Hatırlamaya çalışın traducir portugués
156 traducción paralela
Hatırlamaya çalışın, Helen!
Tente lembrar-se, Helen!
Eğer sözlerim bir bilim adamından çok bir bankerinkine benziyorsa, hatırlamaya çalışın, bu bizimki gibi bir enstitünün devamı için.
Se pareço mais banqueiro que cientista, lembrem-se que é preciso dinheiro para gerir um instituto.
- Hatırlamaya çalışın.
- Tente lembrar-se.
Hatırlamaya çalışın.
Tente lembrar-se.
Ne gördüğünüzü hatırlamaya çalışın.
Tente lembrar-se do que viu.
- Hatırlamaya çalışın.
- Procure lembrar-se.
Lütfen, hatırlamaya çalışın.
Por favor, tente recordar.
Bu arada bu kadını öldürmek için sebebi olabilecek herhangi bir isim varsa hatırlamaya çalışın.
Enquanto isso, pode dar-me nomes de quaisqer pessoas... que pudessem ter um motivo para matar esta mulher?
Tekrar hatırlamaya çalışın.
Vamos recomeçar.
Rüyalarınızı hatırlamaya çalışın
Nem pergunte. Lembre-se de seus sonhos.
Vasiyetnamenizi en son nerede gördüğünüzü hatırlamaya çalışın, Mademoiselle.
- Tente lembrar-se onde o guardou.
Benim gözetimim altından başka bir yere herhangi bir sebeple ayrılmanız halinde, size verilen ayrıcalıkları geri almak zorunda kalacağımızı lütfen hatırlamaya çalışın. Evet, elbette.
Por favor, tente lembrar... que, se sair desta area sozinho, por qualquer motivo... seremos forçados a revogar seus privilegios.
Doktor, bunun biraz kafa karıştırıcı olduğunu biliyorum, ama hatırlamaya çalışın, siz sadece sanal bir geminin, sanal olan görüntüleme sistemini, yok ettiniz.
Doutor, s-sei que isto está um pouco confuso, mas tente lembrar que você destruiu apenas o sistema de imagem holográfica numa nave holográfica... um holograma num holograma.
Yüzünü hatırlamaya çalışın.
Tente lembrar-se da cara dele.
Hatırlamaya çalışın.
Tente recordar-se.
Pekala. Hatırlamaya çalışın.
Se se lembrar...
Bu gece orada göreceğin insanların isimlerini hatırlamaya çalış. Erkekleri kast ediyorum.
Tente memorizar os nomes de todas as pessoas que vai ver esta noite.
Ölü olmanın nasıl bir şey olduğunu hatırlamaya çalışıyor.
Está a tentar-se lembrar de como era estar morto.
Bu arada sen de, o gün aklını ne kadar kaçırmıştın hatırlamaya çalış.
Entretanto, veja se consegue lembrar-se até que ponto enlouqueceu.
Hatırlamaya çalışın.
Voltemos no tempo.
Verdiğin tepkiyi hatırlamaya çalış ve bu akşam... - notlarını yazarken güzelce tanımla.
Tente recordar-se da sua reacção e descrevê-la exactamente... quando escrever hoje à noite.
O zaman neden hatırlamaya çalışırsın?
Então, por que tentas recordá-las?
Şimdi, iki adamın içeri girdiği, onları ilk gördüğün anı hatırlamaya çalış.
Agora pense na altura em que os dois entraram e os viu.
- Burada neler yaptığını hatırlamaya çalış. - İşte, yine başladık.
- Mas não se lembra do que fez aqui?
Bugünlerde iyi üniversite başkanları bulmanın ne kadar zor olduğunu hatırlamaya çalış.
É bom que se lembre como está difícil hoje em dia conseguir bons diretores de faculdade.
Hatırlamaya çalış Edith,... seni kayaların orada neyin korkuttuğunu.
Tenta lembrar-te, Edith, o que foi que te assustou no rochedo.
Daha sonra, sadece sıfatı okuyacaksınız ve o söylediğiniz sıfatın hangi kelimeye ait olduğunu hatırlamaya çalışacak.
Depois disso o senhor dirá somente o adjetivo e ele terá que puxar pela memória e dizer para cada palavra o adjetivo correspondente.
Dan, bu kayıtların... nerede ve ne zaman yapıldıklarını hatırlamaya çalış.
É importante sabermos quando e onde fez esta gravação.
Doğum günlerini hatırlamaya çalışırsın, pek fazlasını hatırlayamazsın.
Tentas lembrar-te dos aniversários, não te lembras de muitos.
Tüm kadınları hatırlamaya çalışırsın.
Tentas lembrar-te de todas as mulheres.
Bu gece evdeki hırsız alarmını açtım mı hatırlamaya çalışıyorum.
Só estou a tentar lembrar-me se liguei o alarme de casa, esta noite.
Rungstedland'da... doğduğum odada kalıyor... ve Afrika'nın renklerini hatırlamaya çalışıyordum.
Fiquei no quarto onde tinha nascido... em Rungstedlund... e tentei lembrar as cores de África.
Nasıl çalıştığını hatırlamaya çalışıyorum. Huey'e alışmışım.
Estou tentando lembrar-me como esta coisa funciona.
"Beraber Çalışma" kampanyasını ne zaman başlattıklarını hatırlamaya çalışıyorum.
Estou a tentar lembrar de quando começaram essa campanha.
Gerçek düşmanın kim olduğunu hatırlamaya çalış, Will.
Tente lembrar quem é o verdadeiro inimigo, Will.
Ben Şef O'Brien için çalışırken onun nasıl yaptığını hatırlamaya çalışacağım.
Acho que vamos descobrir o que aprendi com o Chefe O'Brien.
Banyoya giderken "Ben nasıl yürüyordum" diye hatırlamaya çalışırsınız.
Tentamos lembrar-nos de como se anda, a caminho da casa de banho.
Sadece hazırladığın bütün tabakları hatırlamaya çalışıyorum.
Estava a tentar lembrar-me de todos os pratos que fez.
- Hatırlamaya çalışmalısın anne.
Preciso que se tente lembrar.
Hayatımızın bu döneminin sonuna gelirken kendimizi güzel günleri hatırlamaya, kötü günleri unutmaya çalışırken buluyoruz.
Ao chegarmos ao fim desta fase da vida, tentamos recordar os bons tempos e esquecer os maus.
Babanın yerini hatırlamaya çalış.
Vê se lembras onde está o teu pai.
Geçmişte yaptıklarını hatırlamaya çalış? Bilmiyorum, olabilir.
Tentar reviver as glórias do passado?
Hatırlamaya çalışır mısın?
Lembras-te?
Bazen kıyıya yakın olduğumuz zaman, ben sadece gözlerimi kaptıyorum ve onu tutmaya çalışıyorum. hayal etmeye, onunla ilgili herşeyi hatırlamaya çalışıyorum.
Por vezes, quando estamos perto da costa, apenas... fecho os meus olhos e tento... tento imaginar... e lembrar-me de como era tudo.
Bak, bir gecede değişmeni beklemiyorum, ama bizlerin birer dron olmadığını, lütfen hatırlamaya çalış.
Olhe, eu não espero que você mude da noite para o dia, mas tente se lembrar que não somos um bando de zangões.
Bu yüzden, tolerans göstermen geren anlarda, onların kim olduğunu hatırlamaya çalış.
Assim, quando você estiver irritada apenas tente ser tolerante, e lembre-se... eles não tem culpa de ser o que são.
Şu kısa boylu, sarışın aktrisin adını hatırlamaya çalışıyorum. 1 950'ler ya da'40'lardan.
Há semanas que me tento lembrar do nome daquela actriz baixa e loira dos anos 50, ou talvez dos 40.
Sadece nerede yaşadığını hatırlamaya çalış tamam mı?
- Tenta recordar onde vives.
Adını hatırlamaya çalışıyorum. Neydi?
Estou a tentar lembrar-me do nome dela.
Gerçekten çok kötü bir söz duyduğunda yanıldıklarını hatırlamaya çalış, olur mu?
Quando ouvires uma coisa mesmo muito má pensa que é a coisa errada, sim?
Hatırlamaya çalışmalısın.
Você tem que tentar lembrar.
çalışın 67
hatırlamıyorum 685
hatıra 18
hatırlıyorum 715
hatırla 239
hatırladın 20
hatırladın mı 1207
hatırlıyor musun 713
hatırladım 301
hatırladın mı beni 20
hatırlamıyorum 685
hatıra 18
hatırlıyorum 715
hatırla 239
hatırladın 20
hatırladın mı 1207
hatırlıyor musun 713
hatırladım 301
hatırladın mı beni 20
hatırlatma 18
hatırlayacağım 21
hatırım için 37
hatırlamıyorum bile 17
hatırlarsanız 25
hatırlarsın 61
hatırlarsan 31
hatırlayamadım 36
hatırlamıyorsun 28
hatırlıyorsun 67
hatırlayacağım 21
hatırım için 37
hatırlamıyorum bile 17
hatırlarsanız 25
hatırlarsın 61
hatırlarsan 31
hatırlayamadım 36
hatırlamıyorsun 28
hatırlıyorsun 67