Kaza değildi traducir francés
469 traducción paralela
- Kaza değildi.
- Ce n'était pas un accident.
Bu bir kaza değildi, emin ol, Watson.
Ce n'était pas un accident.
Ama doğal sebeplerle değildi ve bu bir kaza değildi.
Ce n'était ni une mort naturelle, ni un accident.
- Hayır, kaza değildi. Öldürüldü.
Non, pas un accident.
Kaza değildi.
Ce n'était pas un accident.
Tatlım, Bu bir kaza değildi.
Ce n'était pas un accident.
Bu olayla ilgili her şeyi. O bir kaza değildi.
Ce n'est pas un accident.
Bir kazada öldü, ama aslında bir kaza değildi.
Il a été tué dans un accident qui n'était pas un accident.
Hayır, bir kaza değildi. Ben böyle söylemedim.
Non, jamais je n'ai dit qu'elle était due à un accident.
Kaza değildi!
Ce n'était pas un accident!
Hayır, bir kaza değildi. Ben yaptım.
Ce n'était pas un accident.
Kaza değildi. Oğlunuz cinayete kurban gitti.
Ce n'était pas un accident, votre fils a été tué.
Doktor, kaza değildi.
Docteur... Ce n'était pas un accident...
Yangın kaza değildi.
Le feu ne fut pas accidentel.
Ne olduysa o, kaza değildi.
Ça n'est pas arrivé par accident.
Güvenlik bağlantımın gemiden kurtulup kopması da kaza değildi.
De même pour mon filin de sécurité, qui s'est détaché du sous-marin.
Kaza değildi. ben seni, sen de beni seçtin.
Ce n'était pas un accident. Nous nous sommes choisis.
Kaza değildi aslında.
Ce n'était justement pas un accident.
- Kaza değildi. - Evet, öyleydi.
- Ce n'était pas un accident.
O halde onun kazası bir kaza değildi.
Alors son accident n'en était pas un.
Dün geceki olay kaza değildi.
Ce n'était pas un accident hier soir.
Hayır, Profesör. Kaza değildi.
Non, ce n'était pas un accident.
Bunu bilerek yaptım, kaza değildi!
C'était voulu. C'est pas un accident!
Hayır efendim kaza değildi.
Non, m'dame. Ce n'était pas un accident.
Şirketin dediği gibi lanet olası bir kaza değildi.
C'était pas un putain d'accident comme le prétend l'usine.
O kaza değildi.
Ce n'était pas un accident.
Maria'nın ölümü kaza değildi.
La mort de Maria n'était pas un accident.
- Kesinlikle bir kaza değildi.
- Il n'y a pas eu d'accident.
Bu bir kaza değildi. Öyle.
Ce n'était pas un accident.
Ama bence bu bir kaza değildi.
Mais d'après moi, c'était pas un accident.
- Bu bir kaza değildi.
- C'était pas un accident.
- Yani vida aleti kaza değildi.
- Ce n'était pas un accident.
Hayır, hiç de kaza değildi.
Absolument pas.
Olay kaza değildi!
C'était pas un accident!
Hayır, kaza değildi.
Non, ce n'est pas un accident.
Bu bir kaza değildi.
Ce n'était pas un accident.
Babamın ölümü kaza değildi.
La mort de mon père n'était pas accidentelle.
Buradaki patlama... kaza değildi.
L'explosion... ce n'était pas un accident.
Kaza değildi.
C'était pas un accident.
- Kaza değildi.
Le Dr Edwardes est tombé.
Hayır, kaza falan değildi.
Non. Ce n'est pas ça.
O bir kaza olayı değildi.
Ce n'était pas un accident
Onu tanırım. Kaza falan değildi, Christine.
Il savait ce qu'il faisait.
Kaza falan değildi!
Vous avez fait exprès!
Biz de kaza yapıyorduk dimi? Benim hatam değildi.
Et bien, nous semblons être sujette aux accidents, n'est-ce pas?
Kaza değildi.
Non!
Albay Walter E. Kurtz'ün icabına bakma görevi kaza eseri değildi.
Je ne devins pas par hasard dépositaire de la mémoire du colonel Kurtz.
Kaza maza değildi.
C'était pas un accident.
Herkes bunu bir kaza olarak açıklamaya çalıştı, çünkü başka hiçbir şey mantıklı değildi.
Tout le monde a conclut un accident parce que rien d'autre n'a de sens.
Kaza falan değildi.
C'était pas un accident.
- Kaza falan değildi!
- C'est faux!