More than anyone traduction Turc
1,670 traduction parallèle
The time will come and you, my dear, will suffer more than anyone.
Zaman gelecek ve sen hayatım, herkesten fazla acı çekeceksin.
But I love her more than anyone else possibly could. In the end, that's all that matters.
Bütün bu yaşananlara rağmen onu en çok sevebilecek kişi benim.
He insults you more than anyone else.
Herkesten çok sana hakaret ediyor.
'Cause you're skinny and you eat a lot, like, more than anyone I know.
Çünkü zayıfsın ve tanıdığı herkesten çok yiyorsun.
More than anyone here ever did.
Şimdiye kadar diğerlerinin hissettiğinden daha fazlasını.
- You bag on him more than anyone.
- Rahat bırak, Kev!
'Cause I'm kinda feeling like he needs to come to this party more than anyone.
Kendimi bir tuhaf hissediyorum Onun herhangi bir kimseden daha fazla bu partiye gelmesi gerek.
She loved you more than anyone else in the whole world.
Seni, bu dünyadaki herkesten daha çok seviyordu.
Man chases more than anyone I know.
Bu adam herkesten daha ileri gidiyor.
This guy likes cock more than anyone else in this room.
Bu adam bu odadaki herkesten daha çok kalkmışa benziyor.
Everybody. And he loves his dog, Gatsby, more than anyone.
Ve o köpeği Gatsby'yi herkesten çok sever.
You do know I love you more than anyone else in the world?
Seni dünyadaki herkesten fazla sevdiğimi biliyor musun?
I was driven by a fantasy, that one day, this girl who I loved more than anyone in the world and I gave my heart to, and she spat upon it and spun out the door, one day this girl's gonna be living in a trailer park somewhere in Oklahoma.
Bir gün, dünyadaki her şeyden daha çok sevdiğim, kalbimi ona verdiğim ve günün birinde ağzına geleni söyleyip kapıyı çarpan kızın Ohlahoma'da bir yerlerde karavan parkında yaşayacağına dair fantezilere güdümlenmiştim.
You are always working so late more than anyone else.
Sen her zaman diğer herkesten daha geç saatlere kadar çalışıyorsun.
You objectify women more than anyone.
Sen kadınları herkesden fazla nesnelleştirirsin.
I'm more happy for her more than anyone else
Ben onun için herkesten daha fazla seviniyorum.
And I know this is not what you want to think about. It's more than anyone should ever have to think about.
Bunun pek düşünmek istemediğiniz bir şey olduğunu biliyorum ama insanın düşünmesi gerekenden fazlası vardır.
I came to you because you understand sacrifice more than anyone.
Sana geldim çünkü fedakarlığı herkesten çok sen anlayabilirsin.
You're being hurt more than anyone.
En fazla zarar gören sizsiniz.
And I don't pay fraudulent claims more than anyone else.
Ve ben sahte iddiaları herkesten daha çok anlarım.
Because, the truth is, I would rather have him like something, anything, I had done more than anyone else I know.
Çünkü tanıdığım herkesten çok onun yaptığım bir şeyi, herhangi bir şeyi beğenmesini tercih ederim.
I've gathered more intelligence than anyone you've ever met.
Bugüne dek tanıdığın herkesten daha fazla bilgi topladım.
Because he cared for you more than he ever cared for anyone else.
Çünkü seni, hiç kimseyi önemsemediği kadar önemsiyor.
Who are you to tell me that I can't make a beautiful porcelain elephant, as beautiful or even more beautiful than anyone else can make a porcelain elephant, hmm?
Sen kim oluyorsun da bana herhangi birinin güzelce yapabileceği bir porselen fili ya da daha iyisini yapamayacağımı söylüyorsun?
I probably sucked more today than anyone in the history of kung fu.
Bugün kung fu tarihinde kimsenin çuvallamadığı kadar çuvalladım.
And, for your information, Sidney Young has more going for him than anyone in this place.
Ayrıca, bilginiz olsun, Sidney Young, buradaki çoğu insandan daha değerli biri.
I asked for you to be assigned to this mission because you are kind, intelligent and beautiful, more so than anyone I've ever known in my life.
Bu göreve katılmanı istedim, çünkü sen iyi yürekli, zeki ve hayatta gördüğüm en güzel kadınsın.
Well, I guess you would know more about that than anyone else.
Sanırım bu konuda herkesten çok en tecrübeli kişi sensin.
Never in the history of boredom has anyone been more bored than I am right now.
Geçmişten bu güne kadar hiç kimse şu an sıkıldığım kadar sıkılmamıştır.
The papers called us "les thugs nouveaux", and West Ham's Inter City Firm, being full of lads from East London and Essex, were more nouveaux than anyone.
Gazeteler, "yeni haydutlar" ve West Ham'ın Şehirlerarası Grubunun Doğu Londra ve Essex'ten delikanlılardan oluştuğu bunun da herkesten yeni olduğu yönünde bizden bahsettiler.
And I wanted you to know that I love you more than anything or anyone.
Ve şimdi bilmeni isterim ki seni herkesten ve her şeyden çok seviyorum.
So, you're more of an Oldknow than anyone.
O halde sen herkesten daha fazla Oldknow'sun.
Larry is more hurt than anyone.
Larry herkesten daha fazla yaralı.
Dick's read more books than anyone I know.
Dick, tanıdığım herkesten çok kitap okumuştur.
Their knowledge, their technology, was far more advanced than anyone could have imagined back then.
Bilgileri, teknolojileri o zamanlar kimsenin hayal edemeyeceği kadar ileriydi.
Therefore we are no better nor more deserving than anyone else.
Bu bizi ne başkasından üstün kılar ne de hakkımız olanı elimizden alır. Ben, CJ Nicholas.
Anyone else wants to come with us? You're more than welcome.
Başka gelen varsa gidelim.
Do you know anyone more entertaining than me?
Benden daha komik birini tanıyor musunuz?
And all these big banks and Fannie Mae and... Well, apparently, Gray Matter is no more immune than anyone else.
Ve büyük bankalar, federal mortgage birliği diğer büyük kurumlar bu duruma bizden daha dayanıklı değil.
And I kind of don't think I'm gonna meet anyone I'm gonna want to go with more than you before then, so come with me.
Ve bu saatten sonra biriyle tanışsam dahi seninle gitmeyi daha çok isteyeceğim bu yüzden benimle gel.
Even more than that - you're unlike anyone else I know.
Bundan daha da kötüsü sizin kimseyi sevemeyeceğinizi bildiğim halde...
She means more to me than anyone.
O benim için bütün herkesten önemli.
The very next day, i went out, And i scored more goals than anyone In the history of the hockey team.
Hemen ertesi gün, sahaya çıktım ve okey takımımızın tarihindeki herkesten daha fazla gol attım.
So many people are so much more alone than anyone knows.
Birçok insan herkesin bildiğinden çok daha fazla yalnızdır.
Most of us are more alone than anyone knows.
Çoğumuz herkesin bildiğinden daha fazla yalnızız.
Well, do you know anyone who has failed at more relationships than I have?
Pekala, hiç benim kadar kötü ilişkisi olmuş birini tanıyor musun?
I'm worth more to you than anyone else here.
Beni al.
You've got more natural talent than anyone I've ever seen.
Şimdiye kadar gördüğüm herkesden daha doğal bir yeteneğin var.
Perhaps it is, although I do wonder, why do turn on you, the one person that has done more for him than anyone else?
Belki de öyledir. Ama yine de merak ettim. Ona herkesten fazla yardım etmiş olan size niçin düşmanlık yaptı?
Gee, I wonder if there's anyone else at this table Who's maybe more qualified To say what's funny than you are?
Bu masada, yaptığım şakanın komik olup olmadığını değerlendirmek için senden daha nitelikli birileri var mı, merak ediyorum?
after all, she knows more about it than anyone else.
Serum hakkında herhangi birinden daha çok şey biliyor.
more than you know 97
more than you think 24
more than you 43
more than ever 118
more than you can imagine 30
more than enough 37
more than anything else 28
more than me 30
more than you'll ever know 22
more than anything 252
more than you think 24
more than you 43
more than ever 118
more than you can imagine 30
more than enough 37
more than anything else 28
more than me 30
more than you'll ever know 22
more than anything 252
more than likely 53
more than once 124
more than that 286
more than anything in the world 53
more than a few 27
more than a little 19
more than one 77
more than usual 36
more than 287
anyone 1207
more than once 124
more than that 286
more than anything in the world 53
more than a few 27
more than a little 19
more than one 77
more than usual 36
more than 287
anyone 1207