Complaints traduction Turc
1,956 traduction parallèle
Deal with complaints, and don't bug us.
Git, milletin şikayetleriyle ilgilen ve işimize burnunu sokma.
"Complaints, nothing but complaints."
Şikâyetler, sadece şikâyetler.
Hey, I've not had any complaints...
Hey, hiçbir şikayetim yok...
So, Alice Pieszecki, the woman named in two of the complaints against Captain Williams, is a self-prophest lesbian?
Alice Pieszecki, yani Yüzbaşı Williams'ın iki suçlamasında da adı geçen kadın bu işin sahibi bir lezbiyen öyle mi?
They told me that any complaints would be kept anonymous.
Şikayetlerin anonim kalacağını söylemişlerdi.
Complaints keep rolling in after your little downtown Olympics, O'Conner.
Şu küçük şehir koşundan sonra şikayetler oluk oluk akıyor, O'Conner.
And what with the budget meetings and addressing staff and patient complaints, you barely have time for a life.
Bütçe toplantıları, çalışan ve hasta şikâyetleriyle uğraşmak- - Kendine zaman ayıramıyorsun bile.
Well, that's a lot of complaints, Doug.
Ama şikayet ettin Doug.
Complaints department, how can I help you?
Şikayet departmanı, size nasıl yardımcı olabilirim?
We had complaints about disturbance, not answering the door.
Rahatsızlık verdiği yönünde şikayet aldık, kapıyı açmıyor.
Mom, you're not gonna get any more complaints.
Anne, artık şikâyet almayacaksın.
Any complaints in 17 years?
17 yılda hiç şikayetin oldu mu?
So far, no complaints!
Hiç şikâyet etmedim!
"I have no grievances or complaints against you."
"Seninle ilgili her hangi bir şikayetim yada sıkıntım yok."
We're still getting noise complaints.
Hala gürültüden şikayet alıyoruz.
I don't have any complaints now. "
Artık hiçbir şikayetim yok.
I work from home, receiving and processing complaints for a mattress manufacturer.
Yastık altı imalatçılarla ilgili şikayetleri alıp, yönlendiririm.
I'm getting complaints about you.
Seninle ilgili şikayatler alıp duruyorum.
We're getting complaints..
Şikayetler alıyoruz...
- No complaints.
- Pek şikayetim yok.
I haven't heard any complaints.
Yani beni buradan çıkaracak mısın?
No complaints.
Bir şikâyetim yok.
Complaints.
Dertler.
Anyway, we'll get complaints about the muted part.
Her neyse, sessiz kısımla ilgili şikayetler alıcaz.
They're in and out all the time, but no, I have no complaints.
Sürekli uğruyorlar ama şikâyetim yok.
No, but I'm getting complaints we need new content.
Hayır, ama yeni içerik gerektiğine dair şikayetler var.
I got many complaints against you.
Sizin hakkınızda bir sürü şikayet alıyorum.
No complaints, no demand.
Şikayet yok, talep yok.
No complaints. No demand.
Şikayet yok, talep yok.
You've racked up no less than nine complaints from your neighbors about early morning ruckus.
Sabah gürültüleri yüzünden komşularınızdan en az dokuz şikâyet var.
Criminal record, whole laundry list of complaints filed against him.
Sabıkalı. Hakkında bir sürü şikayet dilekçesi var.
With my incessant complaints
"... bitmek bilmez şikayetlerimden "
I have no complaints.
Şikayetim yok.
I... uh, you know, I haven't had any complaints, but then again, I mostly sing in the shower.
Aslına bakarsan seçmiyorum, Daha çok duşta şarkı söylediğim için.
There's been some complaints from the neighbors.
Komşulardan şikayet var.
I have no any complaints.
Hiç şikayet olmadı.
Oh, several complaints about the noise.
Oh, gürültü hakkında bir sürü şikâyet.
Never had any complaints.
- Hiç şikayetim olmadı.
Well, I haven't had any complaints.
Bu konuyla ilgili henüz bir şikayet duymadım.
Peter, we've had complaints from all over town. You're gonna have to stop with the kick.
Peter, tüm şehri birbirine kattın şu tekmelemeyi artık bırakmalısın.
Children and family services respond to complaints.
Çocuk ve Aile Hizmetleri şikâyetlere göre hareket ediyor.
I've only ever gotten complaints from other physicians.
Sadece diğer doktorlardan şikâyet aldım...
I'm up to my ass in complaints.
Bu saçmalık artık bir son bulsun. Şikâyetlerden gına geldi.
How many complaints on this guy?
Adamla ilgili kaç şikâyet var?
Sixty complaints to the Better Business Bureau.
Şirketler Bürosuna 60 şikayet.
Mom unfiles it because, in his world, they have their own way of filing complaints. William finds Roy.
Annesi şikayetini geri çekiyor, çünkü William'ın dünyasında şikayetleri çözmek için farklı yöntemler var.
Complaints, filed against Jonah Grant.
Jonah Grant hakkında bildirilmiş şikayetler.
Complaints filed by...
Şikayet eden...
Grant's been dead for two days and you just discover I filed all those complaints against him.
Grant iki gün önce öldü ve siz onun hakkında yaptığım onca şikayeti daha yeni farketmişsiniz.
I filed numerous complaints against him for creating a hostile workplace.
İş ortamında huzursuzluk yarattığı için onu defalarca şikayet ettim.
If you've got any complaints, go get your boss.
Bir şikayetiniz varsa, patronunuzu getirin.
complete 94
complex 46
complain 24
completely 450
complicated 268
complications 49
compliments 18
completed 30
completely naked 17
compliments of the house 24
complex 46
complain 24
completely 450
complicated 268
complications 49
compliments 18
completed 30
completely naked 17
compliments of the house 24