Middle of the night traduction Turc
3,309 traduction parallèle
I mean, what is going on with this house that someone would leave in the middle of the night?
Bu evin nesi var ki gecenin köründe birisi kaçıp gidiyor?
It's the middle of the night for Chrissakes!
Gecenin bir yarısı oldu lanet olası!
I don't want to step on you in the middle of the night.
Gecenin ortasında bir adım ilerindeyim.
It's the middle of the night.
Gecenin bir yarısı.
We have to look. / In the middle of the night?
- Aramalıyız. - Gecenin bir yarısında mı?
You called me in the middle of the night with something that sounds a little crazy?
Biraz çılgın gelebilecek şeylerle.. gecenin yarısında beni arıyorsun?
It's the middle of the night.
Gece yarısındayız.
Your Uncle Scott left in the middle of the night.
Scott amcanız gece yarısı gitti.
When I asked him "why?" he said you come over to him, waked him up in the middle of the night, and wanted him to carry a letter... to Marksville.
Ona "Neden?" diye sorduğumda senin gecenin bir yarısında onu uyandırıp Marksville'e bir mektup taşımanı istediğini söyledi.
It's the middle of the night.
Gecenin bir yarısındayız.
Sounds to me like someone's hearing footsteps, seeing ghosts, hearing Dax calling out to him in the middle of the night.
Bana öyle geliyor ki birileri ayak sesleri duyuyor, hayaletler görüyor, hatta Dax'in sesini duyuyor gecenin ortasında onun adını sayıklayıp duruyor.
- Damn, middle of the night, I can't get used to the shift.
Of be, gecenin yarısı oldu. Şu nöbete bir türlü alışamadım.
Two kids shopping for groceries in the middle of the night.
İki çocuk gecenin bir yarısı markette alışveriş yapıyor.
You ran off in the middle of the night.
Gece yarısı kaçtın.
Like going out shooting rabbits drunk as a skunk in the middle of the night?
Gecenin bir vakti kafa trilyonken tavşan avlamak gibi mi?
It's the middle of the night.
Şu anda gecenin bir yarısı.
It's the middle of the night.
Gecenin bir yarısı neden bahsediyorsun?
And then in the middle of the night, You get that call.
Sonra gece yarısı bir telefon gelir.
It's actually darkest in the middle of the night.
Bu gece ortasında aslında karanlık var.
What you doing out here in the middle of the night?
Gecenin bir yarısında ne arıyorsun burada?
Who assembled all the pieces in the middle of the night, risking his very life?
Hayatını riske atarak gecenin köründe parçaları kim birleştirdi?
I'm not just gonna show up and knock on your door in the middle of the night.
Gecenin köründe kapının önünde beliren bir kız olmayacağım.
The last time I talked to him was in the middle of the night.
En son dün gece konuşmuştuk.
What if she splits in the middle of the night?
Ya gece yarısı kaçarsa?
You've been doing it so long, you actually think it makes sense to show up here in the middle of the night and ask me why you can't own me like you own everyone else.
Bunu uzun süredir yapıyorsun. Gecenin köründe buraya gelip diğerlerine sahip olduğun gibi bana neden sahip olamadığını sormanın mantıklı bir şey olduğunu düşünüyorsun.
Oh, it's not the middle of the night again, is it?
Yine gecenin köründe aramadım, değil mi?
Sneaking out of the hotel in the middle of the night when the cash ran out.
Para bitiğinde gecenin bir yarısı otelden gizlice kaçtıklarını hatırlar.
It's the middle of the night.
Saat gecenin bir yarısı.
What are you doing in my bar in the middle of the night?
Gece yarısında barımda ne arıyorsun?
You show up at my house in the middle of the night, drunk, to whine?
Sense gecenin bir yarısı, kafan bir dünya evime gelip sızlanıyorsun.
Except it will be in the middle of the night there.
Gecenin bir yarısı oraya varırsam aramam.
When I still had the house, three men came in the middle of the night, wearing masks, threatening Holly and Flynn and me.
Ev hala bendeyken gece yarısı üç adam geldi. Maskelilerdi. Holly, Flynn ve beni tehdit ettiler.
My doctors released me. - In the middle of the night?
- Taburcu oldum. - Gecenin bir yarısı mı?
Well, I ain't scared of some little beaner wearing sunglasses in the middle of the night.
Gecenin bu saatinde güneş gözlüğü ile dolaşan ufak bir meksikalıdan korkmam ben.
I can't go out in the middle of the night?
Gecenin bir yarısı dışarı çıkamam.
Who would stop in the middle of the night?
- Teşekkürler. - Gecenin bir körü kim durur ki?
- That's exactly what a girl wants to hear when a stranger knocks on her door in the middle of the night.
Bu tam, bir kızın gecenin bir körü... kapısını çalan bir yabancıdan duymak isteyeceği bir şey.
Come on, middle of the night, driving like the clappers.
Hadi ama, gecenin bir yarısında, o hızla araba sürmek.
Yeah, well, it's kind of hard to relax when Ethan just drops by in the middle of the night.
Evet, aslında Ethan gecenin bir yarısı uğrayınca dinlenmek biraz zor oluyor.
I was gonna sneak us out of the house in the middle of the night while your father was asleep...
Gece yarısı baban uyurken hepimizi evden gizlice çıkartacaktım.
You know, get up in the middle of the night. Get on a plane. Go to some god forsaken place.
Gecenin bir yarısında kalk uçağa bin Ne idüğü belirsiz bir yere uç...
And then you disappear in the middle of the night and you call me up and you act like nothing happened.
Gecenin bir yarısında birden ortadan kayboluyorsun ve hiçbir şey olmamış gibi beni yanına çağırıyorsun.
Okay, so you honestly think that it's a good idea to take a psychologically distressed nine-year-old out of her house in the middle of the night and then walk for miles in this cold?
Pekala, sen şimdi, dokuz yaşında, kafayı çizmiş bir kızı, gecenin ortasında evinden çıkarıp, bu soğukta kilometrelerce yürütmenin iyi bir fikir olduğunu mu söylemek istiyorsun?
They come after them in the middle of the night, from closets and under the bed.
Gece yarısında dolaplarından ve yataklarından çıkıp onların peşinden gelirler.
You say he hasn't abandoned you, but at the same time you find yourself wandering around Wolftrap in the middle of the night.
Seni terk etmediğini söylüyorsun ama aynı zamanda ama kendini gecenin bir yarısı Wolf Trap'te dolanırken buluyorsun.
And then in the middle of the night, people broke into our home.
Ve gecenin bir yarısı insanlar evimizi bastı.
Mom yelling at Dad in the middle of the night.
Babam gecenin bir yarısı anneme bağırıyordu.
Well, it's the middle of the night and I'm sneaking out to my backyard because I haven't slept since you showed up.
Sahi mi? Gecenin bir yarısı ve ben arka bahçeme gizlice geldim çünkü geldiğinden beri tek bir gece uyumadım.
I landed a fully loaded F-22 at night in the middle of a blizzard with one engine flamed out, so don't worry about me.
Bir kar fırtınasının ortasında, tek motoru yanmış gece vakti, tamamen dolu bir F-22'yi indirdim yani benim için endişelenme.
In the middle of March, there's that magical brief couple of weeks when the sun is rising and setting like normal days and you can actually leave the curtains open on your window at night to be woken up by the sunrise in the morning.
Martın ortasında, güneşin normal günler gibi doğup ve battığı kısa birkaç hafta vardır. Ve gerçekten gece camınızdaki perdeleri güneşin ilk ışıklarıyla uyanmak için açık bırakabilirsiniz.
There was just a night where I ended up waking up, standing in the middle... of the street with cars passing, and holding her and screaming.
Sonunda uyandığımda sadece karanlık vardı sokağın ortasında duruyordum arabalar geçiyordu, onu tutuyordum ve o da çığlık atıyordu.