English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ N ] / Nerede olduğunu bilmiyoruz

Nerede olduğunu bilmiyoruz traducir portugués

269 traducción paralela
Jeff'in şimdi nerede olduğunu bilmiyoruz.
Não sabemos onde está agora o Jeff.
Nerede olduğunu bilmiyoruz.
Não, e não sabemos onde possa estar.
Nerede olduğunu bilmiyoruz ve büyük olasılıkla da bize yardımcı olmayacak.
Certamente não quer colaborar e desapareceu.
Guitry'nin dediği gibi, "Aşkın, nerede olduğunu bilmiyoruz artık."
Ou como dizia o Sacha Guitry : "Já não se sabe a quem dar o coração." Ela olhou-me.
- Nerede olduğunu bilmiyoruz.
- Não sabemos onde está.
Gezegenin nerede olduğunu bilmiyoruz.
- Não sabemos onde fica o planeta.
Kim olduğunu ya da nerede olduğunu bilmiyoruz.
Quem ele é, ou onde está, ninguém sabe.
Nerede olduğunu bilmiyoruz.
Não sabíamos onde estavas.
Bayanlar ve baylar, nerede olduğunu bilmiyoruz.
Senhoras e senhores, não sabemos onde está.
Aradığınızı ona söylerim ama, korkarım Julie'nin nerede olduğunu bilmiyoruz.
É bom ouvir-te também, mas estou preocupado com a Julie.
Ama kim ve nerede olduğunu bilmiyoruz.
Não sabemos onde ele está e nem quem ele é.
Dinle dostum, söyledik size. Nerede olduğunu bilmiyoruz.
Escute, amigo, nós já lhe dissemos que não sabemos onde ele está.
Nerede olduğunu bilmiyoruz.
- Não sabemos onde é que está.
Canımızı kaybedemeyiz. Graff ve birliğinin nerede olduğunu bilmiyoruz.Her an gelebilir.
Graff e os outros que nos perseguem podem estar bem perto.
Allah'ın adı üzerine yemin ederim, nerede olduğunu bilmiyoruz, tüm bildiğimiz Meksika'da olduğu.
Juro por Deus, não sabemos onde ele está. Tudo o que ele disse foi México e ele...
- Ancak kadının nerede olduğunu bilmiyoruz.
- Mas não sabemos onde ela possa estar.
- Nerede olduğunu bilmiyoruz.
Não o deixamos ir, e estamos todos mortos.
Vampirlerin nerede olduğunu bilmiyoruz. Gidip onunla konuşacağım...
Não sabemos onde estão os da irmandade.
Nerede olduğunu bilmiyoruz.
Não sabemos onde.
Artık malın nerede olduğunu bilmiyoruz!
Agora não sabemos onde a coisa está!
Eğer Dylan'ın başı dertte değilse, ve unutma, onun nerede olduğunu bilmiyoruz, yolumuzun üzerinde olursa kesinlikle zarar görecektir.
Se Dylan não está com problemas, e lembra-te, nós não sabemos se ele está, um ataque pode definitivamente acabar com tudo.
Ve bu sefer, nerede olduğunu bilmiyoruz.
E, desta vez, não sabemos onde.
Hemen haberleri sunmanı istiyoruz. Onun nerede olduğunu bilmiyoruz.
queremos-te como pivô agora.
Onun nerede olduğunu bilmiyoruz.
Não sei onde ele está.
- Nerede olduğunu bilmiyoruz.
- Não fazemos ideia onde ela está.
Doğru, ama onun nerede olduğunu bilmiyoruz bile.
Certo, mas nem sequer sabemos onde ele está.
Nerede olduğunu bilmiyoruz.
Não sabemos onde está.
Nerede olduğunu bilmiyoruz.
- Não sabemos onde estava.
Sekreteri, "Şehir dışında, nerede olduğunu bilmiyoruz." derdi.
A secretária dizia que ele estava fora da cidade.
Bir hafta ortadan kaybolurdu. Sekreteri, "Şehir dışında, nerede olduğunu bilmiyoruz." derdi.
Ele desapareceu por uma semana ou mais e a secretária dizia que ele estava fora da cidade e que não sabia onde tinha ido.
Tam olarak nerede olduğunu bilmiyoruz...
Não sabemos ainda onde vão ser entregues as drogas.
Nerede olduğunu bilmiyoruz.
Não sabemos aonde ele está.
Nerede olduğunu bilmiyoruz.
Não sabemos onde é que ela está.
Hâlâ 21 : 15 ile 22 : 47 arasında nerede olduğunu bilmiyoruz.
Ainda não sabemos onde ela esteve das 21 : 15 às 22 : 47.
Şu anda o genç kız morgda ve biz oğlunuzun nerede olduğunu bilmiyoruz.
Agora essa rapariga está na morgue e o seu filho está desaparecido.
Şu anda enkaz olduğumuz gerçeğini bir kenara bırakırsak oraya varma gibi bir umudumuz yok ve zaten nerede olduğunu da bilmiyoruz.
Fora o facto que somos náufragos, não temos nenhum meio de chegar lá, e que não sabemos de qualquer maneira onde é, sim.
Jamie, hırsızların kim olduğunu nerede olduklarını ya da çaldıkları parayla ne yaptıklarını bilmiyoruz.
Jamie, não sabemos quem são, onde estão ou o que fizeram com o dinheiro... o teu dinheiro.
Nerede olduğunu bilmiyoruz.
Não sabemos onde ela está.
- Nerede olduğunu da bilmiyoruz.
- Também não sei onde ela está.
Ayrica, nerede oldugunu bilmiyoruz.
Aliás, nao sabemos onde está.
Hidetora'yı nasıl teslim edeceğiz, daha nerede olduğunu bile bilmiyoruz?
Isto não faz sentido, pois nem sequer sabemos onde se encontra Hidetora.
Sesi teybe kayıtlı ama kim olduğunu ve nerede bulabileceğimizi bilmiyoruz.
Temos a voz dele gravada, mas não sabemos quem é, nem onde está.
Nerede olduğunu hiç bilmiyoruz.
Nunca sabemos onde está, o que está fazendo.
Biliyor musun, yapmak isteriz, fakat, ne olduğunu ve nerede olduğunu bile bilmiyoruz.
Gostaríamos de o fazer mas, sinceramente, Sarris, não sabemos o que é, nem sequer onde está.
Hala nerede olduğunu ve neler yaşadığını bilmiyoruz.
Ainda não sabemos onde ela estava... ou o que aconteceu com ela.
Nerede olduğunu hâlâ bilmiyoruz.
Continuamos sem saber do paradeiro dela.
Hepimiz burada durduğumuz için riskteyiz ve biz, biz onun nerede olduğunu bile bilmiyoruz.
Colocamo-nos todos em risco, para assegurar um lugar, que nem sequer sabemos onde fica!
Nasıl göründüğünü, nerede olduğunu ve ne zaman kaybolduğunu bilmiyoruz.
Nós não sabemos como é que ela é, onde é que está... e não sabemos quando é que desapareceu.
- İsyancıların karargahının nerede olduğunu bile bilmiyoruz.
Nem sabemos onde é o quartel - general dos rebeldes.
Şimdi nerede olduğunu hiç bilmiyoruz!
Agora nunca vou saber aonde é que está!
Bunun kimin elinde olduğunu ve bunu nerede serbest bırakmayı planladıklarını bilmiyoruz.
Não sabemos quem tem posse desse vírus ou onde vão libertá-lo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]