Unutuldu traducir ruso
103 traducción paralela
Meksika'da'Demokrasi'nin anlamı çoktan unutuldu.
Понятие настоящей демократии давно забыто.
Vortis'in krater ve yaylalarına dikilir, zamanın sessizliğinde yavaşça dokunummamış hale geliyorlar, ve onların girişi türümüz tarafından çok uzun zaman önce unutuldu.
Цепь кратеров и плато Вартиса захватила тишина, их красота надолго была забыта нашим видом.
Unutuldu mu? Öyle olacağını söylemiştim.
Дамы и господа, медам и месье, леди и джентльмены.
Hepimiz piyasadayız... tüm farklılıklar unutuldu... savaşı anımsatmanın gereği de yok.
Мы с вами все вместе, все различия забыты, и вовсе нет необходимости вспоминать о войне.
Yani, herşey unutuldu... o konuda hiçbir şey duymayalım.
Что ж, всё забыто и не будем больше об этом.
O zaman herşey unutuldu.
Тогда забыто.
Böylece dünyanın bir gezegen ve bizim de evrenin bir parçası olduğumuz fikri unutuldu.
Фундаментальная идея того, что Земля - это планета, что мы - жители вселенной, была отброшена и забыта.
- Ama artık bu olay unutuldu.
Но это в прошлом.
Yıllar geçti ve söz unutuldu.
Шли годы, обещание было забыто.
" Geçmiş silindi, silinme unutuldu.
"Прошлое уничтожено, уничтожение забыто."
Artık unutuldu ama.
Теперь это забыто.
Vampirler ve bu kale, hayaletleri ile birlikte uzun zaman önce unutuldu.
Случайные гости?
İnşa etme tutkusu soğudu ve yeniden inşa'nın coşkusu unutuldu, ve şimdi sadece hedonistik gerzeklerin yaptığı çöp yığınları var. ( Hedonistik :
Страсть к строительству приостыла и желания к реконструкции больше нет, и теперь эта мусорная куча производит только гедонистических идиотов. Вы ведь пытаетесь спасти город.
Madam Raikes ile olan saçma şeyler unutuldu. - Kadınlar, aşk için çılgınca şeyler yapıyor.
Его глупое недоразумение с мадам Рейкс забыто.
Pittsburgh'tan para geliyordu. Bir süre sonra da, Lufthansa işi unutuldu.
Деньги валили из Питтсбургa и даже заваруха с Люфтганзой началa постепенно устаканиваться.
Görüntü... Şirket benim için unutuldu.
Изображение... компания забыла обо мне.
Hepsi unutuldu!
Нет, все забыто!
Çok şey kaybettik, çok şey unutuldu acılar çekildi, kanlar aktı.
Столько было потеряно, Столько забыто столько боли и столько крови. И ради чего?
- Herşey unutuldu.
- Все прощено.
Unutuldu hepsi.
Это забыто.
Belki unutuldu, en son sefer buna kalkıştığımızda- -
Возможно, мы забыли, что в прошлый раз случилось с...
Ertesi gün bir gıdım olmuştu. Unutuldu.
На следующий день я получил хлыстом.
Ve bu arada halk unutuldu.
Все это время забывая о народе.
Numenore'nin kanı kalmadı, gurur ve itibarı unutuldu.
Иссякла кровь Нуменора, честь и доблесть забыты.
Unutuldu!
Уже забыл.
Sadece unutuldu.
О них просто забыли.
Herhalde o yüzden onun zaman paradoksu hakkındaki çalışması profesöre Nobel adaylığı kazandırırken senin halı küfü çalışman herkes tarafından unutuldu.
Я думаю, именно поэтому его работа над парадоксом времени заработала профессору Орфоллу номинацию на нобелевскую премию, а твоя работа о плесени ковров была всеми забыта?
80'li yılların başında birer şaka oldukları düşünülerek unutuldu.
В 80-х было объявлено, что это дело рук неких мошенников.
Bu kadar kişiyle görüşülene kadar onun orada ne yaptığı unutuldu.
Пока человек, коего допрашивают почти не забыл то, зачем пришел.
- Tamamen hem de her ayrıntısıyla, kesinlikle unutuldu.
- Забыта полностью, тотально, абсолютно.
Zamanla ipuçları kayboldu ya da unutuldu. Sadece bir kişi hatırlıyordu. Ve bu.
Спустя годы эти ключи терялись или забывались, пока не остался лишь один - это и было тайной, которую Чарльз Кэрролл вверил Томасу Гейтсу.
- Unut bunu dostum, tamam mı? - Unutuldu... unutuldu.
снять ее славные маленькие трусики.
Tamamen unutuldu, değil mi?
Это всего лишь забытое право?
Herkes bir rüyanın içinde dans etti ve herşey unutuldu.
Все плясали в мечтах и позабыли обо всём.
- Tamamen unutuldu.
Забыли об этом.
Meredith ve ben şey yaptığımız zaman, uh... sonunda, unutuldu... geçti.
Когда Мередит и я, эм... в итоге, ты знаешь, это прошло...
Çoktan unutuldu.
Я уже забыл.
Yaşarken oldukça ünlüydü, öldükten sonra tamamen unutuldu.
Очень известный при жизни, полностью забытый после.
Afedildi ve unutuldu.
Без обид.
Unutuldu.
Все забыто.
O mevzu unutuldu.
Всё уже забыто.
Evet ama sahte fotoğraf sorunu büyüdü. Sonra da unutuldu.
Да, но вопрос был поднят.
O günler geçmişte kaldı ve unutuldu.
Те дни давно прошли и забыты.
Kutu yok oldu ve unutuldu... - ve şehir yaşlandıkça ve yüz tutunca yıkılmaya... kutu sessizce açıldı kendiliğinden.
Ћарец был спр € тан и забыт... и когда город стал стар и начал разрушатьс € ларец с тихим щелчком открылс €
Çoktan unutuldu.
Уже забыто.
Bu is artik unutuldu.
Этот бизнес сейчас цветет.
Olay unutuldu.
Что вы подразумеваете?
Unutuldu.
- Ее бросили.
- Yani hepsi unutuldu.
Итак, все забыто.
Sessizliğin ne olduğu unutuldu bile, Değil mi?
Ни о чем не думаешь.
Yapma dostum. O unutuldu bile.
Я хочу, чтобы его покарали.