It all traduction Turc
232,227 traduction parallèle
Okay, I mean, you don't have to make it all real.
Pekâlâ, bunu bu kadar ciddiye almak zorunda değildin.
I bet you're still close, though, underneath it all.
Hâlâ içten içe yakın olduğuna bahse girerim.
I blame it all on rap music, drugs, and tattoos.
Hepsini rap müziği, uyuşturucu ve dövmelerle suçluyorum.
The attacks, the bodies Shepherd has dropped over the years, all of my crimes, what's it all for?
Saldırılar, Shepherd'ın yıllar boyunca öldürdüğü kişiler, benim tüm işlediğim suçlar, hepsi ne için?
What's it all for?
Tüm bunlar ne için?
I'll take it all.
Hepsini alırım.
- Let it all out.
Bırak hepsini.
I don't know what it all means either, but whoever the man behind the curtain is, he's put Rachel in charge, which means he's on my hit list.
Bütün bunların ne olduğunu bilmiyorum ancak perdenin arkasındaki adam her kimse Rachel'a yetkiyi verdiği için artık kara listemde bulunuyor.
You can call the car, they have it all in hand.
Araba çağırabilirsin, ellerinde hepsi var.
They're better than the ones that we can produce, because they're growing and rebuilding it all the time.
Bunlar, bizim yaptıklarımızdan daha iyidir çünkü bunları sürekli yeniden üretirler.
- [Rago] We changed to a fixed lens, and it allowed us to get rid of all of the focus issues that we had.
- Sabit bir lense geçtik, bu da odak konusundaki bütün sorunlarımızı aşmamıza yardım etti.
Uh-huh. It's all right, Marilla.
Merak etme Marilla.
You know what was extra wonderful about it all?
En güzel yanı neydi biliyor musun?
I was so sorrowful to leave her this morning, knowing it'll all go back to how it's been.
Bu sabah ayrılırken o kadar hüzünlendim ki. Yeniden yasaklı günlere döneceğiz diye.
Oh, it's quite all right, child.
Önemli değil çocuğum.
So... it's all right.
Yani önemli değil.
That's all I'm at liberty to say about it.
- Bundan fazlasını açıklayamam.
It's like, you know, you're settling down a little bit, which is important, being of a certain age and all.
Biraz durulmuş gibisin ve bu belli bir yaşa gelince önemlidir.
- But now it's just, like, all the time.
- Ama şu an sürekli var gibi.
That success, the beautiful homes you live in, the designer furniture in those homes, the jobs your parents do to pay for all of it, those are decisions made in the past that dictate what you do in the now.
Yaşadığınız güzel evlerin, o evlerdeki tasarımcı mobilyaların, bütün bunları ödemek için ailelerinizin yaptığı işlerin o başarısı, bunlar geçmişte alınan kararların şu an yaptıklarınızı belirlemesidir.
Hey, it's okay. We all come from messed-up families.
Sorun değil, hepimiz berbat ailelerden geliyoruz.
You have got to calm down, all right? It'll be over before you know it.
Daha ne olduğunu anlamadan bir de bakacaksın bitmiş.
Okay, Bobby, is it okay if I get in there To show Cam that it's all right?
Bobby, Cam'e bir sorun olmadığını göstermek için önce ben girsem olur mu?
Now you. It's all good. There you go.
Şimdi sıra sende, sorun yok.
All right, Ben. What is it?
Ben, sorun nedir?
I guess it was a parking lot all along.
Başından beri bir otoparktı galiba.
I'm so glad y'all could make it.
Gelebilmenize çok sevindim.
It has been hard to sleep with all the crying.
Onca ağlamanın arasında uyumak zor oldu.
Neither, both, all of it.
Hiçbiri, ikisi de, hepsi.
It took me to Agrabah after all.
Sonuçta beni Agrabah'a götürdü.
But it'll all be worth it.
Ama tüm bunlar değecek.
All right, everybody, just take it easy.
Tamam, herkes biraz sakinleşsin.
♪ It seems today that all you see ♪ ♪ Is violence in movies and sex on TV ♪
Görünüşe göre günümüzde tüm gördükleriniz filmlerdeki şiddet ve TV'deki cinsellikten ibaret.
- It's not about my feelings. - It's all about your feelings.
- Bunun duygularımla alakası yok.
If we destroy that ship, it would mean a promotion for all of us.
Eğer o gemiyi yok edersek bu hepimiz için terfi anlamına gelir.
I know that family is important to the Wrens, just like it is to all Mandalorians.
Wrenlar için ailenin önemli olduğunu biliyorum tıpkı tüm Mandalorianlar için önemli olduğu gibi.
- Um... it's all over the place.
Her yerde.
It's all right!
Sorun yok!
You can call it a truce, or whatever, but they gonna want you all to come on in.
Buna bir ateşkes ya da başka bir şey diyebilrsin ama onlar hepinizi gözetim altında istiyorlar.
If it proves efficacious on me, then I'm to expand treatment to all the Leda sisters. - Yeah. Holy shit!
- Hassiktir!
It's in all our best interest.
Bu hepimiz için en iyisi.
It's all down to you now, Sarah.
Hepsi sana kalmış, Sarah.
It's all we've got left.
Elimizde bir tek bu kaldı.
All that money, which is so fantastic, because... you stole it from me, didn't you, Vera?
Onca para ki çok tuhaftır, çünkü paramı sen çalmıştın, değil mi Veera?
It was all for you, Rachel. Always.
- Her şey senin içindi, Rachel.
All of it, gone.
Hepsi gitti.
- [Gates] Isn't it amazing that after all- -
- Bunca yıl sonra...
It's not a silent world at all.
Hiç de sessiz bir dünya değildir.
And it's all alive.
Hepsi de canlı.
It's all of this to the north of New Caledonia and below and even these splotch areas are at Level 2.
Bunlar kuzeyde Yeni Kaledonya'ya kadar gidiyor, hatta aşağısı, bu bölüm de ikinci seviyede.
And you can't blame them for it. It's just... almost typical of all of humanity. I mean, it's...
Onları bu yüzden suçlayamazsınız.
it all makes sense now 59
it all comes down to this 18
it all goes away 16
it all adds up 33
it all makes sense 63
it all started 19
it all happened so fast 107
it all worked out 47
it all fits 32
all right 154529
it all comes down to this 18
it all goes away 16
it all adds up 33
it all makes sense 63
it all started 19
it all happened so fast 107
it all worked out 47
it all fits 32
all right 154529
alley 49
allow 21
allowed 24
allan 201
alligator 57
ally mcbeal 31
all you need is love 37
all the world's a stage 17
allanon 32
allahu akbar 114
allow 21
allowed 24
allan 201
alligator 57
ally mcbeal 31
all you need is love 37
all the world's a stage 17
allanon 32
allahu akbar 114
all alone 307
all done 358
all rise 341
all right then 461
allergic 17
all this time 373
all day 380
all the way up 39
allah akbar 21
all of them 1505
all done 358
all rise 341
all right then 461
allergic 17
all this time 373
all day 380
all the way up 39
allah akbar 21
all of them 1505