English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ H ] / Halâ

Halâ traducir francés

284 traducción paralela
Ne avukat ama, okul biteli 1 yıl oldu halâ aynı muhabbet.
Un an après ton droit, tu radotes toujours.
Yani Buchanan öldüğünde Durfee'nin elleri halâ kelepçeliydi.
La preuve que Buchanan l'a arrêté.
- Beni halâ seviyor mu, merak ediyorum.
- Je me demande s'il m'aime encore.
Pist çamurlu olmadığı için şanslısın, yoksa halâ orada olurdun.
Si le terrain était boueux, tu serais toujours au sol.
- Bu işe girdiğin için memnun musun halâ? - Elbete.
- Es-tu toujours content d'être venu?
Taretteki arıza devam ediyor mu halâ?
À vous. Vérifie la tourelle, si tu peux.
Onarmaya çalışıyorum ama sıkışma halâ devam ediyor efendim.
J'ai voulu la réparer. Elle est toujours coincée.
- Halâ korkuyorum.
- J'ai encore peur.
Halâ narkoz etkisi altında. Refakatçi kalabileceğimiz bir odanız var mı peki?
Peut-on au moins trouver une chambre individuelle?
Halâ ateşiniz var mı?
Toujours fiévreuse?
Bildiğim tek şey, eskiden beri çok bencil olduğum. Halâ da bencilim.
Tout que je sais, c'est que j'ai été trop égoïste et que je le suis encore.
Eskiden beri benim olan ve halâ da bana ait olan şeylere duyduğum nefretten...
Et envers toutes les choses qui sont et qui ont été miennes.
Beni neden özel öğretmen olarak tanıttığını söylemedin halâ.
Pourquoi avez-vous dit que j'était votre coach.
O halde geri dön ve ona de ki halâ bir şansımız olabilir.
Allez, dites-lui encore qu'il reste une chance
Halâ zaman var, kaçamazsın!
Il est encore temps. Vous ne pouvez pas fuire.
Halâ nehrin karşı yakasındalar ama?
Mais ils n'ont pas passé la rivière.
Bildiğim kadarıyla güneye çekilme halâ devam ediyor.
Pour autant que je sache, on continue vers le sud.
Cardiff'ten halâ rapor almadım. - Oradaki her şeyin harekete geçirin.
Quant à Cardiff, qu'eux aussi appareillent.
Halâ karanlık iken harekete geçmeliyiz.
Il faut bouger de nuit.
- Başlamadınız mı halâ?
- Assez!
O kadar da güzel değil. Ben iki kere denedim ama halâ buradayım.
S'ils sont si bons, pourquoi je suis encore là?
- Çekilmedi. Halâ orada.
- En fait, il est encore ici.
İhtiyar Gort halâ burada.
Ce vieux Gort.
Halâ biraz daha adam alabiliriz efendim.
On a encore de la place, capitaine.
- Halâ bizimle misin onbaşı?
Toujours parmi nous?
Bunun için Tanrıya şükürler olsun! Onları almak için halâ şansımız var.
Dieu merci, maintenant il reste une chance.
Halâ bir köpekten farksız.
C " est encore un chien!
Halâ gelebilir, Majesteleri. Henüz gece yarısı olmadı.
Il pourrait encore venir, il n " est pas minuit.
Şimdi tatmin oldun mu ben halâ Sabâ kraliçesiyim,?
Es-tu convaincu que je suis encore la reine de Saba?
Halâ umudum var.
Je l " espérais malgré tout.
Halâ burada kalacakmısınız Majesteleri,?
Vas-tu aller en lieu sûr?
Halâ bana meydan okuyor musun, genç adam?
Alors, vous me défiez toujours, jeune homme?
Halâ polis kulübesi.
C'est toujours une cabine de police.
Yaşlı kadın halâ onlarla konuşuyor.
La vieille leur parle!
... Küre üstümüzde ve halâ ateş yok.
Orb est au-dessus de nous, et il n'y a pas de feu!
Doğru dürüst çalışmıyor. Kodlar halâ gizemini koruyor.
Écoutez, ça ne fonctionne pas correctement... ou plutôt le code est encore secret.
Mürekkep halâ ıslak.
L'encre est encore fraîche.
Yok etmek için halâ yeterli.
Cela reste suffisant pour détruire.
- Bacaklarım halâ...
- Mes jambes sont encore... - Lequel d'entre vous ira?
12 dakika olmuş ve filonun % 80'i halâ limanda, keklik gibi avlanmayı bekliyor.
Plus de 80 % de la flotte immobile!
Halâ şüpheleri var ama evet, şu anda Cebelitarık yolunda.
Toujours sceptique, il vole vers Gibraltar. Le veinard!
Sayın Başkan, neyi bekliyorsunuz halâ? Scott, Hardesty, Dieffenbach ve Riley'in görevlerine son verin.
Qu'attendez-vous pour destituer Scott... et les autres?
Halâ orada mısın?
Vous êtes encore là?
Geçen gece, nasıl becerdiğimi halâ çözemedim.
J'ignore encore comment j'ai fait, l'autre soir.
Bu saate halâ hasta geliyor.
Encore une consultation à cette heure?
Tamam. Halâ ikna olmadım ama diyelim ki öyledir.
Je ne suis pas convaincue, mais je vous suis.
Bu geminin kaptanı olmayı halâ istiyor musun?
Avez-vous toujours l'intention de devenir le capitaine de ce bateau?
- Bu halâ benim gemim!
- Je suis encore aux commandes.
Halâ reddediyor.
Il nie toujours.
Halâ orada olacaklar.
Oh, ils seront toujours là.
Halâ da öyleler.
- Etaient.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]