Forget her traduction Turc
3,491 traduction parallèle
How could I forget her?
Onu nasıl unutabilirim ki?
Forget her.
- Unut onu.
Let's not forget her lying games.
Onun yalan oyunlarını unutmayalım.
That way she knows I won't forget her.
Bu şekilde biliyor ki onu unutmam.
She's worried I'm going to forget her Pot Noodles.
Hazır noodle'ları unutacağımdan korkuyor.
If I asked you to forget Meera, will you forget her?
Ben Meera'yı unutmanı istesem, onu unutacak mısın?
Akira won't let you forget her
Akira, onu unutmana izin vermez.
I had to forget her.
Onu unutmalıydım.
I really tried to forget her... to drive herfrom my thoughts.
Gerçekten unutmaya, düşüncelerimi yok etmeye çalıştım.
Forget her.
Onu boş ver.
I will forget everything I've had
Yaşanmış her şeyi unutacağım.
If you do, I'll forget everything.
Getirirsen, her şeyi unutacağım.
If you can keep this a secret, I'm willing to forget everything.
Bunu sır olarak saklayabilirsen, her şeyi unutmaya hazırım.
And don't forget, monitor everything.
Ve sakın unutma, kontrol her şey demektir.
Anyway, I still don't get it- - I don't see how this is going to make them forget that they found Castle.
Her neyse, yine de Kale'yi bulduklarını nasıl unutturacağız anlamadım?
I would like very much to forget everything- - everything that I saw here today.
Her şeyi unutmayı çok isterdim, bugün gördüğüm her şeyi.
Campus cops will forget anything for 20 bucks.
Kampüs polisi 20 dolara gördükleri her şeyi unutuyorlar.
Forget about her.
Unut onu.
Forget about her and go on to Paris.
Onu unutmalısın ve Paris'e gitmelisin.
I gotta write it all down before I forget.
Unutmadan, her şeyi yazmalıyım.
Tell her to forget the everglades.
- Bataklığı unutmasını söyleyin.
How could you forget you have a date? You have a date every night. Who forgets that?
Nasıl unutursun, her gece var..
forget everything that we've been through, and you be ruthless.
Duygularını da kilitle ve her şeyi unut, böylece kalpsiz olabilirsin.
Forget about her.
Boş ver onu.
If you let her ride, we'll forget all about the millet you borrowed.
Binmesine izin verirsen, ödünç aldığın bütün darıları unuturuz.
It'd take more than a tight ass and a smile to get you to forget about her.
Onu unutman için sıkı bir kıç ile bir gülümsemeden çok daha fazlası gerekirdi.
Look, can just we forget I said anything?
Dinle, söylediğim her şeyi unutabilir miyiz?
I'm trying to help her forget that.
Bense bunu unutmasını sağlamaya çalışıyorum.
Ooh, now if you're suggesting that Emma killed him because he beat her in the monthly revenue targets, no, no, no, no, forget it, no.
Şimdi, eğer aylık satış hedefleri konusunda yerin dibine soktuğu için Emma'nın onu öldürdüğünü söylüyorsanız hayır, hayır hayır unutun gitsin.
And... You know what? Forget it, it's fine.
Her neyse unut gitsin sorun yok.
Did you forget what you did to her?
Siz ona yaptıklarınızı unuttunuz mu?
Guys, I don't trust Melissa as far as I can throw her and Ian's fetus, but let's not forget that Jenna also knows about the Jenna thing.
Melissa'ya, Ian'la ikisinin ceninini doğurana dek güvenmiyorum. Ama unutmayın ki Jenna da Jenna olayını biliyor.
Well, you can forget it,'cause I'm not taking the blame for every coulda, shoulda, didn't, Mike.
Yapabileceğim, yapsaydım dediğim, yapmadığım her şeyin sorumluluğunu üstleneceğimi sanıyorsan yanılıyorsun Mike.
But you will forget everything you heard in here, or Moralo Eval will have you slaughtered.
Ama burada duyduğun her şeyi unutacaksın yoksa Moralo Eval seni doğrar.
Uh, yeah, and don't forget, you want me to let Jules have her wedding on the beach.
Jules'un kumsaldaki düğününe izin vermemi istediğini de unutma.
they're all wiped clean. But there's always one place they forget to clean... the turn signal.
Ama temizlemeyi her zaman unuttukları bir yer var.
Don't forget to talk to her about this mishegas where I don't get grandkids!
Bana torun vermediğiniz delilik konusunda konuşmayı da sakın unutma!
♪ But forget every man who I ever met ♪
♪ Ama tanıştığım her adamı unutun ♪
Okay, forget everything that I said.
Tamam, dediğim her şeyi unutun.
You know what, forget it.
Her neyse, unut gitsin.
So unless you find her, you can forget about me testifying.
Onu bulmadığınız sürece, tanıklık falan etmeyeceğim.
Don't forget we need to feed her.
Onu beslemek zorunda olduğumuzu unutma.
Forget it.
Her neyse.
Just forget about her.
Unut o kızı.
Her face was too dreadful to forget. "
"Shinohara Öğretmen'in yüzü o kadar korkunçtu ki unutamıyorum."
Just forget about her, Alan.
Salla gitsin onu Alan.
Forget the bride. All the eyes are gonna be on her.
Boş ver gelini, tüm gözler onun üzerinde olacak.
So just forget everything else and be proud and powerful.
Şimdi her şeyi bir kenara bırakıp mağrur ve güçlü dur.
They are mixed with other garbage. Write about that, but forget about her friend.
Diğer çöplerle karışmşılar Yaz ama arkadaşını unut
You also destroyed her marriage, don't forget that.
Ayriyeten evliliğini de yok etmiştin bunu da ekle listeye.
Don't forget to get in at least an hour scratching post on every day.
Her gün bir saat tırmık tahtasıyla oynamayı unutma sakın.
here 35434
hermes 98
here we go 9033
hernandez 57
hermano 85
here you go 5858
heroes 83
hero 275
heroine 19
hers 94
hermes 98
here we go 9033
hernandez 57
hermano 85
here you go 5858
heroes 83
hero 275
heroine 19
hers 94
herring 17
here we go again 374
heroic 33
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
hermann 78
here we are 2264
here it is 2313
here we go again 374
heroic 33
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
hermann 78
here we are 2264
here it is 2313