English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ K ] / Kötü adam

Kötü adam traducir francés

4,083 traducción paralela
Dinle, bu adamın arkadaşları tüm kötü adamların kralı tarafından kaçırıldı ve ben onları geri kurtarmak için arkadaşıma yardım ediyorum!
Ecoutez, les amis de cet homme ont été volés par le Roi de Tous les Méchants et je l'aide à les lui reprendre. - Alors donnez-moi une minute!
Bu boynuz bir saat içinde geri dönmeli. Bu Kral Kötü Adam'ın gizli loboratuvarı olmalı.
Cela doit être le labo secret du Roi des méchants.
Tamam, evet, bendim, pizza siparişi veren mükemmel sesli kötü adam bendim. Millet, benim için endişelenmenize gerek yok. Pizzada olan veya olmayan saçma sapan hastalıkla mücadele edebilirim, tamam mı?
C'était moi, le méchant diabolique à la voix suave qui a commandé la pizza, mais vous inquiétez pas, pigé?
Ne yazık ki sadece sen kelepçeli kötü adam haline geldiğinde açık bir hale geliyor.
Malheureusement, ça ne devient clair qu'une fois que le méchant a les menottes.
O kötü adam.
- La méchante.
Kötü adam olduklarını biliyorum ama infaz?
Je savais qu'ils étaient les méchants, mais une exécution?
Bu hikayedeki kötü adam sensin.
T'es la vilaine de l'histoire. - Où vas-tu?
Kötü adamı hapse atmak istiyor musun?
Tu veux te débarrasser du méchant?
Ben kötü adam değilim.
Je ne suis pas le méchant ici.
Kötü adam kelepçelenirse kazanmış oluruz Neal, yanmış bir binada kömür olmuşsa değil.
C'est une victoire quand on arrête le méchant, Neal, pas quand il ressemble à du charbon dans un immeuble carbonisé.
Seni temin ederim ki, bu adadaki kötü adam ben değilim.
Ici, je suis pas le méchant.
Normalde Pan'ın da kötü adam olmaması lazımdı.
Peter Pan non plus.
Şu anda kulaklığımdan senin kötü adam olmadığını söylüyorlar.
Je les ai dans mes oreillettes, me disant que vous n'êtes pas un méchant.
Ve birdenbire kötü adam sen oluverirsin.
Ça se passe comme ça.
Çok hızlı bir şekilde 1000 kötü adamın hakkından geldim.
Je pouvais décapiter 1000 méchants super rapidement
Başından beri kötü adam Silas'ın tüm planı kendini öldürüp her nereye geçecekse oraya geçmek ve ölü kız arkadaşı Amara'ya kavuşmaktı.
Pour commencer le plan complet de Silas était de se tuer, de passer là où il devait passer, et d'être réuni avec sa petite-amie morte Amara.
Şimdiye kadar dünyaya gelmiş en kötü adam benim.
Je suis la pire personne ayant existé.
Kötü adam.
Le méchant Ahjusshi.
Kötü adam hakkında bana bir şeyler anlatabilir misin?
À propos de ce méchant Ahjusshi... Tu penses que tu peux m'en dire plus?
Kötü adamı cezalandırmak için.
Pour punir le méchant Ahjusshi.
Resimleri gördün ve kötü adamı gösterdin.
Tu as vu des photos et tu as identifié le mauvais Ahjusshi.
Acı çekme sırası sende, ikincil kötü adam. - Batman ve...
Batman et- -
Kötü adamı bulmak zorundayız, amir Roosevelt.
On doit trouver un méchant, Lieutenant.
Kötü adamı bulmamız gerekiyor, amir Roosevelt.
On doit trouver un coupable, Lieutenant.
- Silahlı kötü bir adamı durdurabilecek tek şey silahlı iyi bir adamdır, onu da alamıyoruz.
Je peux pas en acheter un. La seule chose qui arrête un méchant avec fusil c'est un gentil avec fusil.
Kötü adam olmayı istemiştim...
Je voulais toujours être le méchant, mais, ils me mettaient au poste de procureur.
Patronun, Jerry, çok ama çok kötü bir adam.
Ton patron, Jerry... C'est un très très sale type.
Ama sanırım bu kötü bir adamın söyleyeceği şey.
Je suppose qu'un méchant dirait ça.
Hayır! Hayır, ben kötü, kötü bir adamım!
Tu es un homme bien.
- İyi bir dayakla o çocuğu adam etmenin kötü bir tarafı yok.
Il n'y rien chez ce garçon qu'un bon coup de fouet ne soignerait pas. Oui
Adam, döneminin en kötü siyasi haftasını geçiriyor.
Politiquement, c'est la pire semaine de son mandat.
Kötü haber ise, adam tam bir güvenlik delisi.
La mauvaise c'est qu'il est un taré de sécurité.
Taylor Warren beni, adamın 1990'da bir öğrenci grubuna aynı sözleri daha kötü bir üslupla dile getirdiği bir konuşmaya yönlendirdi.
Taylor Warren m'a parlé d'un speech qu'il a fait en 1990 à groupe d'étudiants où il disait la même chose, en pire.
Şansı biraz kötü mü gitmiş adamın, ha?
Ce gars a eu une période de malchance, n'est-ce pas?
Bugün yakalayacak kötü bir adamı olan bir saha ajanıyım.
Aujourd'hui, je suis un agent avec un méchant à attraper.
Adam kendini Buddy Boyle saçmalığına kaptırınca zaten kötü olan evlilikleri daha da kötüye gitti.
Quand lui était obsédé par la satanée mission de Buddy Boyle, un mariage déjà mauvais n'a fait qu'empirer. Il lui répétait :
- Ona göre kötü adam benim.
Il a la rage d'un homme blanc.
Kötü adam olmadığıma ikna edebileceğimi düşündüm. Yanılmışım.
Ce qui veut dire pas de confidences sur l'oreiller avec ton copain.
O adamın hayatını mahvetmesine izin vermek gibi kötü bir alışkanlık ediniyorsun.
Tu le laisses encore ruiner ta vie. On me le dit souvent.
"Ben kötü bir adamım." diyebilir misin?
Dis, "Je suis méchant".
Ben kötü bir adamım.
Je suis méchant.
- "Ben çok kötü bir adamım," de.
Dis, "Je suis très méchant."
- Ben çok kötü bir adamım.
Je suis très méchant.
Harvey... Tanıdığım adam ölümüne savaşırdı ama kötü niyetle değil.
L'homme que j'ai connu aurait combattu jusqu'au bout, mais il a toujours opéré selon les règles.
Ne zaman labaratuar önlüğümle bilim adamlarının yanından geçsem hepsi "bu bilim adamı, bilimde çok kötü." moduna giriyor.
A chaque fois que je suis avec d'autres scientifiques dans ma blouse blanche, ils disent tous, "Cette scientifique n'est pas douée pour les sciences".
Diğer bir kısmı da bu adamın kötü bir adam olduğunu ve ona güvenmemem gerektiğini söylüyor.
En partie car tous les os de mon corps me disent que c'est un sale type, je n'ai pas confiance en lui.
Adam beni deliğe tıktı. Hangisi daha kötü sence.
Il m'a jeté dans un trou, c'était déjà méchant.
Kongre Üyesi Dandridge, Adam Irving tıp merkezi gibi tesislerin açıldığını görmek yerine meslektaşlarına kötü örnek olup başka konularla uğraşmamalıdır. Nedense bunlar bu ülkede adet haline geldi.
Et la membre du Congrès Dandridge m'a assuré qu'elle va pousser ses collègues à suivre son exemple de sorte que les installations comme le centre médical Adams Irving deviennent la règle dans ce pays, et pas l'exception.
Adamım, dünyadaki en kötü bilardo oyuncususun sen.
T'es le pire joueur au billard.
Anika Marnay ateş edeni hatırlamıyor olabilir, ama işin kötü yanı adam kadını hatırlıyordur.
Anika Marnay ne peut pas se rappeler du tireur, mais il y a fort à parier qu'il se souvient d'elle.
- Esas kötü adam kim?
Qui est le vrai salaud ici?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]