All grunting traduction Turc
101 traduction parallèle
[LAUGHS ] [ ALL GRUNTING]
[huh ] [ lanet]
[All grunting]
[Herkes homurdanır]
Let's take another deep, cleansing breath. [All Grunting]
Öyle göründüğünü biliyorum çünkü ben çok canlı bir hikaye anlatıcıyım.
- [All Grunting, Screaming] - It's Spiker and Sponge!
Spiker ve Sponge!
- [All Grunting] - This isn't the flag.
Bayrak değil ki bu.
GREAT, AND NOW INSTEAD OF FINDING A GRAND, WE'VE GOTTA FIND 3! [ALL GRUNTING]
Şimdi bir yerine, üç bin dolar bulmalıyız.
Come on up. ( ALL GRUNTING ) CROWLEY :
Bul bul bul!
[All grunting]
Oh!
Go! - [all grunting] [ creak!
Başla!
♪ Brick by emotional brick ♪ [all grunting ] [ grunting]
♪ ifadelerimle öğreteceğim. ♪ Bekle, Finn.
( all grunting )
( Tüm inleme )
( All grunting, swords clanking )
- Bana söylemen yeterince yardim ederdi. Böylece oglunun idam hükmünü verirdim.
[ALL GRUNTING]
[Tüm inleme]
[All grunting]
[ ]
[Grunting in pain] Are you all right?
İyi misin?
That's all wrestling is, except usually there's more grunting and squirming before the pin.
Güreş bundan ibaret, ama tabii genelde tuş edene kadar daha çok inleme, kıvranma oluyor.
It's all make-up and, and, grunting.
Tamamen makyaj ve hırlama.
All right, now take a nice, deep breath. [Grunting]
Evet... çok eğlenceli.
They're all walking like this and kind of grunting.
Hepsi şöyle dolaşır ve homurdanırlar.
Oh, Bob Rooney, you know what all this grunting and sweating and screaming reminds me of?
Bob Rooney, bütün bu inlemeler, terlemeler ve çığlıklar bana ne hatırlattı biliyor musun?
All right! [Grunting, Growls]
Haydi bakalım!
- [Whimpering ] All will die. - [ Children Grunting]
Hepiniz öleceksiniz.
[Grunting] All right, I'll do it.
Pekala, yapacağım.
This is where you get off. [ALL GRUNTING ] [ ALL SCREAM]
Siz burada iniyorsunuz.
That goes double for me. I want you all off our property now or... ( Grunting )
Şimdi hepinizin mülkümüzden çıkmanızı istiyorum yoksa...
[Grunting] Well, that was a great night for us all.
Hepimiz için harika bir geceydi. O bir ödül değil.
That's right, conspiracy buff. I spent $ 75 million on a fake presidential campaign, all just to tick Superman off. [GRUNTING]
Çok doğru, bir komplo blöfüydü, sahte bir başkanlık kampanyasına tam yetmiş beş milyon dolar harcadım... hepsi Süpermen'i kızdırabilmek içindi, anlıyor musun beni.
- What's with all the grunting?
- Neden homurdanıyorlar?
( GRUNTING ) ( STAMMERING ) All right, you know what?
Tamam, bak ne diyeceğim.
Oh, great. And I just got all that gum out of my armpits. [PLAYERS GRUNTING]
Oh, Harika, koltuk altımdaki sakızlardan da böylece kurtulmuş oldum.
( Grunting ) all right, boys, she's not letting go.
Tamam beyler, böyle olmayacak.
You, you're all sweaty and grunting and pushing. And me, I'm 14.
Terden sırılsıklamsın, hırıltılar çıkarıyorsun, gidip geliyorsun.
Your shirt suggests otherwise. [ALL GRUNTING]
Dwight'ı bulduğumuzda her şey açıklığa kavuşacak.
You know, when she's all pushing and grunting, like...
Biliyorsun, o bütün iterek olduğunda ve grunting gibi...
[Grunting] Kill them all!
[Homurdanır] Hepsini öldür!
You can chill out all the way home, and you'll do chores and you'll help with dinner. And you'll communicate with your family and something other than tribal grunting language.
Eve gidene kadar rahatlayabilirsin ama ev işlerini yapacaksın ve akşam yemeğine yardım edeceksin ve domuz gibi homurdanmak yerine ailenle iletişim kuracaksın.
[grunting ] [ all shouting ] [ gunshots] Aah. Whoa.
Çüş.
All the grunting and heavy breathing and- - you were the oy one doing that.
Bütün o hırıldanma, kuvvetli nefes alma işi ve... Senden başka yapan yoktu onu.
[both grunting] Is that all you got?
Elinden gelen bu kadar mı?
[all shouting, grunting] Hey, you guys.
- Hey çocuklar
[all shouting, grunting] Hey, guys, I'm back.
Selam çocuklar geri döndüm.
[grunting] All right!
Pekala!
You know what, just forget it. We'll just go back to the pawing and the grunting all leading up to the hoagie eating.
Unut gitsin biz yine pençe ve hırıltılara eşlik eden sandviç yeme işine geri dönelim.
[all grunting] - It's him!
- Bu o!
[all grunting] Move!
Gidin!
[all grunting] Thank you for that.
Bunun için teşekkür ederim.
- [Grunting] - All right.
Tamamdır.
[ALL YELLING AND GRUNTING]
[Tüm bağırıyor ve inleme]
All I know is that depraved, sick bastard is dead, and so are all his sweaty, grunting friends.
Tek bildiğim o ahlaksız, hasta pisliğin... ve bütün o terli, domuz arkadaşlarının öldüğü.
Look interested, pay attention, and if the nice lady asks you any questions at all, you... No eye rolling, grunting, or nodding.
İlgi göster, dikkatini ver, eğer kadın sana bir şey sorarsa göz devirmek, mırıldanmak, kafa sallamak yok.
[all grunting] - How do we stop this thing?
Bu şeyi nasıl durduracağız?
grunting 1172
all good 481
all good here 19
all good things 20
all gone 130
all grown up 61
all gasping 44
all gasp 71
all groaning 37
all groan 34
all good 481
all good here 19
all good things 20
all gone 130
all grown up 61
all gasping 44
all gasp 71
all groaning 37
all groan 34