Dean traduction Turc
10,871 traduction parallèle
Dean-o.
Dean!
Poor Dean.
Zavallı Dean.
I just bumped into Dean working a fangbanger case in Superior.
Superior'daki vampir olayında Dean'e rastladım.
- Dean's in Nebraska? Working a case? - Yeah.
Dean Nebraska'da bir işin peşinde mi?
Yeah, Dean's not exactly... in the best place right now.
Evet Dean şu an pek kendinde değil.
- Cass, take this. It's Dean's hair.
Cass al şunu.
You need it for the spell.
Dean'in saçı. Büyü için lazım olacak.
Dean-o, this is Reggie.
Dean ben Reggie.
- No-- No, Dean.
Hayır Dean.
Dean-o, just do what he says.
Sadece onun dediklerini yap tamam mı?
- Dean.
- Dean.
- Dean, stop.
Dean yeter!
- I need your assistance... to help cure Dean of the Mark. What's the expression?
Dean'den mührü kaldırmak için yardımın gerekiyor.
Dean, it's me.
Dean benim.
What I find truly fascinating, Dean- -
Bulduğum şey oldukça etkileyici Dean.
Dean Winchester has tipped over his king.
Dean Winchester'ın krallığı devriliyor.
No. No, you're not.
Hayır bitmedi Dean.
Dean- - Grab a pen.
Bir kalem al.
- This is madness, Dean.
Bu delilik Dean!
Even if I remove Dean from the playing field... we're still left with you.
Dean'i buradan götürsem bile sadık Sam hala burada olacak.
Yeah, and, Dean, you pulled me back.
Evet Dean sen beri geri çektin.
You're twisting my words here.
Sözlerimi çarpıtıyorsun Dean.
It's for family you must proceed, Dean.
Ailen için devam etmelisin Dean.
Dean. This is good.
Dean bu çok iyi.
Dean!
Dean!
Think James Dean.
James Dean'i düşün.
Well, yeah, I want you to appoint Dean Lumber as your Major Deputy.
Evet, Dean Lumber'i başyardımcı olarak atamanı istiyorum. - Neden?
- Set up a meeting with Dean.
- Dean'le bir görüşme ayarla.
I want you to appoint Dean as your number two man.
Dean'i iki numaralı adamın olarak tayin etmeni istiyorum. Pekala.
Well, I actually met Richard Dean Anderson.
Aslında Richard Dean Anderson'la tanışmıştım. Ne demişti biliyor musun?
I made the dean's list.
Dekanın listesine girdim.
- No. This is Dean Stavros.
Bu Dean Stavros.
'Uh, I'm Dean and I'm an addict.'
- Ben Dean ve bağımlıyım.
'Hi, Dean.'
- Merhaba Dean.
Dean stopped by, with a gift.
Dean uğradı, hediyeyle.
Drug-free Dean?
Uyuşturucudan kurtulan Dean mi?
Peter, it's not a wedding, it's an infomercial for The Dean Martin Celebrity Roasts.
Peter, bu bir düğün değil, Dean Martin'in ünlülerle dalga geçmesi üzerine yapılmış kısa bir program.
Well, it definitely looks like it's healing, but only you know how it feels, Dean.
İyileşiyor gibi gözüküyor ama nasıl hissettiğini sadece sen bilebilirsin Dean.
Uh, Dean, I noticed, um, you made an early renewal request for your pain meds.
Dean, ağrı kesicilerin tarihinden önce yenilenmesini istemişsin.
Dean, you'll never have proper mobility in that leg.
Dean, bacağını asla düzgün bir biçimde kullanamayacaksın.
Dean, come on.
Yapma Dean.
Just hear him out, Dean.
- Bırak da konuşsun Dean.
He's right, Dean.
O haklı Dean.
You were right about Dean.
Dean hakkında haklıydın.
So, what are you gonna do now, Uncle Dean?
Pekala, bundan sonra ne yapmayı planlıyorsun Dean Amca?
- Thank you, Dean.
- Teşekkürler Dean.
But I won't kill you, Dean.
Ama seni öldürmem Dean.
- Dean.
Dean.
That's not evil, Dean.
Bu kötülük değil Dean.
Dean.
Dean.
Dean?
Dean?