Bir şey yok traducir ruso
23,836 traducción paralela
Ama illa olacak diye bir şey yok.
Но это не означает, что такое не случится снова.
Yapabileceğiniz bir şey yok.
Вы уже ничего не можете сделать.
- Bir şey yok.
Нет!
Henüz pek bir şey yok.
Сначала, ничего особенного.
- Bir şey yok adamım.
- Ничего, мужик.
Bir şey yok. Her şey yolunda.
Всё хорошо.
- Hiç bir şey yok.
Ничего.
Bir şey yok bayım.
Вернитесь к себе. Сэр, всё в порядке.
Pek bir şey yok, ben sadece...
Почти ничего... Просто я...
Bir şey yok.
Никого.
"Aydınlık diye bir şey yok."
Ты сказал, что Света нет.
- Bir şey yok.
Ничего.
Bir şey yok.
Пустяки.
Kaybetmekte utanılacak bir şey yok, Mr. Castle... Sadece senin aşırı gururun Bunun farklı bir şekilde bitebileceğini sana düşündürüyor.
Не стоит стыдиться поражения, мистер Касл... только своей гордыни, из-за который вы решили, что возможен другой конец.
Endişelenecek bir şey yok.
Думаю, тебе не о чем беспокоиться.
Albaylar sizi bilgilendirmek için toplandı, fakat henüz kesin bir şey yok.
Штандартенфюреры собрались, чтобы отчитаться перед вами, сэр... но пока ничего конкретного.
Korkacak bir şey yok.
Нет повода для паники.
- Pek bir şey yok.
Не так много.
Kafatası ağrıya duyarlı sinirlere sahiptir ama beynin kendisinde olan herhangi bir şey yok, bu yüzden muhtemelen kendine isabet ettirdiğini fark etmedi.
Черепные нервы чувствительны к боли, а мозговые - нет, так что он, скорее всего, не понял, что произошло нечто большее, чем удар.
Hayır, zarar verici bir şey yok.
О нет. Ничего опасного.
Ondan uzaklaşmak diye bir şey yok. Seninle geçirdiğimiz her an senin hakkında ne hissettiğimi öğrenebilecek.
Невозможно укрыться от ее влияния. что я к тебе чувствую.
Yüzey altında bir şey yok!
На сонаре чисто
Bir şey yok.
Ничего.
Önemli bir şey yok.
Ничего. Он прислал сообщение.
- Hayır, telafi edecek bir şey yok.
Нет. Нам... мне не нужно ничего наверстывать.
Bir şey yok zaten.
У нас нет. Это не что-то.
Yapabileceğiniz bir şey yok mu?
И ничего не сделать?
- Bir şey yok mu yani?
- Значит, ничего нет?
- Kesinlikle bir şey yok.
- Определенно ничего.
Söyledim ya, Owen'la ben diye bir şey yok.
Я же говорила, никаких нас с Оуэном.
Büyütülecek bir şey yok.
- Ух ты. - Это ничего не значит.
Sorun olduğunu gösteren bir şey yok.
Я не вижу никаких признаков чего-либо.
- Bir şey yok.
- Ничего.
Burada düşünebileceğin bir şey yok.
Не фантазируй. Здесь нет пищи для твоих фантазий.
Robbins, yapabileceğin bir şey yok.
Робинс, ты ничего не можешь сделать.
Bir şey yok.
Все нормально.
Başka bir şey içtiği yok.
- Только его и пьет.
Sorun yok Joe, bir şey olmamış.
Все в порядке, Джо, ничего не случилось.
- Yok bir şey.
- Ничего.
- Hayır, yok öyle bir şey.
Нет, нет, конечно. Клянусь.
- Yok bir şey.
Нет, все в порядке.
- Neler oluyor? - Yok bir şey.
Что это было?
Şey, açıkça, kendine karşı kullanılabilecek herhangi bir silahı ele geçirmeye Ve tüm delilleri yok etmeye çalışıyor Kendi kimliği ve şeytanın oğlu olmasıyla ilgili.
Он явно пытается завладеть любым оружием, которое может быть использовано против него, и уничтожить все доказательства его настоящей сущности исчадия ада.
Bir şey yok anne.
Всё будет хорошо, Ма.
Yok bir şey ya. Yeni bir güne başlamanın heyecanı.
Ничего... рад встречи с новым днём.
Özgür kalmak diye bir şey yok.
Это невозможно.
Öyle bir şey yok deme, var.
что происходит?
Vaktimiz yok. Biraz daha yayılırsa kurtaracak bir şey kalmayacak.
Если оно распространится дальше, то спасать уже будет нечего.
Onun hakkında zerre bir şey bilen yok. Buraya ait değilsin.
Никто о нем ничего не знает.
Bir şey yok.
Эй, Антон. Все хорошо.
Yok bir şey.
Ничего.
bir şey yok mu 17
bir şey değil 1063
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey değil 1063
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şey söyleyebilir miyim 105