Endişelenme tatlım traducir portugués
151 traducción paralela
Endişelenme tatlım.
Não perca o valor, linda.
Endişelenme tatlım.
Não te apoquentes, querida.
Endişelenme tatlım.
Então, querida tia, não esteja preocupada.
Endişelenme tatlım, dudağını yerine koyarlar.
Não se agite, podem voltar a pô-lo.
Sen Candy için endişelenme tatlım.
Não te preocupes com a Candy.
Hadi, bu kadar fazla endişelenme tatlım.
Vá lá, não te preocupes tanto, amor.
Tamam, endişelenme tatlım.
Qual é o meu nome? Não se preocupe, querida.
Bu çok ilginç ama endişelenme tatlım göründüğü kadar kötü değil.
Isto é tão interessante, mas não se preocupe, querida. Não é tão ruim quanto parece.
Endişelenme tatlım!
Não esteja nervosa.
Endişelenme tatlım.
Não te preocupes, querida.
Endişelenme tatlım. Bu durumu düzeltiyorum.
Não se preocupe querida, vou arrumar.
"Endişelenme tatlım"... Çadır yanmadan önce dediğin şey de buydu.
"Não se preocupes querida", não disse isso quando a carpa pegou fogo.
Benim için endişelenme tatlım.
Não se preocupe por mim, querida.
Endişelenme tatlım.
Deixa lá, querida.
O tavalar için endişelenme tatlım, ben nasıl temizleneceğini biliyorum.
Não te preocupes com as frigideiras. Sei como lavá-las.
Sen endişelenme tatlım.
Não te preocupes, amor.
Endişelenme tatlım.
Não tenhas medo, querida, não vamos magoar-te.
Endişelenme tatlım.
Admite apenas. Sossega, não te vamos fazer mal.
Endişelenme tatlım.
Não te preocupes querida.
Endişelenme tatlım.
Não te rales, querido.
Oh, endişelenme tatlım. Bu sadece bir zaman sorunu.
Não se preocupe, querida, é apenas uma questão de tempo.
Endişelenme tatlım. İyi olacaksın.
Não te preocupes vais ficar bem.
Endişelenme tatlım, onu öldürecek değil.
Não te preocupes, querida. Ele não a vai matar.
Yani endişelenme tatlım, iyi olacaksın.
Portanto, não te preocupes, querida, vai correr tudo bem.
Endişelenme tatlım.
Aquele homem.
Hoşçakal tatlım. Benim için endişelenme.
Adeus, meu amor.
Endişelenme, tatlım.
Não te preocupes, querida.
Gördüğümden de emindim. Pekala, endişelenme tatlım.
Bem, não te preocupes, querido!
Bir şey için endişelenme, tatlım.
Não se preocupe, querida.
- Endişelenme, tatlım.
Não te preocupes, docinho.
Bu babanızın, "Oops!" deme yoludur. Endişelenme, tatlım.
Se sonhaste que o Al estava no teu quarto eu é que devia pedir-te desculpa.
Endişelenme, tatlım. Ben halledeceğim.
Não te preocupes, carina, vou dar um jeito a isto.
- Tatlım, bunun için endişelenme.
Oh, querida. Não te preocupes com isso.
Endişelenme, tatlım.
Não te preocupes.
Endişelenme, tatlım.
Não te preocupes, querido.
Endişelenme, tatlım.
- Não te preocupes, querido.
- Endişelenme, tatlım.
- Não se preocupe, minha querida.
Bu çılgın plana sadık kalacağına ve ben dönene kadar bir yenisine başlamayacağına söz ver. Tatlım, her şey yolunda. Endişelenme.
- Eu fico bem, não te preocupes.
Zootie, endişelenme tatlım. Bebeği bulacağız.
Encontraremos o bebé.
Tatlım endişelenme.
Linda, não te preocupes. Isto...
Endişelenme, tatlım, ben hallederim.
Não te preocupes com isso. Eu faço isso.
Onlar için endişelenme, tatlım.
Não te preocupes com eles.
Tatlım, lütfen endişelenme.
Querida, não te preocupes.
Mm, endişelenme tatlım.
Não se preocupe, querido.
Endişelenme tatlım.
- Não te preocupes, querida.
- Endişelenme, tatlım.
Não sei porquê. Não se preocupe, querida.
Ah, tatlım. Eric'in dedikleri hakkında çok fazla endişelenme.
Querida, não te preocupes muito com o que o Eric disse.
O yüzden endişelenme, tatlım.
Não te aflijas.
Tatlım, endişelenme sakın.
Não tens que te preocupar.
- Endişelenme tatlım.
- Não te preocupes, querida.
Tatlım, Viyetkong beni 18 ay boyunca incitemedi ve onlara gülerek gittim. - Baban için endişelenme.
Fofinha, os vietcongs tiveram 18 meses para me magoar e saí de lá a rir-me na cara deles.
tatlım 9499
tatlim 61
tatlım benim 20
endişelenme 2019
endiselenme 17
endişeleniyorum 63
endişe 26
endişelenmeyin 418
endişelendim 49
endişeliyim 71
tatlim 61
tatlım benim 20
endişelenme 2019
endiselenme 17
endişeleniyorum 63
endişe 26
endişelenmeyin 418
endişelendim 49
endişeliyim 71