Ya burada traducir francés
3,848 traducción paralela
Ya burada olma sebebi bensem?
Et si j'étais la raison de sa présence?
"Ya burada ölürsem?"
Et si je mourrais ici? "
Ya burada durup etrafta sikini sallayıp zamanımı boşa harcatırsın ya da Celmis'e, Ian Mitchell'in burada olduğunu ve iyiliğinin karşılığını almaya geldiğimi söylersin.
Soit tu restes ici à te branler et à gaspiller mon putain de temps, soit tu vas dire à Celmis que Ian Mitchell est là et qu'il veut qu'il lui retourne la faveur.
- Joe'ya burada olduğunu haber vereyim.
Je vais prévenir Joe que tu es là.
Tanrı'ya burada olduğundan daha uzak olamazsın.
Tu ne peux pas être plus loin de Dieu qu'ici.
Peki ya burada ne zaman bir değişiklik olsa benim daha kötü bir odaya geçiyor olmam ne olacak?
Et moi? À chaque changement, j'ai un bureau encore pire?
Ve burada karşı karşıya olduğumuz durum,'feromonlarım çılgına döndü'fiyaskosu.
Et ce qui se passe maintenant est une sorte de fiasco du à des phéromones qui sont devenues folles.
- Ondan bahsediyordun ya. Şu serseriden. Burada ölmüş ya.
- Vous pensiez à lui, à ce... ce vieux fou qui est mort ici.
Kovamazdım ya. Onu bu sabah burada gördüm.
Je ne pouvais pas le renvoyer.
Burada konu demokrasi ya da bayrak değil, güç.
Pas à propos de démocratie ou du drapeau... à propos de pouvoir.
Burada öleceksin, fazla uzun da sürmez yarın ya da pazar günü yemekten sonra.
Tu vas mourir un jour, et d'ici peu... Demain, ou peut-être dimanche après la bouffe.
Burada konuşabileceğimiz bir akrabası ya da arkadaşı var mıydı?
Est-ce que vous lui connaissez d'autres amis à qui on devrait parler?
Ben de burada oturup sorularını basitçe evet ya da hayır diye cevaplıyorum.
Je reste là et je réponds à leurs questions, à condition qu'elles ne nécessitent que oui ou non comme réponse.
Ama burada ne ile karşı karşıya olduğunu biliyoruz.
Mais nous savons à quoi il fait face ici.
Christopher zamanında burada olsa bile kimseye bir şey olmadan bunun son bulacağını sanmıyorum ya da daha kötüsü olmadan.
Même si Christopher est ici à temps, je ne vois pas comment cela pourrai finir sans que personne ne soit blessé... Ou pire.
Eğer burada başka bir eleman varsa... -... kiminle karşı karşıya olduğumuzu bilmek isterim.
S'il y a un autre joueur à la table, j'aimerai savoir à quoi on a à faire.
Geri dönüp Jason'ın küçük fahişesi olursun, ya da... burada kalırsın...
Tu peux retourner faire la petite pute de Jason, ou... tu peux rester ici...
Ya bizimle dürüst olursun yada patronuna gerçekten neden burada olduğumuzu söyleriz. Kız hiç gelmedi.
Alors vous allez être honnête avec nous, ou alors on va dire à votre patron pourquoi nous sommes réellement ici.
Jack'in ailesi yok ve, ablam annemize bakmakla meşgul.... bu yüzden Çarşamba'ya kadar burada olamaz...
Les parents de Jack sont morts, et ma soeur est s'occupe entià ¨ rement de notre mà ¨ re, donc elle ne peut pas être là avant mercredi...
Ya kıçını kurtarmak için burada olmasaydım?
Imagine que je sois pas là.
Ya da debelenmeyi bırakırsın, ben de seni hemen burada öldürürüm.
Ou vous abandonnez, et je vous tue sur-le-champ.
Hannah'ya yeni bir isim ve yeni bir pasaport çıkartacak güce ve bağlantılara sahip. Ama madem yeni hayatında göründüğü kadar mutlu o zaman burada ne işi var? Neden benimle uğraşıyor?
Il avait le pouvoir et la possibilité de donner à Hannah un nouveau nom, nouveau passeport, mais si elle est autant heureuse qu'elle ne le laisse paraitre dans sa nouvelle vie alors pourquoi est-elle ici, semant la pagaille?
- Kurşun yemiş bir adamın burada yattığına eminim. - Görmediğimi söyledim ya.
Eh bien, je suis sûr qu'il y a un homme allongé ici avec une balle en lui.
"Kadınlara ve çocuklara uygun bir yer değildir çünkü burada yakın zamandaki anlaşmazlığın muharipleri, göçmenler ve özgürlüğüne kavuşmuş zenciler ter döker ve çekiç sallamadıkları ya da ray döşemedikleri zamanlar sık, sık içer ve Hıristiyanlığa yakışmayan şeyler peşinde koşarlar."
Ce n'est pas un endroit pour une femme ou des enfants, comme l'homme qui a travaillé ici, les vétérans des derniers conflits, les immigrants, et les négros libre, Ils boivent souvent et ont des activités anti chrétiennes lorsqu'ils ne sont pas en train de taper sur un marteau ou de poser des rails,
Biliyorsun, tüm gün burada birbirimize laf dokundurup, birbirimizin sinirlerini sınayabilir ya da zırvalamayı kesebiliriz.
Tu sais, toi et moi pourrions rester ici toute la journée à grincer des dents et agacer les nerfs de chacun, Ou nous pouvons arrêter les conneries.
Ben - - ya Karen onları biz burada kıçımızın üstünde otururken öldürürse?
- Je vais les trouver... - et si Karen les tuent pendant qu'on reste assis sur nos fesses?
Burada değil ama. Ya da burada.
Mais pas ici je pense.
Ya hala burada yaşıyor asbestos var mı diye düşünüyorsam?
Qu'arrive-til si j'reste ds cet appart à me demander s'il y a de l'amiante
Siyah pantolonla kahverengi ayakkabı giyemezsin demek için burada değilsin ya.
Tu n'es pas ici pour m'empêcher d'assortir chaussures marron et pantalon noir.
Ne kadardır burada çalışıyorum ya?
Ça fait combien de temps que je travaille ici?
Sen dönene kadar burada kalacağım. Ya da kalmam.
Je resterai ici jusqu'à ce que tu reviennes... ou pas.
Ya da burada da yaşayabilir.
Ou, il pourrait vivre ici.
Salı günü akşam ya da gece - Onu dolaştırırken burada park etmiş bir araba gördün mü?
Et a propose de mardi après midi, soir- - quand tu l'as promenée, as-tu vu une voiture garée par ici?
Parmak izini al ve ayırıcı izlerini belirle. Burada doğmuş ya da daha önce gelmiş olabilir.
Relève des empreintes, n'importe quel signe distinctif, trouve s'il est né ici, s'il a été vu ici.
Burada oturup tüm cevaplar bendeymiş gibi ya da yeteri kadar biberim varmış gibi davranmayacağım.
Je ne peux pas m'asseoir ici et prétendre avoir toutes les réponses. ou assez de poivre moulu. ( Bruits de pas qui approchent )
Yeni bir şans yerine, ona bir seçim hakkı sunalım... Bizimle gelip, Rumple'ın hücresinde yaşasın, 91 00 : 04 : 57,411 - - 00 : 05 : 00,345 ya da burada kalsın.
Au lieu d'une seconde chance, on lui laisse le choix... revenir, vivre ses derniers jours dans la cellule de Rumple, ou rester ici.
- Ne oluyor burada ya?
Ho... whoa, qu'est-ce qu'il se passe ici?
Burada Melinda'ya zarar vermek isteyen birisi var mı?
Est-ce que quelqu'un aurait voulu du mal à Melinda?
Burada olduğuna ya da bir ara burada olduğuna inanıyoruz ve bulmaya niyetliyiz.
Nous pensons qu'elle est ici ou qu'elle l'était.
- Eğer burada ise ya da bir ara gelmişse, artık yok.
Vous comprenez? Eh bien, si elle était ou avait jamais été ici, elle n'y est plus maintenant.
Müdürünle konuşmak istiyorum. Ya da amirinle. Burada siktiğim kim yetkiliyse!
Je veux parler au directeur ou à votre supérieur, peu importe qui est le responsable ici!
Burada Tanrı'ya bizden daha yakın olan balıklar bile var.
Il y a même des poissons qui sont plus près de Dieu que nous.
- Ya o kaynak burada, bizim taraftaysa?
Et si cette source était quelque part ici avec nous?
Ya bu cinayeti itiraf eder, burada kalırsın ya da seni Lahey'e sınırdışı eder, insanlığa karşı işlenmiş 17 suçtan hüküm giymiş biri olarak orada kendini kurtarmak zorunda kalırsın.
Soit vous avouez le meurtre, et vous êtes jugé ici soit on vous déporte à la Hague, où vous devrez répondre de 17 accusations de crimes contre l'humanité pour lesquels vous avez déjà été accusé.
Eşyalarımı Londra'ya gönderdim, o yüzden burada kalıyorum.
Mes affaires sont à Londres, donc je loge ici.
- Ya da Randy Roughhouse burada defibrilatörle oynayıp ve biyonik bacaklarının çalışmasını sağlayan ana işlemciyi yaktı mı?
- Ou est-ce que Randy Roughhouse l'a zappé au défibrillateur et détruit la puce qui actionnait ses jambes bioniques?
Ya da burada Mısırlılarla bağlantısı olan birine.
Ou ici avec des liens égyptiens.
Burada kimsecikler yok.
Ya personne ici.
Kötü bir şey değil. Bir bebek ya da bir hayvana zarar vermek gibi bir şey değil ama yaptığından pişman olduğu için burada çalışması gerekiyor.
Rien de grave, elle n'a blessé aucun animal ou bébé, ou quoique ce soit, mais maintenant elle doit juste travailler içi pour dire désolé, pour ce qu'elle a fait
Ayrıntıya inecek olursak, burada.
Et, plus pécisément, ici.
Burada yazana göre Stephanides ve şu Clifford Baylor kimse bara yarı yarıya ortaklar.
Il est justement indiqué que Stephanides et quiconque que le diable de Baylor Clifford détenait une participation de 50-50 dans notre bar.
buradayım 1669
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
burada mısın 154
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
burada mısın 154
burada neler oluyor 706
burada ne yapıyorsun 1049
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne var 74
burada ne işim var 33
buradaydı 142
buradasınız 63
buradan git 21
burada dur 141
buradalar 298
burada ne yapıyorsun 1049
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne var 74
burada ne işim var 33
buradaydı 142
buradasınız 63
buradan git 21
burada dur 141
buradalar 298