Yaşamak istemiyorum traducir ruso
415 traducción paralela
Onsuz, yaşamak istemiyorum.
Без него я... Мне жить не хочется.
- Onlarla aynı şehirde yaşamak istemiyorum.
- И говорить не о чем.
Artık yaşamak istemiyorum!
Убей! Убей меня!
Daha fazla balıkların arasında yaşamak istemiyorum.
Я не хочу больше жить среди рыб.
Babam öldüğü zaman "Artık yaşamak istemiyorum." demiştin.
Когда отец умер, ты сказала : "Я не хочу больше жить".
Artık yaşamak istemiyorum... "
"Я не хочу больше жить,..."
Zaten yaşamak istemiyorum.
Я всё равно не хочу жить!
Böylesine rezil bir dünyada yaşamak istemiyorum.
Не хочу жить в этом вонючем и засранном мире!
Yaşamak istemiyorum!
Я не желаю жить!
Yaşamam için her şeyi yapacaklar... ve gereğinden fazla, yaşamak istemiyorum.
И я не хочу ложиться в больницу, потому что меня будут там мучать. Они будут помогать мне бороться со смертью, а я не хочу жить дольше...
Başka birisinin yaşam konusundaki fikrine göre yaşamak istemiyorum.
Я не хочу жить так как нужно жить по мнению других.
Artık yaşamak istemiyorum.
Я больше не хочу жить!
Şakam yok, yaşamak istemiyorum.
Я не шучу, я не хочу жить.
Öleceğim çünkü daha fazla yaşamak istemiyorum.
Я умру, потому что не хочу больше жить.
Ve onu sağ salim geri alsak bile, seninle yaşamak istemiyorum.
И даже если мы вернем его, я не хочу больше жить с тобой.
O öldüyse, yaşamak istemiyorum.
И если он мертв, я не хочу жить.
Ama herhangi bir sorun yaşamak istemiyorum, bu yüzden onunla yatmamaya karar verdim.
Я не хотела неприятностей и решила не спать с ним.
Yaşamak istemiyorum.
Я не хочу жить.
Yirmibirimi doldurunca, artık bu hayatı yaşamak istemiyorum.
Когда мне исполнится 21, пошлю все к черту.
Bir dakika daha yaşamak istemiyorum.
В иной миг и жить не хочется.
Yaşamak istemiyorum!
Я не хочу жить!
- Sizinle yaşamak istemiyorum.
Я не хочу жизни с Вами, люди.
Bunu yaşamak istemiyorum.
А второе - это отвратительно. Я этого не хочу.
Bu duyguları yaşamak istemiyorum!
Я больше не хочу эти чувства!
- Artık yaşamak istemiyorum! Oh!
Я больше не хочу жить!
- Hayır! Artık yaşamak istemiyorum, efendim!
Я больше не хочу жить сэр!
Evet, birçok çeşit meyvemiz vardır. Ama burada yaşamak istemiyorum.
Да-а, фруктов у нас много, но всё равно жить бы я здесь не стал.
# Yaşamak istemiyorum #
Не хочу жить.
- Bunları yeniden yaşamak istemiyorum.
Я не хочу опять пройти через это.
Çöplükte yaşamak istemiyorum!
У нас проблемы! Я живу в трущобе!
Aşağılık avukatımın ani dürüstlük krizi tuttu diye 31 yaşımda... boşanmış ve sosyal yardıma muhtaç biri olarak yaşamak istemiyorum.
Я не собираюсь в 31 год становиться разведенкой на пособии... из-за того, что у моего адвоката случился приступ правдивости!
Ayrı kalmaya alıştım, ama böyle yaşamak istemiyorum.
Я привык к постоянным разлукам, но это не значит, что мне нравится так жить.
... Vi halamın düğününü tekrar yaşamak istemiyorum.
Я конечно хочу, чтобы он пришёл но боюсь повторения свадьбы тёти Ви.
Ve arkadaşlık ne demek bilmeyen biriyle yaşamak istemiyorum.
Я не хочу жить с тем, кто не знает, что значит быть другом.
Bu şekilde yaşamak istemiyorum!
Прочь! Я не желаю так жить!
Bir daha yaşamak istemiyorum.
Больше не хочу.
Yaşamak istemiyorum, ölmek istiyorum!
Я не хочу жить, я хочу умереть!
Artık sizinle yaşamak istemiyorum.
Я больше не хочу с тобой жить.
Bunalımdayken yaşamak istemiyorum diyordum.
Знаете, когда я был в депрессии, я сказал, что не хочу жить
Burada yaşamak istemiyorum.
Я не хочу здесь жить!
Artık yaşamak istemiyorum!
Убей!
Artık yaşamak istemiyorum!
Я хочу умереть Я не хочу жить
Artık yaşamak istemiyorum!
Тихо!
Böyle yaşamak istemediğimi nasıl anlatabilirim, artık seni istemiyorum!
Я не желаю такой любви и не буду жить по твоей указке!
Tıbba faydam olsun diye, yıllarca komada yaşamak... istemiyorum.
Я не хочу десять лет пролежать в коме для во славу медицины!
Onu sağ salim geri alamazsak, yaşamak da istemiyorum.
- Я знаю. Если мы не вернем его, я не хочу дальше жить.
Artık yaşamak istemiyorum.
Я больше не хочу жить.
Yaşamak istemiyorum.
Не хочу жить.
Bir adamın etrafımda takılıp ölmemi ummasını istemiyorum. Yaşamak istiyorum.
Я не хочу чтобы вокруг меня носился какой-то мужик, с надеждой что я вот-вот умру!
Böyle yaşamak istemiyorum.
Я не хочу так жить.
Daha fazla yaşamak istemiyorum artık.
Если бы я только знала, я бы не...