Katil traducir portugués
16,631 traducción paralela
Ama ikiniz de bir katil içgüdüsüyle dövüşmüyorsunuz.
Mas nenhum de vós luta com um instinto assassino.
Girişkenlik azlığınızı seven bir katil vardır dışarıda bir yerde mutlaka.
Tenho a certeza que há um assassino à solta de que gosta da sua falta de iniciativa.
Keşke ben de senin için aynı şeyi söyleyebilsem soğuk kanlı katil.
Queria dizer o mesmo de um assassino a sangue-frio.
Sen bir katil değilsin, Thea.
Não és assassina, Thea.
Katil geldi.
Ele é o assassino.
Senin kim olduğunu öğrenmek katil arılar, koma hazmetmesi zor şeyler hem bana yaptığınız iğnenin etkisi de geçiyor.
Descobrir quem tu és, as abelhas assassinas, o coma, é muito para digerir. E o efeito da intravenosa está a começar a passar.
Bütün dünyaya göre Black Canary artık silah çeken bir katil.
Para o mundo, a Canário Negro é agora uma homicida.
Gidip de bir katil için çalışamazsın.
Não podes trabalhar para uma assassina.
Hangimiz katil acaba?
Qual de nós os dois será o assassino?
Bu benim eşim için, pis katil!
E isto é pela minha esposa seu assassino.
Bu kadar sorumluluk alsan da halen katil itin tekisin.
Tens toda esta responsabilidade e continuas a ser um imbecil homicida.
İki tane mürekkep yalamış hanımevladını seri katil enselemeye yanımda götüremem.
Não posso ter dois jornalistas idiotas na detenção de um assassino.
"New York Polisi seri katil olayını eline yüzüne bulaştırdı."
"Polícia Arruína Caso de Assassino em Série."
Bize katil diyorlar.
Estão a chamar-nos de assassinos.
Bunlardan önce de katil puştun tekiydin.
Já era um sacana assassino antes disto tudo.
Sen katil de değilsin, suikastçı da.
Não és uma homicida ou uma assassina.
Şimdiyse soğukkanlı bir katil.
Agora é um assassino a sangue frio.
Sadece kiralık bir katil.
Sou apenas uma mercenária.
Artık kiralık katil falan mısın?
O quê? Agora és assassino a soldo?
Şimdiyse soğukkanlı bir katil.
É um assassino a sangue frio.
Sen bizi katil zaman korsanlarına satmakla meşgulken Leonard ve ben neredeyse ölüyorduk.
Sabes, enquanto estavas ocupado a entregar-nos a um pirata temporal homicida, Leonard e eu quase morremos.
Rip bir katil değil.
Rip não é um assasino.
Katil kaptanımızı bulma konusunda şansımız yok mu?
Nenhuma sorte em encontrar o nosso capitão homicida?
Sen bir katil değilsin.
Tu não és um assassino.
Her halükârda katil olacaksın.
Seja como for, és um assassino.
Başta Katil Balina Kevin ve Kaplumbağa Tammy olacaktk.
Supostamente, seríamos Kevin, a Baleia Assassina, e Tammi, a Tartaruga.
Sonra katil balinanın, kaplumbağanın doğal düşmanı olduğunu öğrendik.
Depois descobrimos que essas baleias são os inimigos naturais das tartarugas.
"Katil alıcı" diyorlar onlara.
Chamam-lhes "matadouros".
Bir seri katil.
Ele é um assassino em série.
Evet, kontrolden çıktı çünkü Frank bir katil, tamam mı?
Sim, porque o Frank é um assassino. Isso é caótico.
Frank psikopat bir katil.
- Ele é um assassino psicopata.
Demem o ki, belki bir zamanlar bu onun masum olup olmadığı ya da bir cins, bilirsin, manyak katil olup olmadığıyla alakalıydı, ama o gemi uzun süre önce kalktı, Nelson ve Murdock'taki kariyerinle beraber.
Talvez, há muito tempo, isto tenha sido sobre ele ser inocente ou ser um assassino psicopata, mas isso já não está em causa, tal como a sua carreira na Nelson e Murdock.
Çünkü o manyak bir katil değil.
Porque ele não é um assassino psicopata!
Manyak bir katil değildi.
Ele não era um assassino psicopata.
Bu adam bir katil.
Este tipo é um assassino.
Vicdan ve empati sahibi olmayan bir katil olduğunuz söyleniyor.
Chamaram-lhe um assassino incapaz de empatia ou remorso.
- Katil, kleptomanyak ve ateş delisinin mi?
Uma assassina, um ladrão e um piromaníaco? Bingo.
Çünkü katil olma gerçeği gözünü korkutuyor gibiydi.
Sim, porque tu pareces ter um problema em ser uma assassina.
Fark etmez çünkü katil kim biliyorum.
Isso não importa porque eu sei quem é o assassino.
Çünkü... ve bunu dediğime inanamıyorum katil annen değil.
Porque... e nem acredito que esteja a dizer isto... O assassino não é a tua mãe.
Dışarda hala bir katil var, Lucifer.
Ainda há um assassino solto ali fora, Lucifer.
Merhaba, katil.
Olá, assassina.
Katil mi?
Assassina?
Demek cezalandırılması gereken gerçek bir katil var.
Então, um assassino fidedigno à solta que precisa ser castigado.
- Adam azgındı, katil değil.
Ele estava com tesão, não assassino.
Ty'ın katil olmadığını ispatlamaya neden bu kadar meraklısın?
Porque estás tão obcecado em provar que o Ty não é o assassino?
Ty Huntley'nin eski sevgilisi Debra Macall'dı katil.
Debra Macall, a ex do Ty Huntley, ela é a assassina.
Ortada bir seri katil falan yok.
Não há assassino em série em lado nenhum.
Ve bu seni bir katil yapmıyor.
E isso não te faz um assassino.
Christopher katil olsaydı şimdiye çoktan ölmüş olurdum.
O Bosworth veio ter comigo.
Sanırım, peşinde bunca katil varken..
Acho que não estás a ser paranóica, quando há uma horda de assassinos à espera de te apanhar.