English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ S ] / Sanırım burada

Sanırım burada traducir francés

2,205 traducción paralela
Sanırım burada bir yanlış anlaşılma var.
Oh, je pense qu'il y a une erreur.
Sanırım burada çok fazla sıcak tensel bölge dolanıyor derdin.
On peut dire qu'il a beaucoup de bouts de peau dans le coin.
Evet, Sanırım burada memurlar var.
Je crois qu'ils sont touchés.
Hayır, sanırım burada kalacağım.
Non, je pense que je vais rester ici.
- Bilmiyorum. Sanırım burada bir Incil ya da bir tane bile aile resmi olmamasından biraz rahatsız oldum.
- Je ne sais pas si je suis plus troublé par le fait que vous n'avez pas de bible ou qu'il n'y a pas une seule photo de famille.
Sanırım burada olacaktı. - Evet.
Je crois qu'elle est là.
Sanırım burada işimiz bitti.
- Eh bien, je pense qu'on a fini.
Yapma, t-2'ye kadar gitmiş. - İşte bu yüzden estetiği seçtim. - Sanırım burada da şey var...
Elle est arrivée au T2.
Sanırım burada bir şey buldum.
J'ai trouvé quelque chose.
- Burada bir takım ayakkabı izleri buldum, sanırım burada kurbanla birlikte olan birisine ait.
J'ai des empreintes partielles de chaussure de quiconque était ici avec notre victime.
Sanırım burada bir hareketlenme oldu.
- Les choses bougent ici.
Sanırım burada ne kadar kıldan bahsettiğimizi anlamadın.
C'était du boulot, il y avait un paquet de poils.
Sanırım burada iki kurşun bir arada.
Je crois que ce sont 2 balles écrasées ensemble.
Sanırım burada çeşitli demek istedin.
Je pense qu'il y a une faute à "garniture."
Arama emrinde yazan bütün istenilenleri sanırım burada bulabileceksiniz.
Vous verrez que nous sommes en conformité avec le mandat.
Harika, dostum. Sanırım burada yaptığınız muzipliklerin fitilini zamanında ben ateşledim.
Eh bien, je suppose que j'ai un peu tracé la voie pour le genre de tours que vous faites ici.
Sanırım burada kalıp çıkışı koruyacağım.
Je vais rester ici et garder la voie d'exfiltration...
Bay Başkan, sanırım burada görmeniz gereken bir şey var.
M. le maire, il y a un truc que vous devez voir.
Sanırım burada onlara "haham" diyorlar.
Je crois qu'on l'appelle rabbin ici.
Evet, evet biliyorum. Ama sanırım şu anda burada, Selanik'te. Onunla konuşmam gerekiyor.
Je crois qu'en ce moment, il est ici, à Thessalonique, et je dois lui parler.
Sanırım maktul burada.
Je crois que notre homme devrait se trouver ici.
Sanırım bu yüzden burada yaşıyoruz. Size nasıl yardım edebilirim, Bay- -
Votre consultant, M. Monk, est un psychologue diplômé?
Sanırım kadın burada öldürüldü.
Certains restent invaincus.
Toplanmayı bitirmeliyim ve sanırım onu burada bir yerde bıraktım.
Je dois finir mes valises et je pense que je l'ai laissé ici.
Ed Dykstra R.C.M.P Vancouver şube müdürü. Burada sizin için çalışan iki dostum var. Ve onların bazı psişik bilgileri var.
Je suis le chef adjoint Ed Dykstra du R.C.M.P. de Vancouver, et je suis avec deux gars pour qui vous travaillez, ils ont des informations psychiques sur Pierre Despereaux.
Sanırım birkaç saat burada kalacağım.
Je vais rester quelques heures.
Ama sanırım onlar da beni gördü burada.
Mais il m'ont vu aussi.
sanırım kısa bir ara versek iyi olur işte burada, Jane.
Tiens, vas-y, Jane. Ça va.
Sanırım neden burada olduğunu biliyorum, ama inan bana, ben de en az senin kadar kızgınım. - Angie- - -
Je crois savoir ce que tu fais ici et crois moi je suis aussi scotchée que toi.
Tamam, sanırım Charlie burada sorumluluklarını çok iyi bir şekilde yerine getirmiş oldu.
Charlie a très bien rempli son rôle ici, n'est-ce pas?
Sanırım gelinimiz de burada.
Je suppose que c'est votre binôme?
Silahlı birisinin olabileceğini söyledi. Sanırım, burada birisinde silah olsa bilirim.
Je le saurais si quelqu'un avait une arme ici au travail.
Hayır, hayır, efendim, burada o isimde çalışan biri yok... Ama ben size etrafı gezdirmekten mutluluk duyarım.
Personne de ce nom ne travaille ici, mais je suis là.
O zaman burada olmam iyi bir şey sanırım.
Alors, j'ai bien fait de venir.
Sanırım tam burada...
Je pense qu'elle est juste ici.
Sanırım mücadele burada başlayıp hangarda sonlamış.
Alors la bagarre a pu commencer ici et finir dans le hangar.
Evet. Sanırım zanlımızı yaralayan, burada yatan Albert.
Oui, et je pense qu'Albert a blessé notre suspect ici.
Evet, rahatlamana bak. Sanırım bir süre burada olacağız.
- Mets-toi à l'aise, je pense qu'on va rester là pour un moment.
Burada olduğumuza göre pek fazla alıcı çıkmamış sanırım.
Si on est là, c'est que vous n'avez pas eu - beaucoup d'offres.
Sanırım bu işi burada yapmam gerekecek.
Je vais la faire ici.
Sanırım ikiniz de neden bugün burada olduğumuzu biliyorsunuz.
Vous savez pourquoi nous sommes là.
Yani sanırım artık burada iki tane Jack var.
- Ça nous fait deux Jack.
Biliyor musun, Pat, sanırım, burada bitirsek, iyi olacak.
Vous savez quoi... Je pense qu'on a fini.
Aramızda kalsın, sanırım bu yüzden beni burada tutuyorlar.
Entre nous, je pense que c'est pour ça qu'ils me gardent.
Sanırım bizim... Sanırım bizim burada kalmamız... - Geceyi burada geçirmemiz gerekecek.
On va probablement être obligées d'attendre ici toute la nuit.
Sanırım Bones'in söylemeye çalıştığı şey.. .. burada beraber olduğumuz için ne kadar mutlu olduğu.
Je crois que ce que Bones essaie de dire, c'est que... on est heureux d'être tous ensemble.
Sanırım gelecekteki mesleğini planlamak için burada değilsin.
Tu n'es pas ici pour décider de ton avenir.
Sanırım Hetty hâlâ burada.
- Hetty doit encore être là.
Burada küçük bir dostumuz var. Sanırım ekibin işine engel olduğu için onu rapor edeceğim.
On a un petit ami un peu curieux qui perturbe le tournage.
Sanırım bir süre burada olacağım.
Je vais y passer un bout de temps.
Bu gece burada kalmanız gerekecek sanırım.
Vous devriez passer la nuit ici.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]