
Je vous laisserai savoir que Walden et moi avons un rencard ce soir avec deux princesses d'un parc à thème.
Yani, çok fazla detay yok şablon olarak Jumpy'nin Eğlence Evi'ndeki Jumpy'i kullandım.
Il y avait pas trop de détails, Alors j'ai utilisé Jumpy de "Jumpy Funhouse" comme base.
Siyahi eğlence kanalında, E.T. yeniden devam ediyor.
De retour sur Black E.T.
Eğlence sona erdi.
La fête est finie.
Asıl eğlence şimdi başlıyor.
On va vraiment commencer à s'amuser.
Hepimiz randevu küresinde aynı yerde olabileceğini düşünürken Tedville'de bir eğlence olmayacaktı, Lisa eğer ki...
Puisque le côté "rencard" de la ligne celui où nous pouvons tous supposer qu'il est, il n'y aura pas de joie dans Tedville si notre Lisa est un...
Resmi uyarı Sayın Yargıç, Scabbit'e karşı,... kullanıcıların link koyduğu ya da yorum yazdığı sosyal haber ve eğlence sitesi.
Une injonction, Votre Honneur, contre Scabbit, un site de nouvelles et de divertissement où les utilisateurs postent et communiquent pour le plaisir.
Eğlence seven bir tip olabilirim.
Je pourrais être un type qui aime s'amuser. Mais pas les jeux?
İnsan vücudunun içinde bir eğlence parkı.
Bloom. Un parc à thèmes sur le corps humain.
Eğlence tam gaz devam eder.
Pourquoi s'arrêter là?
40. yaş günü partimi eğlence parkında yaptım ve patronum binilebilecek hiçbir şeye binmedi.
Je suis sorti sans veste.
- Eğlence bitti.
La fête est finie.
eğlenceli 161
eğlenceliydi 102
eğlenceli olacak 137
eğlenceli olabilir 35
eğlenceli olur 53
eğlenceli mi 37
eğlenceli miydi 18
eğlenceli değil mi 42
eğlence mi 33
eğlence bitti 37
eğlenceliydi 102
eğlenceli olacak 137
eğlenceli olabilir 35
eğlenceli olur 53
eğlenceli mi 37
eğlenceli miydi 18
eğlenceli değil mi 42
eğlence mi 33
eğlence bitti 37
eğlenceli görünüyor 19
eğlence için 19
eğlenmek 33
eğleniyorum 26
eğlen 41
eğlenelim 20
eğlendim 16
eğleniyoruz 28
eğlendik 22
eğlenin 36
eğlence için 19
eğlenmek 33
eğleniyorum 26
eğlen 41
eğlenelim 20
eğlendim 16
eğleniyoruz 28
eğlendik 22
eğlenin 36