And for once traduction Turc
9,119 traduction parallèle
Now 4 and a quarter? Four million going once, going twice. Sold for $ 4 million to the gentleman from Maldives.
4 milyona gidiyor, gidiyor... 4 milyona, Maldivlerli baya satıldı.
30 years ago, my dad was in a local ad for Pritchett's Closets, and he has always been really proud of the slogan he came up with.
Babam, 30 yıl önce Pritchettt Dolapları için yerli kanaldaki bir reklama çıkmıştı ve bulduğu sloganla her zaman aşırı gurur duymuştur.
Your antivirus software helped me search the grid to finally track down their Machine once and for all.
Antivirüs programınız her yeri arayıp Makine'nin yerini bulmama yardımcı oldu.
And Paddy, if you could just listen for now and then respond. So Pat, if you'd like to go first.
Pat, ilk önce sen başla.
'And now for the counter-argument, we have Martin Moone,'whose donkey was recently abducted by aliens.
Karşıt görüş konuğumuz ise, kısa bir süre önce eşeği uzaylılar tarafından kaçırılan Martin Moone.
Get it out of the headlines once and for all.
Manşetleri ve diğer herşeyi arkanda bırakmalısın
But you're gonna dust yourself off, maybe put on some lipstick for once, and keep going.
Ama sen silkelenecek ve belki bir kez olsun ruj sürüp yoluna devam edeceksin.
See, uh, before you guys got here, we went in there, and we demanded a refund for our gift cards.
Siz gelmeden önce içeri girip hediye çeklerimizin iadesini talep ettik.
Okay, let's get to the book store and hit the undo button on this BS once and for all.
Pekâlâ, kitapçıya gidip şu olayı tamamen ortadan kaldıralım.
You're all doing very well, so instead of leaving an inheritance, which you don't really need, we figured we'd make a big contribution to a worthy charity and be done with BARN and the pork business once and for all.
Hepiniz çok iyi gidiyorsunuz, yani size miras bırakmak yerine, ki buna ihtiyacınız yok, Walter : Biz düşündük ki hayır kurumlarına büyük bir bağış yapcağız.
My dress just arrived from Poland and I'm bustin for you to see it.
Elbisem az önce Polonya'dan geldi ve onu görmeniz için size sürpriz yaptım.
Good for you- - when you said "Fawn" and then "fondue,"
İyi yapıyorsun. Önce Fawn sonra da fondü deyince şöyle gideceğini sanmıştım.
Just once, and I'm still taking medication for it.
Bir kere yedim ve o günden beri de hep ilaç kullanıyorum.
No, we brought you here'cause we're gonna set you straight once and for all.
Hayır, seni buraya getirdik çünkü seni son kez adam akıllı hizaya sokacağız.
For centuries, our family has made a daily offering of a special donut to a slumbering underwater sea creature, so that he does not rise and destroy us all.
Asırlar önce ailemiz, uyuyan sualtı canavarı denizden çıkıp hepimizi yok etmesin diye canavarla özel bir donut anlaşması yaptı.
And you will reach out to me for help and mercy, and in return, I will watch you die with a smile on my face, because I will know that once you are gone, I will get the chance to clean the blood and shit out of that pretty formal wear of yours.
Sen bana yardım ve merhamet için elini uzatırken bense karşılığında yüzümde kocaman bir gülümsemeyle ölümünü izliyor olacağım çünkü öldüğünde şunu gayet iyi bileceğim ki giydiğin o güzelim kıyafetteki kanı ve boku temizlemek için fırsatım olacak.
And they will. Once they realise we are not buyers for real.
Çünkü yakında gerçek alıcı olmadığımızı farkedecekler.
No, we can't have a productive conversation till he's been here for two days and screws up something huge, but it did help talking about it with someone who's got it together.
Hayır, buraya geleli iki gün olmadan ve çok büyük bir hata işlemeden önce babamla yapıcı bir şekilde sohbet edebileceğimizi sanmıyorum ama aklı başında biriyle konuşmak gerçekten iyi geldi.
And now that temptation has been removed, because once again, God has done for me what I could not do for myself.
Şimdi ise baştan çıkarıcı şey ortadan kalkmış oldu çünkü Tanrı bir kez daha benim kendim için yapamayacağım şeyi benim yerime yaptı.
And given how unwieldy it is to carry a dead body... that's research, not experience... well, then he wouldn't have gone very far before burying it, which means we just have to look for freshly disturbed dirt
Ve cesedin hantallığından dolayı ne kadar zor taşınacağını göz önüne alırsak- - Araştırmadan dolayı biliyorum, tecrübe ettiğimden değil. Gömmeden önce çok uzak bir mesafe gitmemiş olmalı bu da bizim yeni bozulmuş toprak aramamız gerekiyor demek burada, bu genel alanda.
My life's never been better and I finally have hope for the future.
Hayatım daha önce hiç bu kadar güzel olmamıştı ve nihayet geleceğe dair umudum var.
If you assure me that you will put Defiance first, if you swear to get the criminal element organized and fighting for the common good, if you promise to never cross me or make me regret this decision...
Her şeyden önce Defiance'ı düşüneceğine halkın yararı için suç örgütüne karşı savaşacağına ve bir daha asla sözümden çıkmayacağına ya da verdiğim bu karardan beni pişman etmeyeceğine yemin edersen..
Stop fixing this damn boat and take responsibility for the fire you lit 20 years ago!
Bu lanet tekneyi onarmayı bırak 20 yıl önce yaktığın ateş için sorumluluk al.
On Thursday... Darius and I talked before he left for home.
Perşembe eve gitmeden önce Darius'la konuştuk.
End this farce once and for all!
Bu komediyi hemen bitir!
And before I got caught, I was out there looking for another hunting party.
Ve yakalanmadan önce başka bir av partisi arayışındaydım.
I told you before, him and Stella have a bit of a thing going on for me.
Daha önce anlatmıştım, Stella'yla ikisinin bana karşı böyle bir şeysi var.
But I got on Google before, and I looked up my apartment, and it said they'd filmed The Hills there for two seasons.
Daha önce Google'a girdim ve daireme baktım. Orada iki sezon The Hills'in çekimlerini yapmışlar.
I give them a coop and some feed, once in a while, a little Parmesan cheese for a treat, and they keep me in eggs.
Onlara bir kümes ve biraz yem veriyorum. Arada bir, ödül olarak parmesan peyniri veriyorum. Onlar da bana yumurta veriyorlar.
Well, I mean, maybe she was like that before, but she's not anymore, and I don't know if it's too late for you guys, but I know it's also totally awkward and I'm overstepping my boundaries maybe...
Belki de daha önce öyleydi, ama artık öyle değil. Sizin için artık çok mu geç bilmiyorum ama bunun çok tuhaf olduğunu biliyorum ve belki de sınırlarımı aşıyorum.
For now, I'll go home and confirm it.
Önce eve gidip onları kontrol edelim.
We don't, and I just wasted half an hour waiting for you.
Yok ve az önce yarım saatimi seni bekleyerek harcadım.
They'd love nothing more than to put you down once and for all.
Seni temelli alaşağı etmekten çok zevk alırlar.
Once he's in, other agents will step forward, and that's how we take down B613 for good.
Önceliğimiz o. O, diğer ajanlardan bir adım önde. Sonra B613'ü rahatça nasıl alaşağı ederiz, onu bulacağız.
I think it's time to send someone on Sally's show, speak to the country directly, call her out on her anti-feminist views, you know, put her in her place for once and for all.
Bence, bu sefer Sally'nin şovuna doğrudan ülkeyle konuşan anti-feminist görüşler üzerinde bilgi sahibi onun karşısına koyabileceğimiz birini çıkaralım.
She finally figured out a plan to end the Troubles once and for all.
Sonunda, sorunları sonsuza kadar bitirmenin bir yolunu buldu.
Based on what the hacker's looking for, is it necessary to release all documents from the Baghdad operation, particularly certain memorandum between you and I a few days prior to the bombing?
- Hacker'in peşinde olduğu şeye istinaden Bağdat operasyonunun tüm belgelerinin açıklanması şart mı? Özellikle bombalamadan bir kaç gün önce senle aramızdaki memorandum gibi.
We did, yesternight and for many nights afore, spy Elizabeth Gadge, mother of my wife, creep abroad and meet with a fiend... CROWD WHISPERS .. covered, as we saw, in brown fur, and suck upon a black teat until sunrise.
Yaptık, dün gece ve daha önce çoğu gece de eşimin annesi Elizabeth Gadge'ı izliyoruz ve etrafta gizlice gezinip gördüğümüz kadarıyla kahverengi tüylerle kaplı bir arkadaşıyla görüşüp sabaha dek kara bir meme emiyor.
They were deported to Caracal for 4 years, then they came back and stayed with relatives and neighbors.
Önce, 4 yıllığına Caracal'a sürgün edilmişler. Daha sonra geri dönüp, akrabaları ve komşularıyla bir arada kalmışlar.
You have to let yourself drown in it, but then eventually, you'll start to swim, and every single breath that you fight for will make you stronger.
Önce kendini o suda boğulmaya bırakmalısın. Ama eninde sonunda yüzmeye başlayacaksın ve aldığın her nefes seni daha güçlü biri yapacak.
She was arrested four years ago for unlawful entry and burglary.
Dört yıl önce izinsiz giriş ve soygun suçlarından tutuklanmış.
First you volunteer to schlep cans, and now you're throwing a dinner party for a town you hate?
Önce konserveleri götürmeye gönüllü oldun şimdi de nefret ettiğin bir kasabaya akşam yemeği mi vereceksin?
It would be a shame for this little game of yours to end on a technicality right before I defeat you fair and square.
Seni adil ve dürüst bir şekilde yenmeden önce bunu bu teknik hakka dayanarak bitirerek küçük oyununa ayıp etmiş olurum.
Even if you're granted immunity, You'd be arrested and held for weeks beforehand,
Dokunulmazlık alsanız bile tutuklanacaksınız ve önce haftalarca uzaklaştırmada olacaksınız.
For once, take the low road And tell me to take a hike.
Bir kez olsun kötü adam ol ve bana defolup gitmemi söyle.
But we have located a Thomas Pinion who worked with the family in the'70s and'80s before serving 14 years for drug offences.
Fakat 70'ler ve 80'lerde aile ile birlikte çalışan Thomas Pinion'un yerini tespit ettik Uyuşturucu işinde 14 yıl onlara çalışmaktan önce.
Just take a picture of my penis first, for posterity, and then do what you must.
Sadece önce penisimin bir fotoğrafını çekmeni istiyorum. Gelecek nesiller adına, bunu yapman gerekiyor.
He recounted my original testimony Word for word, and he's never heard it before ever.
Benim asıl ifademi harfiyen anlattı ve benimkini daha önce hiç duymamıştı.
I was at group, and we went for coffee afterward.
İki gece önce neredeydin? Gruptaydım sonra da kahve içmeye gittik.
And for me... I must admit, to see a man fight and bleed for my very honor... a more thrilling sight I have never known.
Ve benim için itiraf etmeliyim ki erkeklerin benim için dövüşüp kan dökmesi... daha önce görmediğim heyecan verici bir manzaraydı.
Thomas Dewey comes up with a solution to appease the military, protect his political future, and deal with Luciano once and for all.
Orduyu sakinleştirmek ve politik geleceğini korumak için Luciano'yla ilk ve son kez anlaşma yaptı.
and forever 16
and for us 23
and forgive us our trespasses 37
and for now 27
and for all i know 16
and for some reason 87
and for good reason 43
and for whatever reason 27
and forsaking all others 18
and for the record 267
and for us 23
and forgive us our trespasses 37
and for now 27
and for all i know 16
and for some reason 87
and for good reason 43
and for whatever reason 27
and forsaking all others 18
and for the record 267