English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ D ] / Değildin

Değildin traducir francés

4,290 traducción paralela
Hayır, değildin.
J'ai pas l'impression.
Sonuçta, sen benim.. gerçekte sen orda değildin
Je veux dire, tu es mon... tu n'étais pas vraiment là.
Sen orada değildin! Sakin ol.
Vous n'étiez pas là!
Hayır değildin.
Mais non.
Yapmak zorunda değildin. Biliyorum. Ancak, bu köyde kalan insanların hayatta kalan tek ailen olduğunu söylemiştin.
Je sais, mais tu as dit que les gens de ce village sont la seule famille qui te reste.
Sonra birden... orada değildin.
Et puis, tout à coup, tu n'étais plus là.
- Ayrıca New York'ta değildin.
Et vous n'étiez pas à New-york.
- Ne değildin?
Tu n'étais pas quoi?
Uyandığımda yanımda değildin. Uyku tutmadı.
À mon réveil, tu étais parti.
- Orada değildin bile.
Tu n'étais même pas là.
Sadece inanmaya hazır değildin.
Mais vous n'étiez pas prêt à le croire.
Bu gece gönderdiklerinden biri, sen yazmış gibi değildin.
Ceux de ce soir ne te ressemblent pas.
Burada değildin.
Tu n'étais pas là.
Bunlardan hiç birini yapmak zorunda değildin.
Tu n'avais rien de tout ça à faire.
Seçmede iyi değildin.
Tu as raté le test.
E, sen değildin, o da değilmiş peki met kafalıyı kim öldürdü?
Alors, si ce n'était ni toi, ni lui... qui a tué cet homme?
Biliyorsun, bunu yapmak zorunda değildin.
Tu sais, tu n'avais pas à faire ça.
Sen her zaman çok zeki oldun, can sıkıcı derecede, ama hiç bu kadar korkak değildin.
Je veux dire, tu as toujours été intelligente... a en être chiante même... Mais tu n'as pas toujours été si effrayé.
- Hayır, sorun değil, sen değildin.
- Non, ça va, ce n'était pas toi.
Orada değildin.
Tu n'étais pas là.
Yakınında bile değildin.
Loin.
İyi ki Bayan Lyon değildin.
Heureusement que ce n'étez pas Madame Lyon.
Hazır değildin.
Vous n'étiez pas prêt
- Ciddi değildin.
- Tu ne le pensais pas.
Haven'a geldin. Mutlu değildin belki ama en azından normaldin.
Tu es venu à Haven, peut-être pas heureux, mais au moins normal.
FBI'da bir Audrey Parker buldum. Ama o sen değildin.
Tu sais, j'ai trouvé une Audrey Parker au FBI.
Hayır, değildin.
Non tu ne l'étais pas.
- Her neyse. Zaten aç da değildin.
- Tu n'as plus faim en tout cas.
Her zaman favorim değildin.
Tu n'as pas toujours été ma préférée.
Hiç tedirgin değildin.
Tu ne semblais pas du tout nerveux.
Aslında sana katlandığım için ne kadar harika olduğumu söyleyecektim... -... ama sen de fena değildin tabii.
En fait, j'étais sur le point de dire à quel point j'ai été génial de te loger, mais oui, tu étais bien aussi.
Dün gece uyuduğumda burada değildin.
T'étais pas là quand je me suis couchée hier.
Madem ilk tercihin olduğuna emin değildin niye bana bunu söylemedin?
Si tu étais pas sûre que ça sois ton 1er choix, pourquoi tu ne m'as pas dit ça...
Bunu yapmak zorunda değildin, Arastoo.
Oh, vous n'avez pas à faire ça, Arastoo.
Evet, belki değildin.
Enfin, peut-être pas.
Bu gece bayan tarafından reddedilen tek kişi sen değildin.
Vous n'êtes pas le seul qui ait été rejeté par la Dame ce soir.
- Değildin, tamam mı?
Non, vous n'y étiez pas.
Aaron sen orada değildin ki.
T'étais pas là.
Hey, acele geri dönmek zorunda değildin.
Hey, tu n'avais pas à te précipiter ici.
Bulunması için kolay bir adam değildin, Sato.
Tu n'as pas été un homme facile à trouver, Sato.
Nick, farkında değildin.
Tu ne le savais pas.
Kendinde değildin.
Tu n'étais pas en bon état.
Bu karmaşaya ait değildin.
Vous n'avez rien à faire dans ce merdier.
Sen orada değildin!
Tu n'y étais pas!
Ne olursa olsun orada olacağını söylemiştin ve değildin!
Tu as dit que tu serai là quoi qu'il en coûte, et tu n'y étais pas!
Almak zorunda değildin.
Tu n'aurais pas du.
Ben küçükken de yanimizda degildin, hâlâ degisen bir sey yok anlasilan.
Tu n'as jamais été là pour moi, alors pourquoi ça changerait?
Koruyacağını söylediğin insanların yardıma ihtiyaçları olduğunda orada değildin.
Tu n'étais pas là.
Kendinde değildin.
- Tu n'étais pas toi-même.
Kendinde değildin.
- Tu n'étais pas toi même.
- Değildin.
- Tu ne l'étais pas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]