Just answer me traduction Turc
343 traduction parallèle
Just answer me!
Cevap ver bana!
Just answer me!
Cevap ver!
Just answer me.
Sadece bana cevap ver.
Tseng Chien, just answer me
Tseng Chien, cevap ver bana
Why should I do such a wicked thing? Just answer me that.
Bunu neden yapayım?
- Just answer me.
- Bana cevap ver.
Would you just answer me one question?
Sadece şu soruma cevap verebilir misin?
Can't you just answer me?
Bana cevap veremiyor musun?
- Just answer me!
Yalnızca cevap ver.
What's wrong with me? Would you just answer me that one question, Irene, please?
Rica etsem bu soruya cevap verir misin Irene?
Just answer me.
Sadece cevap ver.
Just answer me one thing.
Tek bir cevap istiyorum.
Just answer me this
bari şu sorumu cevapla.
Just answer me.
Cevap ver.
Yo, Rocco, before I get out, man, just answer me this one question.
Rocco ayrılmadan önce, sana bir sorum olacak.
Okay, just answer me three questions, all right.
Önce üç soruya cevap ver tamam mı?
Could you just answer me one thing?
Bir tek sorum olacaktı.
Then just tell him if he doesn't pay his bill today he'll have to answer to me.
Ona, eğer borçlarını bugün ödemezse bana hesap vermesi gerekeceğini söyle.
Just me own drinking to answer for. You're lucky.
Sadece kendime has bir içme tarzı...
It's just that if you want to ask me any other question, I'm sure I can answer it.
Bana başka bir soru sormak isterseniz yanıtlayabileceğime eminim.
Just give me the answer.
Cevap ver yeter.
If I've left anything out, just ask me specific questions - - And I'll be glad to answer them one by one.
Eğer atladığım birşey varsa, sorular sorabilirsiniz ve ben de hepsini memnuniyetle cevaplarım.
I used to sit and just glare at people... or I wouldn't even answer when they spoke to me.
Oturup insanlara öylece bakardım. Benimle konuştuklarında cevap bile vermezdim.
I'm willing to forget all this... but you have to give me your answer by tomorrow, otherwise... I'll just have to defend my own interests.
Olanları unutmaya hazırım, ama yarına dek bana cevabınızı iletmeniz gerek, aksi halde kendi çıkarlarımı düşünmek durumunda kalacağım.
Now, just give me an answer.
Bir cevap istiyorum senden.
Well, someday you're gonna be an old man, just like me and when you are you may get an answer to that question and if you do you tell me, will ya?
Bir gün sende benim gibi ihtiyarlayacaksın ve o zaman bu sorunun yanıtını da öğrenebilirsin öğrendiğinde bana da söyler misin?
The ash-tree didn't answer me, It just shook its head.
Cevap verdi sonbahar.
Let me just answer this page, sir.
Şunu halletmeme izin verin, efendim.
I just want to ask you something, if you answer me one question,
sadece birşey sormak isterim,
If you don't answer me, I'm just gonna have to go in.
Bana cevap vermezsen içeri gireceğim.
And I would have produced that key, but... Naturally, I'm trying to cover these things by memory, and if I've left anything out, you just ask me specific questions and I'll try to answer them
Ve ben o anahtarı çoğaltacaktım ama doğal olarak bunları hafızamdan silmeye çalıştım.
Do you remember that night at the library when you asked me if all men made me nervous, or if it was just you? Yeah. You know what my answer is?
Erkeklerin hepsiyle mi yoksa sadece senin yanında mı gergin olduğumu sormuştun.
I just know they're going to ask me questions that I can't answer, like, "How you doing?"
Hiçbir zaman istediğim olmaz. Sizi seviyoruz.
Answer me, Matthew! Why don't you just leave him alone?
Neden onu rahat bırakmıyorsun!
Arthur, look, just look. Can you give me an answer?
Bak patron, bana bir cevap verir misin?
Well, if it's just an idle question, I hope you won't force me to answer.
Madem sadece bir soru umarım cevaplamaya zorlamazsın.
Just give me a straight fuckin'answer!
Bana lanet olası bir cevap ver!
Yeah, just answer him for me
Evet, benim yerime ona cevap ver.
Just relax and sit opposite me and answer my questions.
Sakin ol. Sadece otur ve sorularımı cevapla yeter.
Commissioner, can you give me just one answer?
Komiser, sadece bir soruya cevap verebilir misiniz?
Some guy just gave me a wise answer.
Adamın biri az önce ukala bir cevap verdi de.
It just seems to me that I deserve an answer.
Bir cevabı hakediyormuşum gibi geliyor bana.
Just answer me, okay?
Bana bir cevap ver, tamam mı?
So I closed my eyes, took a deep breath and just like that, it came to me - the answer I was looking for.
Ben de gözlerimi kapadım, derin bir nefes aldım ve tıpkı böyle, aradığım cevap - bana geldi.
Just give me the right answer.
Doğru cevabı ver.
Superman, as long as I have you here, just answer one thing for me.
Süpermen, hazır buradayken, benim için bir şeyi yanıtla.
Everyone keeps asking me that, and I just keep giving the same answer.
Herkes bana aynı soruyu sormaya devam ediyor, bende onlara aynı cevabı.
I suppose I could tell you I just saw fresh paw prints out there which make me think they're already thinking about feasting in here, but I don't want to answer you because when you question me, you are saying to me that I don't know what I'm doing.
Sanırım söyleyebilirim ki dışarda taze pençe izleri gördüm bu da bana burada ziyafet düşündüklerini söylüyor, ama sana yanıt vermek te istemiyorum çünkü beni sorguladığında, bana ne yaptığımı bilmediğimi söylemiş oluyorsun.
If I can help you or answer any questions, just let me know. I'm onya.
Yardım edebileceğim sorununuz varsa söyleyin.
You know what? Don't answer that, Phil. Let me just give you some advice.
Tamam, bunu cevaplama Philip, ama sana bir tavsiyede bulunayım.
Just give me an honest answer.
Ve bana dürüst bir cevap vermenizi istiyorum.
just answer the questions 19
just answer the question 165
just answer 21
just answer my question 20
just answer it 17
answer me 1429
answer me this 70
mexico 335
metro 61
merci 624
just answer the question 165
just answer 21
just answer my question 20
just answer it 17
answer me 1429
answer me this 70
mexico 335
metro 61
merci 624