Yürüyüşe çıktım traducir portugués
146 traducción paralela
Yürüyüşe çıktım.
Fui dar um passeio.
- Hayır. Ben yürüyüşe çıktım. Buradan geçiyordum.
Saí só para dar um passeio e calhou passar por aqui.
Yürüyüşe çıktım sadece.
Saí para passear. Só isso.
- Yürüyüşe çıktım.
- Fui dar um passeio.
Alıp başımı yürüyüşe çıktım yine de sana rastlamayı ummuyor değildim.
Também vim dar uma volta. Apesar de estar à espera de te encontrar.
Hava o kadar güzeldi ki, erken kalkıp bahçede yürüyüşe çıktım.
Estava um dia magnífico, acordei cedo e dei um passeio pelo jardim.
O dehşete düştüğüm gün geldiğinde Elsa ile son bir kez yürüyüşe çıktım.
bem chegou o dia que eu temia... Fui dar o último passei com a Elsa.
Uzun bir yürüyüşe çıktım.
Eu fui dar uma longa caminhada.
Ormana yürüyüşe çıktım ve bir dere kenarına oturup bileğimi kestim.
Fui para a floresta... deitei-me ao lado de um ribeiro e cortei-me.
Dün gece bir yürüyüşe çıktım.
Saí para dar uma caminhada ontem a noite.
uyku tutmadı, Yürüyüşe çıktım.
Não conseguia dormir, fui dar uma volta.
Sadece yürüyüşe çıktım.
Fui dar uma volta.
Biraz Docks yakınlarında yürüyüşe çıktım.
Fui dar um passeio junto às Docas.
Yürüyüşe çıktım ve sana rastladım.
Fui passear e encontrei-a.
Yürüyüşe çıktım.
Vim passear.
Sonra annem biraz uzanmak için otele gitti, ben de başkentimizi gezmek için yürüyüşe çıktım.
A seguir, a minha mãe foi descansar para o hotel, e eu fui ver a capital.
Geçen gece çekice ihtiyacım oldu ve mahallede yürüyüşe çıktım.
Eu precisava de um martelo e andava pelo bairro.
Uzun bir yürüyüşe çıktım ve bana olduğuna inandığım şeylerde hatalı davranmış olabileceğimi yeniden düşündüm.
Tenho estado em uma longa caminhada, e concluiu que eu poderia ter sido errado em termos de o que aconteceu comigo.
Sadece yürüyüşe çıktım.
Eu estava só a dar uma volta.
Biraz yürüyüşe çıktım.
Fui dar uma volta.
- Yürüyüşe çıktım.
- Fui caminhar.
- Yürüyüşe çıktım.
Dei um passeio.
Yürüyüşe çıktım.
- Fui dar um passeio.
- Yürüyüşe çıktım. Kahve içtim.
- Fui dar uma volta, beber um café...
Ve ögleden sonra bahçede uzun bir yürüyüşe çıktım ve Charlotte'un bahçıvanla öpüştüğünü gördüm.
Á tarde, fui andar pela propriedade... e vi Charlotte beijando o jardineiro.
General, dün gece 03.00'de hattımızda yürüyüşe çıktım.
Ontem, percorri a linha às três da manhã.
- Çok sıkıldım ve yürüyüşe çıktım.
Cansei de ficar aqui e fui caminhar.
Yürüyüşe çıktım.
Fui dar uma volta.
Yürüyüşe çıktım.
fui-me a dar uma volta.
Yürüyüşe çıktım.
- Só a dar um passeio.
Kanyonda yürüyüşe çıktım.
Fui dar um passeio.
- Yürüyüşe çıktım.
- vim dar uma volta.
- Biraz yürüyüşe çıktım.
- Bem, fui dar um passeio.
- Arkadaşlarımla yürüyüşe çıktım.
- Vim dar um passeio com os meus amigos.
Çünkü daha önce yüz kez burada yürüyüşe çıktım.
Já fiz este percurso cem vezes.
- Yalnızca yürüyüşe çıktım.
Ia dar uma voltinha.
Uyandım, uyuyamadım, o yüzden yürüyüşe çıktım.
Acordei, não consegui dormir e saí a caminhar.
Uyuyamayınca yürüyüşe çıktım.
Não conseguia dormir, fui dar uma volta.
"Yürüyüşe çıktım, sonra gelin. Jennifer" - Merhaba Emma.
Olá, Emma.
Ben de yürüyüşe çıktım ve ışıklarınızı gördüm... Düşündüm belki de...
Fui dar uma volta e vi as vossas luzes acesas e achei que...
Kafamı boşaltmak için yürüyüşe çıktım. Bana söylediklerini düşünüyordum :
Saí para dar uma volta e clarificar a cabeça e estava a pensar no que o senhor me tinha dito.
- Yürüyüşe çıktım.
- Fui dar uma caminhada.
Evet, yürüyüşe çıktım.
Pois, fui dar uma volta.
- Yürüyüşe çıktığımı söylersin.
- Diga que só fui dar uma volta.
Sanırım, Teğmen Clark'la yürüyüşe çıktı.
Penso que foi dar uma volta com o Clark.
Biraz yürüyüşe bile çıktık ve bu benim için büyük bir olay özellikle de uzun süredir dışarı çıkmadığım düşünülürse.
Sinto-me muito melhor e até pude sair para passear com elas. Para mim foi maravilhoso, pois há muito tempo que não saía.
Bir yürüyüşe çıktığımızda her yeri gösterip "ah, ah" diyordu.
íamos passear e ela apontava para tudo a dizer : "Ai-ai."
Güney Boston sokaklarında ay ışığında yürüyüşe çıktığını mı?
Que estava a dar um passeio pelas ruas de Boston?
Sana yürüyüşe çıktığımı söyledim, sarhoştum...
Já lhe disse, fui dar um passeio. Estava bêbado...
Ne, yürüyüşe filan mı çıktık?
Vamos fazer uma caminhada?
Sanırım bilmen gerek, geçen gece yürüyüşe çıktığımda yani işte kendi halimde giderken
Mas penso que você precise saber, enquanto eu caminhava outra noite, e, bom, preocupada com meus próprios problemas, é claro...
çıktım 33
yürüyorum 69
yürüyüşe 21
yürüyelim 51
yürüyor 36
yürüyerek 26
yürüyemiyorum 22
yürüyün 829
yürüyeceğim 44
yürüyordum 18
yürüyorum 69
yürüyüşe 21
yürüyelim 51
yürüyor 36
yürüyerek 26
yürüyemiyorum 22
yürüyün 829
yürüyeceğim 44
yürüyordum 18