English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ O ] / Oraya gideceğim

Oraya gideceğim traducir francés

457 traducción paralela
En iyi köpükler neredeyse oraya gideceğim. "
J'irai là où sont les meilleures bulles! "
"Oraya gideceğim ve evliliğimizi kutlayacağım!"
Je me lance et je fête notre mariage!
New York'a gitmek için yola çıktım ve oraya gideceğim... açlıktan ölmem gerekse bile. Hayır efendim.
Non, monsieur.
Eğer sadece otobüs ücreti olursa, biriktireceğim ilk parayla ben de oraya gideceğim.
J'irai aussi, dès que j'aurai économisé l'argent du billet en autobus.
Çıldırmışlar.Oraya gideceğim onlara öyle söyle.
Je vais aller le leur dire.
Bir şekilde oraya gideceğim.
J'irai là-bas.
Oraya gideceğim.
II va falloir que j'y aille.
Sim ve Mİzzell'in işaretlerinden emin olmak için oraya gideceğim.
Je vais voir ce que fait Sims là-haut.
Oraya gideceğim ve bakacağım... ve eğer onu görürsem alnının ortasından vuracağım.
Je vais grimper là-haut et si je le vois, je lui mets une balle entre les yeux.
Oraya gideceğim.
J'y vais.
İş için oraya gideceğim.
C'est la que j'allais. Vous avez entendu parler de lui?
Yeni yıl geldiğinde, oraya gideceğim.
J'irai là-bas dès le jour de l'an prochain.
Ben oraya gideceğim.
J'y vais.
Haftasonu oraya gideceğim için...
Je devais passer le week-end là-bas.
Tabii gece varsa. Güney'deki dağların oraya gideceğim.
J'irai inspecter au sud, vers les montagnes.
Schraffts kız arıyormuş. Yarın oraya gideceğim.
Schraffts cherche des serveuses.
Benden haberleri yok. Ben de yalnız başıma oraya gideceğim.
Ils ne me connaissent pas, donc j'agirai seul.
Kitapçı diyorum, oraya gideceğim.
- Je vais te le chercher.
Eğer yakında dönmezlerse iş çıkışı oraya gideceğim.
Ils seraient allés chez le patron.
Biliyor musunuz, Doktor, ah, ben şimdi oraya gideceğim, ve merak ediyordum, acaba...
Vous savez... J'y vais, je me demandais...
Oraya gideceğim.
Je vais lui parler.
Ama oraya gideceğim. Aklımda, bana bel bağlayarak bekleyen bizimkileri ekmemek dışında hiçbir şey yok.
J'y vais dans la seule intention de ne pas les faire attendre.
Fakat ben senden daha yaşlıyım ve oraya gideceğim.
Je suis bien plus vieux que vous. Et pourtant j'y vais!
Ben pek yakında oraya gideceğim.
C'est moi qui irai, et bien trop tôt!
Şimdi evdedir. Oraya gideceğim.
Je vais faire un saut.
Sana göstereceğim. Oraya gideceğim ve incinebilir olacağım.
Je m'en vais me rendre vulnérable.
Belki daha da fazla 25 yıl sonra... ben de oraya gideceğim.
Ou même plus. Dans 25 ans, moi aussi,... je m'en irai, sur le dos... de Késakichi.
Aya gideceğim, Tanrı adına yemin ederim ki, oraya gideceğim.
Je vais sur la lune, je te jure devant Dieu que j'y vais.
Rehabilitasyona direnecektir. Onu tanırım. Bu hafta sonu baskın yapıp, oraya gideceğim.
À mon avis, il résistera à la réinsertion, mais je vais aller le voir ce week-end, même si je dois forcer la porte.
Motorla oraya gideceğim.
J'y vais!
Ben ganimetleri almak için oraya gideceğim.
J'irai réceptionner la marchandise.
Oraya kendim gideceğim. Sen de Anderson.
Je vais y aller, vous aussi Anderson.
Benim gideceğim Surrey'deki Richmond. 10 mil ötedeymiş ve beni oraya sen götürecekmişsin.
Le mien est dans le Surrey à 10 lieues.
Eve gidip karımı ve ailemi göreceğim ve oraya tek başıma gideceğim!
Je rentre voir ma femme et ma famille et je rentre seul!
- Stüdyo numarası 5 - Oraya nasıl gideceğim?
- Au plateau no 5.
- Galiba oraya gideceğim. - Onlara ne anlatacaksın ki?
- Et si j'y allais maintenant?
Oraya yeni yıl gelir gelmez gideceğim.
Dès que la nouvelle année sera venue, moi j'y partirai sûrement.
Oraya tek başına gideceğim.
J'irai seul.
Oraya nasıl gideceğim Frank?
Et comment veux-tu que j'ailles là-bas?
- Sanırım gideceğim oraya.
Je crois que j'irais.
Bu sefer oraya senden önce gideceğim.
Cette fois, j'arriverai avant toi.
Odacı orda değildi ama oraya tekrar gideceğim.
La concierge était pas là, mais j'ai l'intention d'y retourner pour questionner les locataires.
Oraya çalışmaya gideceğim.
Je vais y aller pour travailler.
Oraya nasıl gideceğim Frank?
C'est par où?
Oraya nasıl gideceğim?
Comment je vais y aller?
Bir gün ben de oraya gideceğim.
J'irai, un jour.
Öğleden sonra oraya onu görmeye gideceğim.
J ´ irai la voir cet après-midi.
Oraya tek başıma gideceğim.
Non.
Oraya, Somafree'ye destekle gideceğim.
Bon Dieu. Alors je retourne à Somalibre.
Oraya ben gideceğim.
- Non, moi, je vais y aller.
Ben, oraya biraz erken gideceğim.
Je vais le prouver très rapidement.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]