Öyleyse yap traducir portugués
562 traducción paralela
Öyleyse yap! Ne bekliyorsun?
Então o que esperas para começar?
Öyleyse yap.
Então, acorde-o.
Midesini patlatmış olabilir. Eğer öyleyse yapılacak bir şey yok demektir.
O grão inchou e agora está o dobro de tamanho.
Bir şeyin yapılamayacağını duymak istemiyorum. Önemli olan ne yaptığınız, öyleyse yapılacak!
E tome nota, a mim näo me importa porque näo há, mas o que fez para que houvesse.
Öyleyse yapılacak.
Assim será!
Öyleyse İtalyan ordusunda ne yapıyorsunuz?
- Não o sei.
Öyleyse bunu neden yapıyorsun?
E porque estás a fazer isto?
- Öyleyse ne yapılacak?
- Que mais posso fazer?
Öyleyse beni bronzdan yapılmış olarak görmüyor musun?
- Não te pareço de bronze?
Oh, pekala öyleyse, ben yapıyorum.
Muito bem, bato-lhe eu.
Öyleyse benim için bir şey yap, olur mu?
Então faz uma coisa por mim, fazes?
Öyle bir yapın ki... Öyleyse Kendinizi burada rahat hissedin.
Decore-o de forma a que... bem você se sinta bem aqui.
Öyleyse ne yapıyorsun burada?
Então, que fazes aqui?
Şey, öyleyse siz bana yapın.
Queres fazer comigo? Diz-me uma palavra.
Biraz daha yap öyleyse!
Faça então mais um pouco!
Öyleyse bir şeyler yap. Kahrolası uşak olan sensin.
Então limpa, és suposto ser o criado!
Öyleyse bu evlilik yapılmalı...
Então, assim será.
Yap öyleyse.
Cumpra a tarefa.
Öyleyse senin onayın olmadan yapılmak zorunda!
Vai ser feito sem o seu consentimento. Não!
# Öyleyse sana yanlış yapıyor
"então está a fazer-te mal."
# Öyleyse sana yanlış yapıyor
"Então está a fazer-te mal."
Öyleyse... sıcak bir şeyler pişir, sıcak kahve yap ve sonra telsizle Londra'yı ara.
Faça alguma comida e café quentes, e depois contacte Londres pelo rádio.
Öyleyse bir şey yap!
Faz alguma coisa...
- Yap öyleyse.
- Então, pinta!
Öyleyse ne yapıyorlar?
Então, o que fazem?
Yap öyleyse, tatlım.
Por favor, goze então, docinho.
- Yaparsan yap öyleyse.
- Então, vai em frente.
- Öyleyse bir şey yap!
- Então faça alguma coisa!
- Öyleyse niye yapıyorsunuz?
- Então porque o faz?
Yap öyleyse.
Faça-o, então!
- Ne yapıyoruz öyleyse?
- Então o que estamos fazendo?
Öyleyse sadece blöf yapıyordunuz.
Então está apenas a fazer bluff.
Öyleyse yapıyoruz.
Fá-lo-emos então.
Bu konvoyun politik bir gösteri amacıyla yapılmadığını bilmek istiyoruz. Ve eğer öyleyse bunun amacı nedir?
Nós gostaríamos de saber se este comboio... é algum protesto e se for... qual é o seu objectivo.
Öyleyse yap.
Para trás. Bem, faz isso.
- Öyleyse sen yap.
- Por que não lutas tu?
Yap öyleyse.
Entäo, força.
Öyleyse ne yapıyoruz?
Então o que fazemos?
- Öyleyse nazikçe yap.
Vinte e sete.
Yap öyleyse.
Então aceita.
- Peki öyleyse Vinnie, yap.
Está bem Vinnie, vai.
Öyleyse, çetedir, madam, sizi soymak üzere hazırlık yapıyorlardır.
Era um bando, senhora.
Öyleyse ne yapıyoruz?
Então que fazemos?
- Öyleyse ne yapıyoruz?
- Então, o que estamos a fazer?
Öyleyse burada ne yapıyorsun?
Que tem feito, então?
Öyleyse başka bir şey yap, lanet olası.
Então faz outra coisa, por amor de Deus!
Yap öyleyse.
Então, faz isso.
Öyleyse öğret bana. Nasıl yapılacağını göster.
Então, ensina-me o que fazer.
Öyleyse neden bir çok şeyi artık birlikte değil de ayrı ayrı yapıyorlar?
Então porque fazem tudo em separado?
Hayır. Öyleyse, git şapkanın içine bokunu yap.
Então vai cagar no teu chapéu.
Öyleyse ödevini yap.
Então faz os teu deveres.
yapıyorsun 36
yaptı 88
yaptın 100
yapıyor 33
yaptım 350
yapamam 3103
yaparım 315
yapacağım 517
yapmayacağım 170
yaparsın 77
yaptı 88
yaptın 100
yapıyor 33
yaptım 350
yapamam 3103
yaparım 315
yapacağım 517
yapmayacağım 170
yaparsın 77
yapacağız 90
yapma 5445
yapmalıyım 51
yapamıyorum 389
yapmış 19
yapmalısın 91
yapalım 156
yapıyorum 103
yapmadım 132
yapıyoruz 20
yapma 5445
yapmalıyım 51
yapamıyorum 389
yapmış 19
yapmalısın 91
yapalım 156
yapıyorum 103
yapmadım 132
yapıyoruz 20
yapma ya 98
yapmak istiyorum 29
yaptılar 29
yapmadın 55
yapamaz 108
yapacak 54
yaptık 46
yapacak bir şey yok 96
yapar 46
yapmak istemiyorum 51
yapmak istiyorum 29
yaptılar 29
yapmadın 55
yapamaz 108
yapacak 54
yaptık 46
yapacak bir şey yok 96
yapar 46
yapmak istemiyorum 51