Ne yapardın traducir francés
2,203 traducción paralela
Sen olsan ne yapardın?
Qu'aurais-tu fait?
Ya dışarıda olan senin çocukların olsaydı ne yapardın?
Et si c'était votre enfant dehors?
Eğer yerimde olsaydın ne yapardın?
Que feriez-vous à ma place?
Eğer bizim çocuklarımızdan bir tanesi olsaydı ne yapardın?
Que ferais-tu si c'était l'un de nos enfants?
Kızınla tekrar birlikte olabilme şansın olsa, ne yapardın?
Que feriez-vous si vous aviez l'occasion d'être de nouveau auprès de votre fille?
En az güvenebileceğini düşündüğün insan sana en çok istediğin şeyi verebilecek olsaydı, ne yapardın?
Que faire quand celui en qui tu as le moins confiance peut vraiment te donner ce que tu veux plus que tout?
Sen olsaydın ne yapardın, ha?
Qu'auriez-vous fait?
Durum tersi olsaydı, Michael elimde olsaydı Scylla da sende olsaydı, ne yapardın?
Dans la situation inverse, si c'était Michael qui était là, et que vous aviez Scylla, que feriez-vous?
Peki, birisi "eli uzun" u öldürseydi, ne yapardın?
Si on le tuait, vous feriez quoi?
Ne yapardın?
- Que penserais-tu?
- Daha sonra ne yapardın?
Que ferais-tu?
LAE tedarikçiyi bulunca büyük uyuşturucu davanızda ilerleme kaydettiniz. Normal şartlar altında ne yapardınız?
Si tu travaillais sur une affaire de trafic de drogue et qu'on avait trouvé le fournisseur, que ferais-tu en de telles circonstances?
Asıl soru, eğer öğrenirsen onu durdurmak için ne yapardın?
Si vous l'aviez su, qu'auriez-vous fait pour l'arrêter?
Sen olsan ne yapardın, Bill?
Et si c'était toi, Bill?
1800 yıl boyunca Godric olarak yaşasaydın ne yapardın?
Si dans 1 800 ans, tu étais Godric?
Bugün ölsem ne yapardın?
Que feriez-vous si je mourais aujourd'hui?
Öleceğini bile bile, Meredith'le birkaç ay daha geçirmek,... acı çekişini ve hasta halini izlemek ile hayatınının geri kalanını Meredith gibi görünen ama o olmayan biriyle geçirmek arasında seçim yapman gerekse ne yapardın?
Que ferais-tu si tu devais choisir entre passer quelques mois de plus avec Meredith, sachant qu'elle va mourir, la voyant souffrir, la voyant malade, et passer le reste de ta vie avec quelqu'un qui ressemble à Meredith, mais qui n'est plus elle.
Sen olsaydın, ne yapardın?
Tu ferais quoi?
Sophie ile ayrıldınız ve çocukları aldı farz edelim, sen ne yapardın?
Oui, mais si vous vous quittiez, elle veut Clark. Tu ferais quoi?
Benim yerimde olsan sen ne yapardın?
Que ferais-tu à ma place?
Sen ne yapardın?
Tu ferais quoi, toi?
Siz ne yapardınız, cinsel perhize girmesini mi öğütlerdiniz?
Mais je veux dire, quoi faire... prêcher l'abstinence?
Siz olsanız ne yapardınız?
Qu'auriez-vous fait?
Peki sen ne yapardın?
Et tu aurais fait quoi?
Ne yapardın? Dua eder miydin?
Tu prierais?
- Ne yapardın?
- Que voulez-vous faire?
Dedektif, merak ediyorum, maç esnasında sizin burnunuz kanasaydı ne yapardınız?
Inspecteur, je suis curieuse, si vous saignez du nez en faisant du sport, - que faites vous?
- Ne yapardınız? - Ne mi yaparım?
- Qu'est-ce que vous faites?
Yatağında onun gibi bir karı olsaydı sen ne yapardın?
Avec un "avion" sous la couette, tu bouges, toi?
Benim yerimde olsan, sen ne yapardın?
À ma place, que feriez-vous?
Anne, değer verdiğin birisi kendini müthiş zanneden işe yaramazın teki olsaydı sen ne yapardın?
Qu'est-ce que tu ferais si quelqu'un à qui tu tiens était un loser mais pensait être génial?
Benim için en fazla ne yapardın?
Que ferais-tu au maximum pour moi?
22 yaşında olsan ve hayatındaki en harikâ kadınla tanışsan ne yapardın?
Tu fais quoi quand tu rencontres la fille la plus cool dès 22 ans?
Ne yapardın?
Qu'arriverait-il alors?
Onlar olmasa ne yapardın?
- Que ferais-tu sans eux?
Yeni bir şansın olsa ne yapardın?
Que ferais-tu si tu avais une autre chance?
Eğer yerimde olsaydın ne yapardın?
Et je ne sais pas si c'est vrai.
O şeyle ne yapardım bilemiyorum.
Je n'aurais pas su quoi en faire.
- Sen ne yapardın?
Comment tu t'y prendrais?
Ama bir radyo Thomas Jefferson'ın eline geçseydi ne yapardı biliyor musunuz?
Mais si une radio tombait dans les mains de Thomas Jefferson, vous savez ce qu'il ferait?
Eğer biri Sophie'yi ele geçirse, sen ne yapardın?
- Tu abandonnerais si c'était Sophie?
A.O.N.Y Artie olsa ne yapardı?
QQFA. Qu'est-ce que ferait Artie?
Zengin adamların ayakçısı olmadan önce ne iş yapardın?
Qu'est-ce que tu faisais avant de devenir le garçon de courses d'un homme riche?
Ne iş yapardın, sahil güvelik mi?
Tu faisais quoi? Garde-côte?
Kim olsa yapardı, ama sen yapmadın.
N'importe qui d'autre l'aurait coupé. Et tu ne l'as pas fait.
Size yemin ederim Bay Stokes, o suya gömülen arabada olsaydım o kızın hayatını kurtarmak için elimden ne geliyorsa yapardım.
Je vous jure, M. Stokes que si j'avais été dans cette voiture, j'aurais tout fait pour sauver la vie de cette fille.
İhtiyacım vardı ve ne iş olsa yapardım.
Je voulais un travail, n'importe lequel.
Sen olsan ne yapardın?
- Que ferais-tu?
Sen ne yapardın peki?
Que lui offrez-vous?
Eğer bana böyle bir şeyle gelseydin. Ben yapmam gerekeni yapardım. Ve şimdi içinde bulunduğun gibi bir kargaşa içinde olmazdın.
Si tu étais venu m'en parler, j'aurais pu faire mon travail... et tu ne serais pas dans le pétrin où tu es.
Uyuşturucu aldığını ya da başka kötü şeylerini görmeyeyim diye yapardı.
Elle essayait de ne pas me faire voir ce qu'elle faisait.
ne yapardınız 33
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
ne yapacaksın 1355
ne yaptın 710
ne yapıyorsunuz 1080
ne yapıyorsun burda 17
ne yapıyorsun ya 16
ne yapmak istiyorsun 234
ne yani 731
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
ne yapacaksın 1355
ne yaptın 710
ne yapıyorsunuz 1080
ne yapıyorsun burda 17
ne yapıyorsun ya 16
ne yapmak istiyorsun 234
ne yani 731
ne yapacağız 1293
ne yapıyorsun orada 124
ne yapabilirim 379
ne yapayım 319
ne yapmam gerekiyor 155
ne yazık 321
ne yazık ki öyle 24
ne yapıyorsunuz siz 45
ne yazık ki 622
ne yapıyorsun sen 411
ne yapıyorsun orada 124
ne yapabilirim 379
ne yapayım 319
ne yapmam gerekiyor 155
ne yazık 321
ne yazık ki öyle 24
ne yapıyorsunuz siz 45
ne yazık ki 622
ne yapıyorsun sen 411