Miles wide traduction Turc
122 traduction parallèle
Manhattan is only nine miles long and four and a half miles wide.
Manhattan sadece 15 km. uzunluğunda ve 7 km. genişliğinde.
It's five and a half miles long and two and a half miles wide.
Dokuz km uzunluğunda ve dört km genişliğinde.
Let me see, the lake's 100 miles long, 50 miles wide.
Hesap yapalım, gölün boyu 100 mil, eni 50 mil.
Behind this eloquent exterior, I've got a yellow streak 15 miles wide.
Dış görünüşüme bakmayın. Ben aslında çok korkak biriyimdir.
Leiningen, you're up against a monster 20 miles long and 2 miles wide, 40 square miles of agonizing death.
30 km uzunluğunda ve 3 km genişliğinde bir canavarla karşı karşıyasın. 90 km karelik ızdırap dolu bir ölüm.
Because this damn county's 200 miles long and 40 miles wide and they know where he is and I don't.
Çünkü bu lanet sehir 300 km. uzunlugunda, 60 km. genisliginde ve onlar yerini biliyor, ben bilmiyorum.
We'll pulverize an area 31 / 2 miles wide with bombing.
3,5 mil genişliğindeki araziye halı bombardımanı yapacağız.
They're 20 miles long and 2 miles wide.
32 metre uzunluğunda ve 4 metre genişliğinde.
Twenty-eight miles long, 16 miles wide.
28 mil boyunda, 16 mil eninde.
It just happens to be 400 miles wide, that's all.
400 mil genişliğinde, o kadar.
Now get on to headquarters, and tell them I want a corridor 10 miles wide.
Karakola bağlan, ve de ki, 15 kilometrelik bir alan istiyorum.
He says he wants a corridor 10 miles wide.
15 kilometrelik alan istiyor.
An eating machine, two miles wide and ten miles long.
Yiyen bir makine, 2 mil genişliğinde, 10 mil uzunluğunda.
22 miles long, 46 miles wide, the entire LA basin, where we work and live today.
35 km eninde, 74 km uzunluğunda, bütün Los Angeles havzasında, bizim çalıştığımız ve oturduğumuz bölgede.
The river was 1.3 miles wide, and there I was, swimming the Australian crawl at a forward acceleration of.04 seconds per second!
Nehir 1.3 mil genişliğindeydi ve ben orada serbest stille,... saniyede.04 saniye ivmelenerek yüzüyordum!
A piece of rock just six miles wide changed all that.
10 kilometre çapındaki bir göktaşı, her şeyi değiştirdi.
There are now 2 pieces - one 6 miles wide, the other, a mile and a half.
Şimdi iki parçaya ayrıldı- - birinin enion kilometre diğerininki ise, iki buçuk kilometre.
Planes could fly along three air corridors 20 miles wide to two Berlin airfields, Tempelhof and Gatow.
Uçaklar 32 km genişliğinde üç hava koridoru boyunca Berlin'in iki havalimanı Tempelhof ve Gatow'a uçabilecekti.
Off it's Bering sea coastline the retreating ocean exposes a great land bridge a thousand miles wide connecting Asia to America.
Bering denizi kıyısı açıklarında geri çekilen okyanus Amerika'yı Asya'ya Bağlayan devasa bir köprü oluşturur.
Come the spring, they open up their dams, let the meltwater run... and you've got an irrigation system a thousand miles wide.
Bahar gelince, barajlarını açar, eriyen suyu akıtırlar... ve işte size binlerce mil genişlikte bir sulama sistemi.
A line of thunderstorms approximately 60 miles wide moving from 260 degrees at 15 knots with tops to flight level 350.
95 kilometre genişliğinde bir cephedeki fırtına, 260 derece yönünde, uçuş seviyesi 350'ye kadar hareketli.
At that time, the tissue-thin balloon material will unfurl, creating an advertising banner over five miles wide.
Tam o sırada, hafif balondan malzeme açılarak, beş mil genişliğinde bir pankart ortaya çıkacak.
Exactly how they manage to navigate with such accuracy and find this tiny lump of rock, just seven miles wide is a mystery
Nasıl bu kadar doğru bir şekilde seyredebildikleri ve sadece yedi mil genişliğindeki küçük bir kayayı buldukları muammadır.
Mostly it's completely flat, but in places it's gashed by massive trenches hundreds of miles wide.
cogunlukla tamamen düzdür ama bazi yerlerde yüzlerce mil genisligindeki dev cukurlar tarafindan kesilmislerdir.
Mostly it's completely flat but in places it's gashed by massive trenches hundreds of miles wide.
Çoğunlukla tamamen düzdür ama bazı yerlerde yüzlerce mil genişliğindeki dev çukurlar tarafından kesilmişlerdir.
Fifteen miles wide and 30 miles long, supertankers make this trip from Galveston to Houston, which in Texas means, "Surf's up!"
25 km genişliğinde ve 50 km uzunluğunda... Galveston'dan Houston'a giden bir süper tanker ya da Texas ta dendiği gibi ; "Sörf yapan!"
Five miles wide, two miles high.
Sekiz kilometre genişliğinde, üç kilometre yüksekliğinde.
This tiny little island is less than 13 miles long by 2 miles wide, 22.4 square miles, and packed into that area are 83 McDonald's, nearly four per square mile.
Bu küçük adanın uzunluğu 21 kilometre daha az ve genişliği de 3 kilometre. 36 kilometrekare. Ve bu bölgede toplam 83 tane McDonald's var.
In some parts, it's 30 miles wide, you know.
- Tanrım!
Fires are burning ten million miles wide.
10 milyon mil genişliğinde ateşler çıkacak.
30 miles wide, at least.
En az 50 km'lik bir alanı.
This is a single monumental volcano with a caldera half a mile deep and nearly 4 miles wide
Yarım mil derinliğinde ve yaklaşık 4 mil genişliğinde bir kalderası olan devasa bir volkandır.
This island is actually the tip of a giant undersea volcano nearly 2 miles tall and 12 miles wide
Aslında bu ada, 3,5 km yüksekliğinde ve 20 km genişliğinde dev bir denizaltı yanardağının uç kısmı.
- Yellowstone national park, with a caldera over 50 miles wide and a massive sea of molten rock just beneath the surface.
- Yellowstone Doğal Parkıyla... 75 kilometre açıklıkta bir krater ve devasa miktarda erimiş kaya denizi hemen yüzeyin altında.
Molten lava rising from the earth's core forced up a huge dome of rock 500 miles wide, the roof of Africa.
Dünyanın çekirdeğinden yükselen eriyik lavlar 800 kilometre genişliğinde kayalık bir zirve yarattı. Afrika'nın çatısı, Klimanjero Dağı.
As they fly, swarms join up with other swarms to form gigant ic plagues several billions strong and as much as 40 miles wide.
İlerledikçe sürüler başka sürülerle birleşerek 65 kilometrelik alanı kaplayan birkaç milyar çekirgelik dev sürüler oluşturur.
" The city is a thousand miles wide. The last city.
"Şehir binlerce mil genişliğinde."
A barbaric pile of rock, 40 miles long by 20 wide.
65'e 33 kilometre genişliğinde vahşi bir kaya yığını.
Every fifty miles you put a small sliding gate but the gates are only ten inches wide and there only open once a month for seven seconds.
Her 80 km'de küçük bir kayar kapı koyun fakat kapılar sadece 25 cm genişliğinde olsun ve bu kapıları ayda yalnızca bir defa yedi saniyeliğine açın.
How could this travel 5,000 miles around the world and wide up on Owen Sanders?
Bu şey binlerce kilometreyi aşıp Owen Sanders'ın üzerine nasıl yerleşmiş?
I come from the island Petit Caribe, 3 Miles long, 1 Mile wide.
5 kilometre uzunluğunda 2 kilometre genişliğinde ki Petit Caribe adasında geliyorum.
Now, the outgassing has created a vent a half mile wide and at least 2 miles deep.
Bakın, gaz fışkırması, 800 metre genişliğinde ve en az 3 kilometre derinliğinde bir yarık oluşturmuş.
At the turn of the tide, water from almost seven hundred miles of coastal fjords will have to empty through a gap of less than half a mile wide
Suların yükselmesiyle 700 millik kıyı fiyortlarından gelen sular yarım mil genişliğindeki boşluktan dökülür.
10,000 ft. high, 500 mile wide, and some 40,000 miles long.
3000 km yüksekliğinde ve 500 mil genişliğinde ve 40.000 mil uzunluğunda.
Wide angle across the desert floor. Nothing can be seen for miles. We pan left.
O melek çölü geçecek, kilometrelerce öteden hiçbi rşey görülmeyecek.
Yeah, that's lake Tobic 40 miles wide and 60 miles long
6o mil sonra oradayız. Evet, Bayan.
Iwo's just five and-a-half miles long, two and-a-half wide.
Iwo adası sadece, 9 km boyunda, 4 km eninde bir yer.
The mouth can open real wide for taking prey. MILES : Is he okay?
O iyi mi?
It's the biggest mountain glacier on Earth - 43 miles long and over 3 miles wide.
Dünyanın en büyük dağ buzuludur.
within a few million miles, the blast wave will cut a swathe wide enough to take out this entire planet.
Birçok milyon mil sonra, patlama dalgası bütün bu gezegeni götürecek kadar çevrelenip genişleyecek.
Apophis has an over 99 % chance of missing the Earth in 2029, but if Apophis passes the Earth at a distance of exactly 18,893 miles, it may pass through a gravitational keyhole, a narrow region in space, a half mile wide.
Apophis, 2029'da % 99'dan yüksek bir ihtimalle Dünya'yı ıskalayacak. Ancak Apophis, Dünya'nın tam olarak 30.405 km yakınına gelirse uzayda 800 m'lik dar bir bölge olan kütleçekimsel bir kilit noktadan geçebilir.
wide 158
wider 58
wide awake 17
wide open 44
wide world 18
miles 2190
miles an hour 504
miles per hour 260
miles apart 28
miles away 434
wider 58
wide awake 17
wide open 44
wide world 18
miles 2190
miles an hour 504
miles per hour 260
miles apart 28
miles away 434