For work traduction Turc
32,080 traduction parallèle
I-I've got to be somewhere for work.
İş için bir yere gitmem gerekiyor.
Great for work if you need a little afternoon kick.
Enerjiye ihtiyacınız varsa harika.
Luckily, we have a friend of a friend who dresses as a cop for work.
Şansımıza bir arkadaşımızın arkadaşı da iş icabı polis kılığına giriyormuş.
He also undresses as a cop for work.
Aynı zamanda iş icabı polis olarak soyunuyormuş da.
My... my husband went out of town for work last month and it was for the first time he's ever been away from home for the night.
Kocam geçen ay şehir dışına çıktı, hem de ilk kez evden, uzakta bir gece dışarda kalacaktı.
I know that we gotta get onto this full-time nanny thing, but I just found out that Connie's sister is a nanny and she's looking for work.
Tam zamanlı bir bakıcı arama işine girmeliyiz biliyorum ama Connie'nin kız kardeşinin bakıcı olduğunu ve iş aradığını öğrendim.
It's like when my dad went to America for work.
- Sanki, babamın iş için Amerika'ya gittiği zamanki gibi.
Yeah, no, but for your theory to work, to make that kind of connection, you would need another object of equal emotional strength on this side of the door.
Evet ama sizin teoriniz işe yararsa, böyle bir bağlantı kurmak için kapının bu tarafında da eşit duygusal değere sahip başka bir cismin de bulunması gerekir.
Why does that always work for you?
Neden hep sende işe yarıyor?
We work for Senator Healy.
Senatör Healy için çalışıyoruz.
I was driving it to the company I work for.
Ben de çalıştığım şirkeye götürüyordum.
He used to work for Valley Star Cable, which is how he managed to steal a van and use it for his break-in crew.
Eskiden Valley Star Uydu'da çalıştı, böylece soyguncu ekibi için... araba çalmayı başardı.
I work for the dealership.
Bayilikte çalışıyorum.
The truth is we do work for the government.
İşin doğrusu biz devlet için çalışıyoruz.
And while you're studying for your license... Which you can do online... You can come work in my office.
Ve lisansın için çalışırken, ki online yapabiliyorsun.
Wow. All these people work for you?
Bu kadar insan senin için mi çalışıyor?
I don't work for them anymore, and I'm not talking about any kind of vacation.
Artık onlar için çalışmıyorum, ve bir tür tatilden bahsetmiyorum.
I don't want to work for him.
Onun için çalışmak istemiyorum.
I'd rather work for Doctor Frankenstein.
Doctor Frankenstein için çalışmayı tercih ederim.
For one thing, no more T-shirts or dungarees in the work place.
İlk olarak ; çalışırken tişört ve tulum giyilmeyecek.
You no work for Channel Ten, just Channel Five.
Kanal 10 için değil de Kanal 5 için çalışıyorsun.
The President did what he had to do, and I work for the President.
Başkan olması gerekeni yaptı. Onun adına çalışıyorum.
You work for Interpol?
Interpol için mi çalışıyorsunuz?
Who did you say you work for, again?
Kimin için çalışıyorum demiştiniz, pardon?
I work for him now.
Artık onunla çalışıyorum.
Or does that advice only work for mothers?
Yoksa bu tavsiye sadece anneler için mi geçerli?
For example, the other day, I was trying to get Happy's Wi-Fi thermostat to work.
Örneğin, önceki gün, Happy'nin kablosuz termostatını çalıştırmaya uğraşıyordum.
Uh, this is Sue Dwyer, I work for Mr. Titus Kincaid.
Ben Sue Dwyer, Bay Titus Kincaid'in çalışanıyım.
And he had a trainer work with it for half a year.
Ve onu 6 ay boyunca eğitmesi için bir eğitmen tuttu.
It won't work for you.
Sen de işe yaramayacak.
Everything work out for you?
Her şey yolunda mı?
If you agree to come and work for me.
Eğer benimle çalışmayı kabul edersen.
I work for the government ;
Ben devlet adına çalışıyorum ;
And what other work have you done for them?
- Onlara başka ne iş yaptın?
If you feel emasculated because you don't go to work and you're staying home and doing the dishes, like, you can't take it out on your wife and then blame her for not wanting to fuck you or something.
Çalismayip evde bulasik yikadigin için kendini daha az erkek hissediyorsan hincini karindan çikarip seninle düzüsmek istemedigi için onu suçlayamazsin.
And, uh, we got the Onion City Film Festival comin'up, which is the experimental film and video festival year end, and I really need to ask Mike for any work... [phone chimes]
Onion City Film Festivali yaklasiyor. Yil sonunda yapilacak deneysel bir film ve video festivali. Bunun için Mike'tan bir çalisma isteyecegim.
Um... So to give some context for the video, um, we were at my grad show, um, I make work that's not dissimilar to Jacob's.
Videoyu kisaca açiklayacak olursam, yüksek lisans sergimdeydik.
It's all right with work and, um, could be a good opportunity... you know, for you to clear out your stuff and... not have me around trying to convince you to stay.
Is yeri sorun etmedi ve senin de esyalarini toplaman için iyi bir firsat olabilir. Hazir sen kal diye ugrasmiyorum.
- I work for you.
Yapalım.
or losing weight people take two approaches that don't work for the long term.
Diyet ya da kilo verme konusunda uzun vadede işe yaramayan iki yaklaşım benimseniyor.
But why then does it not seem to work for most people?
O halde neden çoğu insanda işe yaramıyor gibi görünüyor?
I'm an ambassador for a couple of organizations that do philanthropic work for sick children.
Hasta çocuklar için hayır işi yapan birkaç organizasyonun elçisiyim.
If you always put something in front of them and let them consume it'll only work for so long.
Her şeyi önlerine hazır koyup o bilgiyi tüketmelerini sağlarsanız bu pek kalıcı olmaz.
Well, in Zephyria, we'd murder your whole family, but, obviously, that wouldn't work out for your old man here.
Zephyria'da tüm aileyi öldürürüz ama açıkçası senin ihtiyar burada bunu yapmayacak.
Wouldn't you rather go on a quest for treasure, but then discover that the real treasure is the love between a father and his son? How's next weekend work for you?
Böyle hazine arayışına girme gireceksen baba oğul birlikte aşk hazinesini arayışa çıkalım?
That's not gonna work for me.
- Bu benim işime gelmez.
The plasma exchange worked for me, so it'll work for him, right?
Plazma değişimi bende işe yaradığına göre onda da yarayacaktır değil mi?
It's to work out the perfect placement for the Fungiblaster.
Mantarkatilini yerleştirecek en uygun yeri hesaplamak için bu.
And obviously, I'm not expecting you to work on this for free, so...
Açıkçası bu konu üzerinde ücretsiz çalışmanı beklemiyorum, yani- -
You work for the police?
- Polis için mi çalışıyorsun?
It won't work for long.
Ama uzun süre işe yaramayacak.
work 1509
works 73
workers 297
working 544
worker 183
worked 56
work in progress 22
works like a charm 20
work it 115
work your magic 26
works 73
workers 297
working 544
worker 183
worked 56
work in progress 22
works like a charm 20
work it 115
work your magic 26
work stuff 34
work for you 20
works for me 181
working late 62
work here 19
work it out 99
working hard 48
working together 81
work hard 130
working on it 161
work for you 20
works for me 181
working late 62
work here 19
work it out 99
working hard 48
working together 81
work hard 130
working on it 161